milliyet cadde

• hayatı hafife alanların gazetesiymiş. reklamlarında gecen bu cumlenin meali hayatında gazete okumamıs, okusa da anlamamıs insanlar için gazete yaptık demek oluyo sanırım. aynı reklamlarda gecen orneklerden birisi obamanın en onemli ozelliginin iyi giyinmesi oldugu yonunde mesela.
  
  içi bombos bisey yaptık diye gururla sunmak adına da gazete demek mantıklı kabul ediliyorsa, en cok okunan gazete olsa bu milliyet cadde şaşırmam artık..
• (bkz: cadde)
• evet, gereksiz ne kadar şey varsa onlarla meşgul olmamızı, başka bir şeyi düşünmememizi isteyen; bunu da korkunç bir şeklide “insanları rahatlatmak” kisvesi altında yapan; en inanılmaz olanı da buna “hayat” diyen bir yayın daha hayatımıza giriyor.
  
  http://yesilgazete.org/…nme-felcine-ugradigi-cadde/
• milliyet'in magazin ekinin yeni adı. karşılaştırma yapmak için erken olabilir ancak "milliyet cafe" kaliteli bir görünüme ve içeriğe sahipken milliyet cadde ise şimdiden reklamıyla hedef kitlesi ve içeriği hakkında bir ipucu vermiştir.^***
• "cadde’de “imralı, silivri” yok, bebek, nişantaşı, beyoğlu, bodrum var.”
  "cadde’de “kürt açılımı” yok, sosyetedeki yeni aşk açılımları var.”
  "cadde’de “bitirme planı” yok, ucuz ve kaliteli alışveriş planları var."
  
  gibi sloganlarla piyasaya çıkmış tırıvırı.
  hayır magazin eki dendiğinde zaten kimse kürt açılımına yeni bi yorum getirmenizi, hükümet politikalarını eleştirmenizi, muhalefete giydirmenizi falan beklemiyor, içeriğin ne vaad ettiği belli.
  ama ne bu dibine kadar sığlaşma, ben düşünmem beyim düşünür kafası, mide bulandırıcı seksizm ben anlamıyorum.
  bi de “cadde’de “ya bıktık bunlardan” diyebileceğiniz hiçbir şey yok, hayat var.” gibi bi slogan var onu unuttum.
  dayatılan hayat bu çünkü.
  biz kadınlar olarak kafamıza şapkadan başka bi şey takmıyoruz, sıkıcı konuları bıyığı olanlar düşünsün.
  domuz gribini de geçelim, vatka takmazsa ölecek hastalığından bahsedelim, bize böyle şeylerle gelin..
• yine bir içi boş-reklam alan gazete ekiyle karşı karşıyayız.
  buna sadece, "gazetesi ne ki eki ne olsun" denilerek de geçilebilir ama şunu söylemeden de edemeyeceğim: kadınlara yönelik tüm medya organlarının (ek-dergi-tv programı) moda, magazin ve "ilişki tavsiyeleri"nden oluşması bize yapılan en büyük aşağılamalardan biridir. suçlusu da yine biziz, o ayrı (biz derken: kadınlar)
  
  valla, "hayattan ibaret" şeklinde bir sloganı varsa, benim hayatımda bolca emek sömürüsü ve cinsiyetçiliğe maruz kalma gibi "hayat gaileleri" var. buraya da bekleriz kendilerini. hayata yani. dağılın şimdi.
• medyada agır aksak ve eski suratlı tanımlamalarına maruz kalan milliyet'in gençleşme çabasından ibaretttir. tabi ki bu yapay gençleşme çalışması da başarısızlığa mahkumdur. hani andropoza giren amcaların birden motor, mont ve kask üçgeni sayesinde gençliklerine kavuşacaklarına inanmaları gibi.
• kim olduğunu hatırlamadığım bir köşe yazarı milliyet cadde için "milliyet'ten sabah yaratma çabaları" demişti. bilmem anlatabildi mi?
• defne samyeli içerikli reklamları ile düşüncesizliğin kelime anlamını yayınlayan ek. aldatılmak yeterince aşağılayıcı, gurur kırıcı, can sıkıcı bir durumdur. bunu günde 15 öğün 10 kanalda reklam etmek de (izin alınmış da olsa, defne için de reklamın iyisi kötüsü olmaz durumu söz konusu da olsa) hoş değil.
• her geçen gün biraz daha şaşırtan gazete eki.
  defne samyeli içerikli reklamlar oldukça sevimsizdi.
  "cadde" logosunun yanında yer alan -genellikle arka sayfa güzeli olarak kullanılabilecek nitelikteki- yarı çıplak fotoğraflar garipti.
  ama bugünki en seksi 10 arap kadın ve melissa p. nin seks yapmayı çok seviyorum içerikli köşesinden sonra, neler oluyor milliyette kuzum diye düşünüyorum.