• insanın sıkıcı, ürpertici metronun* havasından bir nebze olsun sıyrılmasını sağlayan metro müzisyenleridir. genellikle yerler ve kişiler her ay değişmektedir. taksim-levent hattın da akordiyon çalan kıvırcık saçlıyla da 4 aya dayanan bir ahbaplığım da vardır, keman çalan'nın adı ise ahmet tirgil'dir. ufak bir geyik fırsatı bile tanıyan bu müzisyenlerin başlarından geçen komik ve saçama sapan mevzular insanı güldürmeye ve tuhaf tepkiler vermeye iter. çeşit çeşit insanlar ile muhattap olan bu müzisyenler genelde cep harçlıkları için yaptıkları bu işi gerçekten sevmekte ve kendilerini de bu sayede sosyal ve müzik anlamın da geliştirmektedirler. bugüne kadar kulak misafiri olduğum enstrumanlar ise: (bkz: bağlama),(bkz: akordeon),(bkz: santür),(bkz: gitar),(bkz: keman),(bkz: ney),(bkz: flüt). kara güneş'e de metro içinde rastlamak mümkündür.*
  • paris'te metro müzisyeni olmak için belli gözetmenler tarafından onaylanmanız gerektiği bilinmektedir. bu da paris'te bu işin ne kadar ciddiye alındığını ve metroda kaliteli müzik icra edildiğini göstermektedir.
    kaynak.discovery channel
  • ozellikle cok yaygin metro agi olan sehirler icin cok mutluluk verici insanlardir. sabahin erken saatlerinde yerin dibine mahkum olan, belki 1 saate varan bir yolculuk yapmak zorunda kalan, ozellikle bir kac kere hat degistirerek giden, eve donuste yorgun bitkin, metroda havasiz kalmis insanlar icin acayip mutluluk vericidir o muzigi duymak, acayip sıkılmıs, bitmis bir anda birden bir flut,bir keman bir gitar sesi duymak.
  • işten çıkmış, kafası yaptığı işin niteliğiyle ilgili olarak sürekli sorular taşıyan insanları ** mutlu eden, ellerinden laptoplarını, boyunlarından kravatlarını atasını getiren insanlardır. kim bilir belki de onlar da mutsuzluklarıyla mutlu olanlardandırlar.
  • istanbul'da da müzisyenlerin metroda çalmak için onaylanması gerekmektedir. paris'te virtüözlere rastlama imkanınız vardır burda daha başıma gelmedi
  • istanbul metrosunda çalmaları için bir heyet tarafından onay almaları gereken müzisyenlerdir.anlamadığım bu uygulamanın metro müzisyenliği kavramına aykırı bir durum teşkil etmesi.şöyle, adı üstünde metro müzisyenliği, o an için metroda müziğini yapıp müziğini paraya dönüştürme peşindeki müzisyenlerin meydana getirdiği bir durum. belediyenin usta müzisyenlerden oluşan bir heyet oluşturup müzisyenleri bir nevi sınava soktuğunu zannetmiyorum artı bir sınav gibi metroda çalacak müzisyenleri seçmek başlı başına bir saçmalıktır adamın gece onda paraya ihtiyacı var mesai saatini mi bekleyecek onay almak için.mazhar alansonpariste yolsuz kaldıkları için özkan uğurve fuat güner ile birlikte paris metrosunda müzik yaptıklarını anlatmıştı bir keresinde ve bunun için izin aldıklarını hiç zannetmiyorum açıkçası.işin doğrusu da budur; istanbul metrosu müzisyenlerinin de bir an önce gişe önüne alınması ve dileyenin dilediği zamanda, burada dilediği türden müziği yapması gerekiyor.
  • istanbul metrosunda çalabilmek icin, ulaşım a.s. ye nüfus cüzdanı fotokopisi, sabıka kaydı, ikametgah ilmuhaberi, öğrenciyseniz öğrenci belgesi ile birlikte başvuru yapmanız gerekmektedir. ulaşım a.s. nin görevlendirdiği, müzikle uzaktan yakından alakası olmayan bir memurun sizi dinlemesi gerekmektedir (eğer o dönemde hükümet akp ise vay halinize). sonra her metro istasyonunda gün içinde çalan iki farklı ekipten biri olmanız için gün ve istasyon belirlenir. bir ekip haftada en fazla 2 gün çalabilir ( gün sayısı, o ay çalan müzisyen sayısına göre değişmektedir). gün içinde iki bölüm vardır. 12:00 - 17:00 ve 17:00 - 22:00. müzisyenler dönüşümlü olarak çalarlar yani bir metro istasyonunda aynı anda iki farklı ekip bulunamaz.

    gününüz geldiğinde elinizdeki belge ile istasyon şefliğine gider, belgeyi şefe verir, sandalyelerinizi alır, ağır ağır sizin için belirlenmiş alana doğru ilerlersiniz ki bu alan kameralar tarafından çok iyi izlenir.

    eğer kış aylarındaysanız soğuktan parmaklarınız işlemez ve çalmak çok zordur. soğuk olduğu için insanlar para atmaya üşenirler ve geliriniz düşer.

    eğer çaldığınız saat içinde maç çıkışı varsa ki şişli de pek muhtemeldir, azgın taraftarlar önünüzden geçerken sesinizi bastırır, gitar çantalarınıza çarpar, eğer uzun saçlı ve küpeli iseniz ters bakışlar atarlar.

    para dışında faydalarıda vardır metroda çalmanın. yurdum insanını oturduğunuz yerden izlersiniz ve kendi kendinize yorum yaparsınız. kazandığınız fazlaca bozuk parayla çikolata ve içecek makinelerinden bol bol alışveriş yaparsınız. güvenlik memurlarıyla kanka olursanız molanızı güvenlik odasında sıcak çay içerek geçirirsiniz.
  • (bkz: busking)
  • istanbuldaki taksim metrosunda o bitmek bilmez merdivenleri çekilir kılan kişilerdir. bu sabah yanlarından geçtiğim çok kısa sürede türlü şeyler geçti aklımdan; önlerinden geçen onca kişiyi yolculadıklarını ve bazen o yolculadıkları kişilerin onların seslerini dahi duymadıklarını düşünüyorlar mıdır acaba. bazısı çok keyifle çalar, çalarken keyif alır ve öylesi daha bi zevk verir gelip geçen yolculara...
  • paris metrosundaki müzisyenler iyi para kazanıyorlar, onu biliyorum.
hesabın var mı? giriş yap