*

  • öğrenci yurtlarında gecenin bir saatlerinde baş gösteren açlık problemidir. özellikle vize, final dönemi gibi insanların sabahladığı zamanlarda ya da bu dönemlerden sonra ve okulun ilk günlerinde insanların iş yok güç yok yurtta şamata yaptığı zamanlarda ortaya çıkar.
    en son yemeğinizi saat 10 civarlarında yemişsinizdir ve gece için stok yapmamışsınızdır. mideniz kazınır yiyecek bir şeyler arasınız. aşağıdaki yiyecek makinesi çoğu zaman bozuktur. dolabı karıştırırsınız, ekmeksiz yenmeyecek reçel gibi bir şeyler bulur, ekmek aramaya başlarsınız. odadakilerin durumu belki de sizden beterdir, yan odaya girer oradaki gençlerin yerdeki kek kırıntılarıyla karınlarını doyurmaya çalıştığını görürsünüz, oysa sizin odanızdaki kırıntılar çoktan tükenmiştir. diğer odaları gezer ve oradan topladığınız diğer aç şahsiyetlerle git gide kalabalıklaşır, yurdun içinde sürü halinde gezmeye başlarsınız. sonuçta çoğu kez ekmek benzeri bir şey bulamaz, reçel, bal, ton balığı gibi şeylerii başkalarıyla paylaşarak kuru kuru tüketir, sabah kahvaltınızı düşünerek yatağa gidersiniz.
  • msb sarayburnu ogrenci yurdu'nun bahçesindeki turunç yapraklarını yemeye götürecek kadar vahim bir durumdur.

    turunç bitkisinin meyvası inanilmaz ekşi olduğundan yenemiyordu, nar yaprağı ile turunç yaprağı arasında deneyerek seçimimizi yaptık. tabi ki turunç.*
  • itü vadi yurtları'nda insanı 1 sene içerisinde 115 kiloya çıkartan açlıktır.

    zira burada 24 saat açık bir kantin, ve sabaha karşı 4'te bile inegöl köfte - patates kızartması - kola kombosunu mideye indirme imkanı bulunmaktadır.
  • tamamen unuttugum bir fenomeni hatirladim simdi. psikolojiktir ama bunyeye anlatmak mumkun degildir. saat 23:25 itibariyla ogrenci bunye kendi kendine "kesin karnim tok, bu gece acikmam" diyerek telkinde bulunur. saat 23:40 olur, kantin kapanali 10 dk olmustur ve bunye korkunc aciktigini hisseder. kismen psikolojik olarak yemek bulma durtusu kismen ders calismamak icin bir sebep cikmasi sebebiyle bunye kalkar yerinden, yatagin gizli kisimindan elektrik ocagini cikarip makarna suyu koymaya koyulur. makarna sosu kimi zaman kahvalti icin dagitilmis ve kimsenin yemedigi 20 - 30 tane ucgen peynirdir (ki bunun uzerine makarna sosu tanimam). yapilmasi 1 saat surer, ogrenci bunye tekrar calisma masasina oturur fakat ders calismamak icin yeni bir sebep bulmakta zorlanmaz (cd, kaset ayarlamak, king oynayan var mi diye gezinmek vs)
  • o an yakınlarda bir inek olsa direk olarak ekmek arası inek bile yedirtecek aclıktır. eve cıkmak lazımdır.
  • yunus emre yurdu'nda iken başıma sıkça gelen durum. dağıtılan indirim fişleri akşam ekmek arası köftede harcanmıştır. kantin 12den sonra kapanınca da odalara dönerdik. gece 2-3 gibi acıkınca en iyi çözüm sabah kahvaltısı için hazırlanacak poğaça, simitti. o saatlerde yurttaki fırından yeni cıkmak üzeredir poğaçalar. sıcak sıcak alınan nevale direk mideye indirilir. bünye açlığını gidermiştir lakin o sıcak sıcak yenen poğaçalar mideyi fena bozar. sabah tüm oda solugu tuvalette alır.
  • bir de bu açlığı değerlendiren acayip insanlar vardır. ekmek ve bisküvi gibi açlığa bire bir gelen ucuz mamülleri stoklarlar ve saat 3:00 gibi bir muhabbette bahsederler;

    - olm deli acıktım ya var mı yiyecek bişeyler
    - probis var ama satılık uheyhefhjbjdk
    - a.k. kaça?
    - aliye 700 den verdim ama sana 600
    - oha lan 300 bin o
    - işine gelirse
    - vay göt, ali enayiyse bizde mi enayi olcaz
    - sana 600 olm
    - haaaa o zaman tamam (açken beyin iyi çalışmaz)
  • sabah altılara kadar yatırmayan hadisedir. kantinin açık bir kapısı bulunup ekmek sepetindeki bayat ekmeklerin çalınmasına kadar götürür insanı. (bkz: allah açlıkla terbiye etmesin)
  • eğer yakınlarda bir yerde bir fırın varsa ve siz gece 3-4'e kadar sabredebiliyorsanız tatlı bir huzur veren açlık. bir de akşamdan tereyağıdır sarelledir yanınıza aldıysanız o zaman mükemmel olur işte. ah eski günler ah!
  • yakınlarda bir fırın ya da yiyecek turunç yaprağı bululnamadığında insanı türlü türlü acılarla tanıştıran olay.
hesabın var mı? giriş yap