*

  • online kurslar. ücret ödemiyorsunuz, herkese açık oluyor. belli tarihlerde istediğiniz kurs için kayıt yaptırıyorsunuz, kursu verecek hocalar size kurstan önce bilgilendirme maili atıyor ya da verilecek ders hakkında tanıtım videosu hazırlamış oluyorlar.

    coursera'da görüp introduction to mathematical thinking'e kaydoldum geçen gün, hoca mail atmış diyor ki "seninle birlikte 33,600 kişi daha bu dersi alıyor." oha. çok iyi üniversitelerden, çok çeşitli konularda böyle bir eventin olması harika bir fırsat.

    detaylı bilgi için: http://en.wikipedia.org/…massive_open_online_course
  • http://mechanicalmooc.org/
  • bu formattaki derslerin sınavlarında bile, kredisi yok bi şeyi yok, cheating, plagiarism oluyormuş, bir de insanın doğası iyi diyor bazılarınız, bırakın.
  • http://mruniversity.com/
  • (bkz: udacity)
    (bkz: coursera)
    (bkz: edx)
    (bkz: venture lab)
  • türkçe içerik için --> http://www.universiteplus.com/
  • "türkçe alternatifi yoga eğitimi vermese şaşardım zaten" dediğim şey.
  • sözlüklere mooc kavramı girmiş olmakla birlikte kavramın geleceği hakkında pozitif gelişmeler de yaşanıyor.
    google ve edx'in işbirliği ile mooc.org yakında hizmet vermeye başlayacak.
  • koç üniversitesi'nin de coursera aracılığıyla desteklemekte olduğu oluşumdur. attila aşkar gibi efsanevi bir isimden multivariable calculus* öğrenebilirsiniz. vakti zamanında kendisinden aldığım math 203 sebebiyle neredeyse okulu uzatacak bünyemi şimdikiler çok daha şanslı diye düşündürmüştür. aslında kendisi bu dersi verdiğinde matematik alanında çalışmalarını sürdürdüğü türkçe kaynaklardan bahsetmişti. üniversiteden coursera'ya içerik sunacak ilk kişi olması sebebiyle kendisini tebrik etmeyi ihmal etmiyoruz.

    koç
  • geçen yıl san diego state üniversitesi bir çok dersi kampüste normal şekilde vermek yerine mooc şirketlerinden satın alma yoluna gitti. bir dönemlik deneme ciddi şekilde başarısız oldu.

    mooc'lar fikir olarak şahane tabii ama dersi organize eden okula ciddi bir yük getiriyor, sadece sunumların kaydedilmesi, derslerin 'production' masraflarının ötesinde sınavı, değerlendirmesi, bilişim altyapısı var. mit'nin açık ders materyalleri olayı gibi zaten dersler için hazır olan malzemelerin paylaşıma açılması kadar kolay değil. sonuçta en başarılı geçen mooc'larda bile dersten geçer not almayı beceren öğrencilerin oranı %10 civarı kalıyor şimdilik. burada genelde insanların düşündüğü, "önüne gelen iki kalas bir heves kayıt oluyor, sonra çalışmıyor, dersi geçmenin kredisi olsa böyle olmaz" şeklindeydi. ama görünen o ki mesele daha karmaşık, yani şimdilik 'büyük üniversiteler bu dersleri küçük okullara para karşılığı satacak' olayı pek yakın görünmüyor.

    ben olayı video konferans olayı ilk çıktığı zamanlardaki artık konferans sektörü ve iş seyahati ölecek beklentisine benzetiyorum. sonuçta ölmedi ikisi de, daha çok iş görüşmesi yapılıyor, skype'dan da iş bağlanıyor ama seyahatler azalmadı.

    birşeyleri değiştirecek bu olay ama neyi emin değil kimse daha.
hesabın var mı? giriş yap