• illet eden anlamında ve lanet kelimesinden farklı bir sözcük.

    edit: uyduruk bir kelime. laneti telaffuz edemeyen kırsal devşirme. lanet gibi doğaüstülük içermez.
  • eski turk film`lerindeki repliklerde surekli gecen kelime
    -n`alan
    -nalet* olsun a$kimiza uhuhuh
    tarzi diyaloglarda kullanilarak daha duygusal bir yapi kazandirmak amaci gudulmu$tur.
  • aziz halkımız; aksi, huysuz, nobran, kişiliksiz, ahlaksız, insanlara da nalet der.
  • at nalı çeperindeki etten üretimi gerçekleştiren vanetvari bir gıda firması.
    ayriyeten ısrarla karıştırmayınız; lanet (zira o local area networkun eti budu)
  • belli standartlara sahip insanların ulaştığı bir mertebe.
  • türk dil kurumu sözlüğünde yer almayan kelime
  • lim-->lanet = nalet
  • anlatim ve dil yanlisligindan kaynakli ortaya cikan bir sozcuk.

    nasil ki yalniz yanliz olarak, kibrit kirbit olarak veya kirpi kipri olarak yazilamaz fakat okunusta kolaylik saglar ise; lanet de ayni sekilde nalet olarak yazilip ayni anlamda kullanilamaz, sadece soyleniste kolaylik saglar.

    turkce'de boyle bir kelime yoktur.

    (bkz: gocusme)
  • (bkz: lanet)
  • dil bu. sözcük, -rakının şişede durmadığı gibi- yazıda durduğu gibi durmuyor. hele ki anadolu insanıysa onu dile getiren, yoktan var eden; bilinmez kurallar giriveriyor devreye. eğlenerek yazıyorum bu yazıyı, bilinsin.

    dili dönmez anadolu insanının süslü kelimelere. bu yüzden işine nasıl geliyorsa sözcükleri o yana döndürür, dilini döndürmektense. lanet sözcüğündeki kadınsı tınıya karşın, 'nalet'teki eril tınıyı ayırt edebiliyor musunuz? ben edebiliyorum. -la hecesini çıkarmak bizimkilere hep güç gelmiştir. hele ki sözcüğün başıysa. olur mu? balık baştan kokar. anadolu erkeği, kadın gibi görünmekten korkar.

    bu öyle, "bas gaza"yı, "gaz basa" yapmak gibi (spoonerism olarak adlandırılan) dil sürçmesi değildir. büsbütün tarihsel bir bilincin nakış gibi işleyişidir bu değişim. tırtılın kelebeğe evrimidir. "nalet olsun benim içimdeki bu insan sevgisine."
hesabın var mı? giriş yap