• liberalizmin, ekonomik boyut olarak öngördüğü ve gerçekleşmesini savunduğu devlet tipidir.

    buna göre devletin esas görevi, vatandaşın her türlü güvenliğinin sağlanması (can & mal yani polis gücü), ülke için nizamın tesisi (adalet ve yasalar), ülkenin dışta temsili (diplomasi) ve vatan savunması (askeriye) gibi çok temel görevlerdir. bunların dışındaki tüm faaliyetlerin, bireylere ve onların inisiyatiflerine bırakılması beklenir. öteki türlü olursa, bu, "bireylerin özgürlüklerinin engellenmesi" anlamına gelmektedir.

    bireylerin girişimciliğinin artırılmasını aynı zamanda da devletin geri plana çekilmesini savunurken iki temel kaygısı vardır:
    1) devletin müdahale etmesi doğal olan değildir. zaten ortam (piyasa) kendi halinde bırakılırsa, o, kendine en uygununu seçecektir (doğal seleksiyon dan ilhamlı). kastedilen ise şüphesiz ki görünmez eldir.
    2) devletin piyasaya müdahale etmesi, girişimcilerin şevkini kaçıracak, bireylerin varlığının anlamını azaltacak, özgürlükleri kısıtlayacaktır.

    maksimum birey, minimum devlet diye de özetlenebilecek bu devlet tipinin çelişkisi ise o çok savunduğu bireyler arasında da ayrıma gitmesi ve oligarşik bir yapıya zemin hazırlamasıdır. zira yine, bazı kesimlerin serbestilerinin düzgünce işlemesi ve daha büyük çıkarlara erişim uğruna, diğer bireylerden ve onların haklarından feragat beklenir. yani, bazı bireyler için diğer bireyler feda edilebilecektir (yeri geldiğinde ettirtilecek). iyi ama "her şeye karışıyor" diye şikayet edilerek, minimal düzeye indirilmesi istenen devletin yerine koyduğun bu yapının ne manâsı kalır ki ? sonuçta şikayet ettiğin ve hatta savaştığın şeyi sen uyguluyor durumuna düşmüş oluyorsun. sadece adı devlet yerine zümre, hizip, cemaat vb. oluyor.

    ayrıca, bu devlet tipinin savunucuları, olası bir ekonomik krizde ise hemen, sübvansiyonlar ve piyasaya can simidi olarak etki etmesi beklenen regülasyonlar için yine o "tiksindikleri" devletin kapısını -kaçınılmaz olarak- çalacaktır; çünkü "batmak için çok büyük" algısı ve benzerleri olmak "devlet birşey yapsın" diye ağlayacak iş dünyasının üst düzey mensupları, devlet müessesesine, bir şekilde, muhtaçtır.

    (bkz: gece bekçisi devlet)
  • (bkz: minarşizm)
  • her iktidar biçiminin bir hak gaspı olduğunu söyleyemeyen` :o da saçma ya` konformist ekşi sözlük entelektüelinin hayallerinin devleti. hani böyle alıştığım hayatı yaşayayım ülke sınırları olmasın ama afrika'dan çin'den aşırı göç de olmasın. illa afrika'dan biri gelecekse bizim buralara artı katabilecek üniversite eğitimli, tercihan bir spor dalında üst düzey başarı gösterecek birileri gelsin öyle karanlık köşebaşlarında paramı gasp edecek fakirler gelmesin tarzı bir devlet.

    iki yüzlü eşşoğullarının devleti...
hesabın var mı? giriş yap