• fransızca'dan göçüp konmuş bir kelime..
    kaş altına sıkıştırılıp kullanılan, çerçevesiz gözlük manasına..
  • (bkz: heidi)
  • mono yani tek ve occulaire yani mercek kelimelerinin birleştirilip kısaltılmasıyla elde edilmiş tek gözde kullanılan merceği ifade eden fransızca kelime..
  • mon: latince on-ek bir
    oculus: latince isim goz
  • unutmayı becerebilen dergi . her sayısında insanın yitirdiği cennetten çok uzakta, tüm parçalanmışlığını sakladığı yerde tutunacak tek bir ideoloji tek bir kimlik ya da eros bile kalmamışken birden bir kirlilik bir kaos bir sağlıksızlık ışığına kapıldığını anlatmak için hevesli
  • gözlerimizi yollarda bırakan. hayır kaç gündür, haftadır bekliyoruz dergiyi oluşumdan haberdar olduğumuz günden biri. derginin görünün yüzünün isviçre'de monokl ticaretiyle uğraştığına dair duyumlar bile almıştık kadıköy civarında. neyse ki bayimden isteyebileceğiz, heyecan içindeyiz...
  • memleketin sakin sularda seyreden entellektüel hayatına girişini heyecanla beklediğimiz dergi.velvet underground şarkısı kıvamında olacaktır.biraz ezra pound,biraz maurice blanchotdur,doğmayı bekleyen hergele bir çocuktur.
  • referanslar kuvvetli yerden gelince, merak katmerli oluyor. kenarı, sınırı, çerçevesi yoktur sanılmasın. çerçeveyi birileri çizecektir.
  • "kapagına bakarım ve ben dergiyi alırım"

    bu avangard olusum icin hazırız. sadece bekliyoruz..
    sadece susuyoruz, yazıyoruz belki ve dusunuyoruz.
    bir boslugu doldurması icin hayatımızda, tek tip kusursuz bir cıkıs planı dusluyoruz.
    herkesin yolunu baska sekillerde tayin ettigi bir dunyada* cıkısa giden baska bir yol...
    ayak izleri bırakmak adına arkada ve tum bu olusumu gostermek icin. caba.

    duymamız gereken cok ses var. farklı tonlarda kaleme alınmıs, fantazisel yaklasımlar...
  • büyük bir emekle, işini iyi bilen ve yapan, cesur insanlar tarafından hazırlanmış 176 sayfalık tasarım ve içerik harikası felsefe- edebiyat dergisi.

    ellerize sağlık...
hesabın var mı? giriş yap