*

  • şöyle bir manzara düşünüyorum.

    bir tarafta cemaat toplanmış, ölenin tüm yakınları onu son yolculuğuna uğurluyor.

    bir parelel evren gibi düşünüyorum şimdi; bir tarafta dünya üzeridneki cemaat toplanma halindeylen, öte tarafta bu dünyanın ölüleri doğan bir bebek için cemaati toplamışlar. kendi ruh havuzlarından eksilen bir "merhum" için ağlaşmaktalar. "ters nasıl bilirdiniz" hadisesi yaşanıyor.

    - nasıl bilirdiniz ey ölüler ?
    - valla iyi bilirdik. ama şimdi bir bebek olacak, ne ölmeden ne yaşamadan bihaber..

    - nasıl bilirdiniz cemaati müslimin ?
    - arkadaş vasıtasıyla tanıştık. iki lahmacun yer, bir kola içerdi. yanpiri yürürdü.

    - nasıl bilirdiniz ey ölüler ?
    - artık gazını çıkarmak için arkasına vuruyorlar.

    - nasıl bilirdiniz ey cemaat ?
    - çet yaparken tanıştık, dili ağdalıydı..
  • dış ses: iyi bilirdik

    iç ses: haysiyetsiz öldüğüne değil doğduğuna üzülüyorum. borcu da tahsil edemedik bari şuradan iki toprak atayım da bizzat yüzüne söverim.

    dış ses: bi müsaade ediverin kardeşime iki kepçik toprak atayım.
  • - nasıl bilirdiniz?
    + iyi bilirdik!
    - oha! nasıl bilirdiniz lan! hepiniz tanıyor muydunuz merhumu?
    + eöeöeöe, adettir hafız bey.

    ben kaçar bu espriden sonra.
  • john lloyd ve john mitchinson tarafından hazırlanan, tarihsel şahsiyetlerin sıradışı özelliklerine dair bilgiler içeren 448 sayfalık ntv yayınlarından çıkan kitap. 2010 yılında ilk baskısı gerçekleşmiştir. içerisinde 68 farklı isme dair bilgiler bulunmaktadır.

    kitabın arka kapağından:

    68 ünlü isim...

    dışarıdan bakıldığında tek ortak yönleri çoktan ölmüş olmaları...

    ama bu kitap ölümden çok yaşamdan bahsediyor. leonardo da vinci, nicola tesla, sigmund freud, karl marx, frida kahlo, epikür, giacomo casanova, richard feynman gibi birbirinden ayrı kulvarlarda yaşamış, fakat hepsi de bu dünyada unutulmaz izler bırakmış olan ünlü şahsiyetlerin içinde bulundukları zaman dilimini en iyi şekilde değerlendirmelerini anlatırken, bir anlamda "diri" olmanın hakkını veren "ölülerin" sözcülüğünü yapıyor.

    yaşamanın ne demek olduğuna ve kalan vaktimizi nasıl değerlendirebileceğimize dair ipuçları veren kitabı aslında en iyi şu lübnan atasözü özetliyor:

    "henüz ölmemiş olan birinin hâlâ şansı vardır."
  • tanıyamamışım.
  • orijinal adı the qi book of the dead olan kitap. yazarları aynı zamanda cahillikler kitabı'nın yazarlarıdır.
  • elif ongan tekçe'nin yazdığı ve oynadığı, güray dinçol'un yönettiği oyun. bugün koma sahne'de izledim. ölüm ve yaşam hakkında, kalpte bir düğümle çıkılıyor. izlenmeli.
hesabın var mı? giriş yap