• nasanın binlerce bilgisayarı dev ekranları falan bulunan apollo uçuşlarının yönetildiği bir kontrol odasidir. bu odada iletişimden yaşam desteğe hertürlü küçük birim mevcuttur. bi tane de başında koç tarzı bi komutanları vardır. apollo 13 filminde vardı bu yer.
  • burning airlines grubunun '99 yılında çıkardıkları ilk albümleri çok başarılı üstelik gazlara getiriyo..
    track listini yazma hevesindeyim:
    - carnival
    - wheaton calling
    - pacific 231
    - scissoring
    - the escape engine
    - (my pornograph)
    - meccano
    - 3 sisters
    - flood of foreign capital
    - crowned
    - sweet deals on surgery
    - i sold myself in
  • bir the dandy warhols $arkısı.

    nineteen years old
    you better not listen to yourself now anymore
    you better not trust anybody else now
    your comment is coming, doesn't make any sense anymore
    you get your transmissions at your front door
    and then you get old

    mission control
    mission control

    you're going to forget all about your killer rest me soul
    you gotta get by on what they think that you can think of
    if you thought that you would do it somehow by yourself
    but when you shouldn't of been listening to everybody else
    you come and go

    mission control
    mission control
    mission control

    it's not quite like you think it's not that obvious
    you only wanna raise your voice
    but then everybody else off suckers

    you get off
    mission control
    mission control
    mission control
  • soma fm'in akıllara zarar radyosu. kesinlikle ambient türünün karşılığı. siz bir şeyler yaparken arkada çalmasını istediğiniz müzikler. brian eno deyişiyle veya, "orada olmasından mutlu olduğunuz ama orada olduğunun farkında olmadığınız müzik".

    iststatus.com'a böyle bir şey yapsalar ben çılgın atarım mesela. ama bu da güzel.
  • mac os'un yeni zamazingosu.
  • mac os x lion ile beraber gelecek olan, spaces, dashboard, expose ve mac applarinin bir arada kullanilabielcegi arabirim. 4 farkli isletim sistemi elemaninin ayri ayri sekilde kullanilmasi yerine tek hareketle bir yerden ulasilabilmesini sagliyor. hersey derli toplu oluyor boylece.
  • keynote'da bunu gösteren adamın magic mouse tutan elleri zangır zangır titriyordu yanlış bi halt edersem diye. ki akabinde bunun üç parmaklı gesture'ını beşinci denemesinde falan yapabildi, programdan sonra steve jobs meydan dayağı attıracakmış.
  • utanarak itiraf ediyorum ki soma fm'in en sevdigim radyolarindan biri.
    günler boyunca sikilmadan yasantima soundtrack yapabiliyorum. özellikle bilgisayar basina yapisip kaldigim yogun günlerde...
    aksam saatlerinde cankaya'dan kizilay'a yürürken, yada karanlik bir gecede buluttan temizlenmis gökyüzünü isgal eden yildizlarin altinda, bogaz boyunca gezerken dinlemek de ayri bir keyif..

    ne kozmonotlar, ne astronotlar yitip gitti o kozmosun derin karanliginda; ne yildiz cocuklar dogdu ey sözlük..

    buyrun, tadina bakin.
hesabın var mı? giriş yap