• (bkz: http://imza.la/odtu-yol-olmasin)
  • (bkz: ankara büyükşehir belediyesi göt olma şenlikleri)
  • ato başkanı eskişehir yolunda trafiği rahatlatmak için akıl arıyorsa; önce hali hazırda yıkım kararı olan dünyanın en büyük hurdası armada'nın karşısındaki ucube yapının neden yıkılmadığını, yıkılamadığını araştırsın; sonra odtü'ye sarksın. reklam panosu da astılar; rant da yerinde ohh, ne ala!!

    4 şerit yol bir anda minibüs duraklarının da etkisiyle neredeyse tek şeride düşüyor bu ucube yüzünden. sonra neymiş: eskişehir yolunun gelecek yıllarda artan trafik yükünü kaldıramayacağını belirterek, bölge trafiğinin rahatlatılması için, odtü bağlantılı ikinci bir ana arterin zorunluluk olduğunu bildirmiş paşam..
  • her sene asfaltlayacak yeni yollar lazım artık eskişehir yolu falan tepki çekiyor, yükten kasıt budur sanırsam.
    ne hemen kızıyorsunuz adamlar o yolun inşaatından kaç kişiyi ihya etçek biliyor musunuz siz. hiç onları düşünmüyosunuz canım, yok ormanmış falanmış filanmış kimin umurunda gelecek betonda asfaltta.
  • sadece odtü değil şahsım gibi odtü ile bir alakam olmayan biri de bu projeye karşıdır. belediyenin görevlerinden biri trafiği rahatlatmaktır buna kimse karşı çıkamaz. ama trafiği rahatlatmak şehrin içini otobana çevirmekle olmaz. istediğiniz kadar yollardaki şerit sayısını artırın her yıl trafiğe çıkan binlerce yeni araç sayısını azaltmadan bunun önüne geçemezsiniz. yeni yollar yapılacağına yer altına metro ya da maliyetinin düşük olması sebebiyle yer üstüne tramvay inşaa edersin. bu tramvay hatlarını da ilk etapta en azından şehrin çeşitli merkezlerine ulaşacak şekilde yaygınlaştırırsın. sonrasında da şehir merkezinde otopark ücretlerini saatlik 20 ya da 30 lira gibi fahiş fiyatlara çekersin. şehrin merkezine kadar araba ile gelecek kadar zengin vatandaşlar otopark ücretini de versin bir zahmet dersin. oradan gelecek parayı da -bu para şehir içi trafiğini azaltma amacıyla olduğu için az olacaktır- yeni hatlar için harcarsın. insanlar istedikleri yere en fazla 5 dakikada geçen tramvay ile ulaşabilir. şehiriçi de şehrin tanımı gereği yaya öncelikli bir yer olur. trafik de geçici değil kalıcı bir şekilde rahatlar. toplu taşımayı sadece otobüs (yeşil, mavi rengi herneyse) sanan belediyecilik ile bu iş olmaz. ben böyle bir çözümde mesafe başına ücret ödemeye de razıyım arkadaş. kartlarımızı binişte be inişte basarız yolculuk mesafesine göre karttan ücret düşer. ya da bazı ülkelerdeki gibi şehri bölgelere bölersin bölgeler için farklı ücret bölgelerin uzaklığına göre farklı ücret alırsın.
  • dünya'nın belki de en boktan şehir planlamasına sahip bir kent ankara. çayyolu metrosu faciası bir yana, milli kütüphane'nin (ve şehirlerarası bir yolun) ortasında duran hurda gökkuşağı'na, armada'nın karşısındaki ne idüğü belirsiz, yıllarca çürüyen, sonra da yıkılması karar verilen yığına, bütün üniversite ve bakanlıkların bulunduğu yolun, şehrin diğer semtlerine akan tek yol olmasına kadar, büyümenin göz önüne alınamadığı, bu zaman zarfında kaldırımları ve beraberindeki ağaçları dahi katlederek yolun genişletilmeye çalışıldığı (kara kuvvetleri komutanlığı), bin tane alt geçit yapıp, her yağmurda göl olmasının normal karşılandığı bir kent ankara.

    bu kenti bu hale getirenler, "7 yılda danimarka yüzölçümü kadar asfalt döktük!" cümleleri kurup gurur duyanlardan farksızdır. http://www.stargazete.com/…-asfalt-haber-369177.htm

    şimdi de bir ünversiteye, ve ormanına göz dikilmiştir. ve "ne var canım bunda?" denmektedir. hatırlatırım aynı zihniyet 50 bin ağaca da göz dikmişti zamanında. (bkz: 50 bin ağaç nedir ki/@hooker with a penis)

    sen şehrin amına koy. sonra git koca üniversitenin içinden yol geçirecem de. sonra da "başka çözümünüz yoksa siz önerin" de. benim de işim gücüm yoktu zaten...
  • neredeyse tüm bakanlık binalarıyla beraber üst üste birden fazla alışveriş merkezini eskişehir yolu üzerine taşıyan ve nüfus yoğunluğu giderek artan yerleşim merkezlerine çevre yolu dışında tek ulaşım yolu olan eskişehir yolu'nu felç etmeyi kendine düstur edinmiş bünyelerin, proje adı altında ortaya sundukları saçmalığın daniskası. şehir planlama ile dünyanın en alakasız adamına sorsan, hacı napalım da şu trafik sorununu halledelim desen, şu seçeneği sunmaz yani önüne. insan adını proje koymaya utanır şunun be.
  • ankara'nın güney ve kuzeyine, eskişehir yolu ve istanbul yoluna paralel iki yol gerek. bunları yapmadan odtü yerleşkesinden yol geçirmek başarısızlıkla sonuçlanır.
  • buradaki amaç, yeni yapılacak yolla eskişehir yolu arasındaki bandı kapatmak. şimdi o arsa deli para ediyor, oraya kaç tane avm sığar.

    amaç trafiği rahatlatmak olsaydı önce 8 yıldır bitmeyen metroyu bitirirlerdi. hem asıl yapılması gereken şey olan anadolu bulvarı'nı çetin emeç'e bağlayacak yolun yapımına odtü zaten onay vermiş. onu 20 yıldır yapmamışsın. ama varsa yoksa odtü'den arsa koparacak projeler peşindesin.

    edit: peki hodri meydan, bir ara formül önereyim. yeni yapcağın yolu gene aynı yerlere bağla, ama odtü arazisinin çevresinden dolaşacak şekilde eskişehir yoluna bitişik inşa et! nasıl? trafik sorunu çözüldü işte. nooldu, olmadı değil mi... araya avm sığmıyor ki...
  • şehirde doğru dürüst kalan tek yeşil alanın içine etmek için söylenmiş söz. ulan millet orman olsun şehir hava alsın diye uğraşır bizde ormanı kesip yol geçirmeye uğraşıyolar. bütün bakanlıkları eskişehir yoluna taşırken aklın nerdeydi diyceksin, metroyu bi bitirin trafik nasıl rahatlıyor bir gör diceksin ama neye yarar bilmem ki. ankara'dan çok daha büyük metropoller olan new york'ta, berlin'de, daha kimbilir kaç şehirde odtü ormanından kat be kat büyük ormanlar var şehrin taaa ortasında hem de, onlarda neden bizdeki trafik sorunu olmuyor ya da oluyorsa da nasıl çözülüyor diye bir incelese neler neler öğrenicek bazıları ama işlerine gelmiyor. gge olmasa daha neler dicem de, hepsini içimde tutuyorum malesef.
hesabın var mı? giriş yap