• boyle bir sozluk yazari oluvermis bakmazkene. altinci nesilmis hem. ilk entrysi ben olmusum hem.
  • japonca denizkızı demek oluyor.
    (bkz: ningyo no kizu)
  • japon efsanelerinde gecen deniz melegi (water spirit). vucutlarinin ust kismi insan alt kismi ise balik kuyrugudur. bir nevi deniz kizidir kendileri. bir tanesini de new york'da tribeca-soho-west34th arasi kostururken gormusler. kendisi sehirden, kalabaliktan bikmis, artik evine, denize geri donmek istermis.
  • cinema paradisoya yazdığı güzel entrysi ile farkettiğim altıncı nesil yazar
  • muzik zevki cok iyi olan, surekli konusan, bir turlu susmayan, sinemadanda bayagi anlayan, (birazcik) hobbit boylu, johnny deep hayrani, the cure hastasi, ucuk kacik giysileri ile herkesin dikkatini ceken, begenisini kazanan, ayni anda 187 ayri isi yapabilme marifetine sahip, bazen tatli bazen de aci olan, muhabetine doyum olmayan, olsada konusak, sagdaki soldaki herkesle bagira cagira dalga gecsek dedirten, karizmadik kader arkadasim.
  • sans eseri tanıstıgım ilk 6. nesil yazar. tabi başta cesitli testlere tabi tuttum, cer cöple iteledim falan, yok yok normal gözüküyor, hatta baya pozitif bir şey diyebiliriz. evet evet. sinema hakkındaki entrylerini ilgiyle izliyoruz.
  • neslimizin *önemli temsilcilerinden olan, bir kaç entrysini okuduktan sonra sinema ile ilgili her entrynin altında gözlerimin nickini aradığı, saygıyla hoşgeldin dediğim suser*
  • metro isyonlarinda muz yemeyi cok seven, bu yuzden basina bin turlu macera gelmis olan, " i survied the nyc metro and i still ate my banana" t-shirt i design etmeye yakin zaman da baslayip, bir fan clup kurmakla kalmayip, kendi cult grubunu kuracak olan degerli ev arkadasimdir.
  • cannesdan floransa' ya, avrupada tura cıktıgını anladıgım, kıskanılan sinema insanı.
  • sinema yerinde calisan cok degerli ev arkadasim. bizde calisiyoz, ama ole havvali sinema yerlerinde bir turlu is bulamiyoz iste...
hesabın var mı? giriş yap