• (bkz: muhafazakar)
  • (bkz: eski kafalı) (bkz: faşist) (bkz: mürteci)
  • birçok küçük kentimizin özellikle üniversiteler kurulduktan sonra yavaş yavaş yitirmekte olduğu özellik.
  • (bkz: mutenasip)
  • tatlı bir sıfat. kulağa hoş gelen, göze hitabeden, incelikli. hani, aşırı karşıt fikirde olduğunuz akıllı ve çok nazik insan gibi. keyif veren.
    acayip yerlere çekmeye gerek kalmadan da, cümle içinde kullanılabilen.
    ''alkol konusunda çok mutaassıbımdır, yalnızken bira, ortamda rakı içerim.''
    böyle de tatlı.
  • an itibariyle üzerinde tekrar düşündüğüm laf. muhafazakarlığın daha ileri ve katı türü, bağnaz olanı. yani bir inanışa aşırı ölçüde bağlanıp ondan başka bir düşünce ve inanışı kabul etmeyen, dünyaya sadece tek pencereden bakıp, diğer olasılıkları reddeden kişi. hayatın bizatihi kendisi bunu kabul edebilecek durumda değilken mutasssıp olmak, körü körüne bir şeye bağlanmak da neyin nesi? hayat tek bir pencereden gördüklerimiz olamaz ki?
  • sanıldığı gibi dini bütün, dinine bağlı vs. anlamlarına gelmez. bağnaz kelimesinin eş anlamlısıdır.

    kaynak

    ayrıca (bkz: ilginç etimolojik bağlantılar/#70154968)
  • körü körüne bir şeyi taklit eden, bağnaz.
  • körü körüne bağlanan, bağnaz.

    dindar ve muhafazakar olarak kullanılamaz.

    keşke dilimizi bilebilseydik.
  • muhafazakar insanlara söylenen iğrenç bir kelime. aslında bu sözü muhafazakar insanlara söyleyen bağnazın önde gideni ya, neyse.. efendim, kökeni "taassup" olan bu kelime, arapça asıllı olup; "asabiyet" manasına tekabül etmektedir. bir fikre, düşünceye veya inanışa bağlı olan fanatik kimselerin bulunduğu halet-i ruhiye kıvamını anlatmaya yarayan küçük çapta bir sözdür kısacası.
hesabın var mı? giriş yap