• (bkz: terzi kendi söküğünü dikemezmiş) benzeri atasözü.
    anlamı: başkalarına yararı dokunan özelliklerimizi kendimiz ve yakın çevremiz için kullanmayı beceremeyiz.

    şahsen sözkonusu atasözünü ilk duyduğumda anlamını şu sanmıştım: kaybettiğimiz bişeyi hep uzaklarda ararız, halbuki dibimizdedir. (bkz: bilemedim)
  • çok doğru bir söz. arkadaşımın annesi süper bir matematik öğretmeni olup tüm öğrencilerini başarıyla yetiştirmesine rağmen, kendi oğlunun kafasına zerre matematik sokamamıştı. çocuk devamlı 1 alıp dururdu. ya da bir dişçinin çocuğunun dişlerinin bozuk ya da çürük olması mesela..
  • mum dibine ışık vermez diye de kullanılan atasözü.
  • aynı mantıkla tv vericileri kendi muhitlerine düzgün yayın iletemez
  • orta okul kompozisyon derslerinin vazgecilmez konusudur. giris, gelisme, sonuc bolumlerinden olusan bir kompozisyon yazmak icin kasilir butun ders boyunca. tum tembel tenekeler birbirlerinden bir cumlecik calabilmek icin kivranip dururken, sinifin gozunden i$iklar sacan caliskanlari (ki bunlar saygi duruslarinda da goz yaslarina hakim olamazlar) kendilerinden son derece emin bir havada haril haril sayfalarca dosenirler.
  • mumun silindirik üst kısmı , ışığın mumun dip kısmına gelmesini engeller . orada bir kör karanlık nokta oluşturur . bu da atasözünün doğruluğunu sağlar . bakınız sağlamasını bile yaptık (bkz: sağlamak)
  • mana eksenine simetriği ise "mum başka bir mumu yakmakla ışığından bir şey kaybetmez" gibi bir şey olsa gerektir. *
  • mum tasarımının kötülüğünden kaynaklanan gözleme dayalı söz.
    oysa günümüz teknolojileri ile dibine ışık verebilen mumlar mevcut pek tabi.
  • başkalarına kepçe ile dağıtan size gelince parmağını yalatan eş dostu anlatan atasözü.
  • bu aralar abim için söylenmesi gerektiğini düşündüğüm atasözü, manevi anlamda ama, yanlış anlaşılmasın.
hesabın var mı? giriş yap