8 entry daha
  • üç dağa ağıt

    açlığın
    çıplaklığın acısı mı genişliyor
    dalları
    meyvaya çağıran rüzgar mı

    dalgın bir kuşun ötüşünden
    sevdiğinin kalbine düşen aşık mı
    yağmuru emen toprak mı derinleşiyor

    yas mı tutmalıyım onurlu ölüme
    halkın gözlerini dolduran çizgilere
    umudu mu çağırmalıyım

    ah gidiyor işte gidiyor göz göre göre
    sıcak titreyişi varlığını hayata adamışların
    gidiyor
    öfkenin haykırışları
    yasalarıyla gidiyor kahredişin
    zulmün ve iğrençliğin buyruklarıyla gidiyor
    toprağa düşen bakımsız yapraklar gibi değil
    azarlanmış çocukların kederiyle değil
    doğuşun ve sevmenin feryadıyla gidiyor
    ölümü donatan arkadaşlarım

    ah gidiyor işte gidiyor göz göre göre
    durutarak gündüzleri geceleri
    durutarak adanmışlığı, mertliği, yüceliği
    damıtıp sevdalarına
    neferi toprağa aşılamaya gidiyor arkadaşlar

    bulutlar da hafif mi kar taneleri kadar
    özgürlüğün borcu mu ödeniyor
    yaralar mı açılıyor yoksulluğa
    ezilmişliğin isyanı mı sesleniyor

    ah gidiyor işte gidiyor göz göre göre
    birer rüzgar uğultusu bırakarak yanan ateşe

    nihat behram
59 entry daha
hesabın var mı? giriş yap