*

  • şimdi olayların doğasına ve her zamanki ruh halime uygun olarak bach'ın 1.piyano konçertosunu dinlediğim bahçemde gökyüzüne doğru bakarken anlamını net ve derinden kavradığım cümle.

    olaylar gelişmez. olaylar hiçbir zaman gelişmedi ve bu dipsiz mitomani dünyasında gelişmeyecek de. olayların gelişmesi için idrak edilmesi gerekenler, itiraf edilmesi gerekenler, kabul edilmesi gerekenler, istihkak edilmesi gerekenler, istifrağ edilmesi gerekenler, sarf edilmesi gereken cümleler edilmedi ve edilemeyecek. zira kısır tekil ilişkilerin tasvip etmediğim ve edemeyeceğim kabullenmeleriyle yüz yüzeyiz bu mordor diyarlarında. nasıl biraz vicdanı olan hiçliğe sapmazsa, biraz aklı olan da realiteyi kavrar olmalı düsturumuz. beklentimiz yüksek, dinleyenler zeki olmalı bu hikayede. bunların kabul edilmeleri hiç yoktan varolmuş bir mitin varolduğu hiçliğe geri dönmesi anlamına gelir ki, hiç bir hiçlik buna katlanma kabiliyetine sahip değildir. olaylar asla gelişmeyecek. olayların gelimesi için, hareket etmek, müdahale etmek, çirkinleşmek, müsade etmek gerekir. oysa bunların hepsi bir insan ruhunun kaldırabileceğinin ötesinde radikal eylemler. olaylar gelişmemeli ve gelişmeyecek. başkalarına acı vermemek için, müdahil olmamak için, hayalleri yıkmamak için, dahil olmamak için, birini derinden kırmanın elzemliğine rağmen kırmamak ve incitmemek için olaylar gelişmeyecek.

    oysa bir insanın yüzüne karşı açıkça, çekinmeden, saf tutmasından tiksinerek, inatla görüş bildirmeniz ve defalarca oy vermeniz için size gönderdiği entryleri okumadan dahi, sırf bu nedenden, ondan hoşlanmadığınızı ve ona inanmadığınızı söylemenizin sonucu ne olmalı? elbette kitlesel ayaklanma. sorma sakın gerçeklerden azade entry okuyucum, buraları oldukça zor ve engebeli yollar. dürüst olmak konumuz. dürüstlüğüne inanmadıklarımıza bizce dürüst olmadıklarını söyleyebilme hakkımızı savunuyoruz bu noktada. her ne kadar dürüstlüğün savunulması kulağa saçma gelse de uzun zamandır insanlarda olmayan kayip bir meziyet bu. yapmaya çalıştığım izah etmek, yer yer idrak edilmesini sağlamaya çalışmak ve akabinde umut etmek, sonraysa siktir etmek.

    bir insana ona inanmadığınızı, çarpraz sorguda iki dakikada çözülmesinin onun adına utanmanıza neden olduğunu, komplo teorilerinin hemen anlaşılabilecek zayıflıkta olduğunu söylemeyin. normal bir zihnin bakışıyla samimiyetiniz nedeniyle dost bilinmeniz gerekirken düşman addedilebilirsiniz. kendilerini klasik türk usulü mağdure edebiyatıyla acındırarak, yer yer inleyerek, haksızlığa uğradıklarını söyleyerek ve sanal özel hayatlarını önünüze serip bu pespaye hallerini her platformda dile getirerek, canınızı acıtmak için elinden gelen yalanı herkese ve defalarca söyleyerek, tanımadığınız insanlar vasıtasıyla size hakaret ve iftira ederek, söylemediklerinizi söyledi diyerek saldıranlara karşı dikkatli olun. zira bu diyarlarda olaylar gelişmez, ancak çetrefil ve kirli menfaat ilişkileri gelişir. anlayamadığınız ilişkiler sizin bildiklerinizi/inandıklarınızı yok sayar. karşınızdaki bir sosyopat, gerçekleri öteden (onyıllardır) beri bilmenizin bedelini hiç varolmamış sahte acılarının bedelini size ödeterek, sizi ölümüyle tehdit ederek çıkarmaya çalışabilir ve olaylar yine gelişmez.

    ben onlara alışığım. mesleğim bu, işim bu. adil olmadıktan sonra, insaflı olmadıktan sonra, samimi oılmadıktan sonra insan olmanın bir anlamı yok.

    olaylar gelişmesin ama siz samimi ve gerçek olun. onlar kadar mesajlaşmadığınız ve mağduriyetinizle göz pınarlarını sızlatmadığınız için kötü biri olarak anılmanızın önemi yoktur. zira en kötü ve acı gerçek bile en beyaz yalandan iyidir.

    düşüncelerimiz yönlendirilemeyecek kadar kıymetli, yönetilemeyecek kadar önemlidir.

    söylediklerine inanmadığımız, samimi bulmadığımız birine karşı hayır yalan söylüyorsun deme hakkına her koşulda ve biçimde sahibiz. ama inanmadıklarımıza hakaret etmeden, edilen hakaretlere aldırmadan, bu zavallılığa cevap vermeye tenezzül etmeden ve çirkinliklerini yüzlerine vurmadan. zira her yazılan özünde yazanının zihnini yansıtır. buna izin vermeyin. olaylar gelişmesin.

    mühim olan fikirlerimiz ve ötesinde realite/herkesin bildiği/saklanamayacak olanlar/saklanmaya çaliştikça çirkinleşenler gerisi masal, gerisi hikaye.

    sakin insanlara bitmediniz (oha), ne bitmez derdiniz varmiş vb. şeyler söylemeyin. zira bu saygıdan ve akıldan uzak "ben evreni biraz önce yarattim ve aranıza geldim" tarzı hoş değil, güzel değil, etik değil, yazıya hakaret ve insanca değil. bu siz dediğiniz insanlar "sizler varoldukça bitmemiz imkansiz" girizgahli yeraltinda notlar'la size mesajlar yazabilirler ama bunlara gerek yok.

    (....)

    şimdi birbirinizi -aralıksız elbette- taltif etmeye (taltif etmek) devam edin. benim kanatlarım mermer, dilim kendimi yalamaya tenezzül etmez, siz düşünün.

    (bkz: #11819024)

    ahhh ekleme huyumun kirli suları ama el yatkın ve silah uygun madem, madem öyle, madem hala inatla ve aracılarla bana ulaşmaya, zekadan yoksun göndermeler yapmaya çalışıyorsunuz, ben susuyorum mariadebonne konuşuyor.

    http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=240377
    köşe yazarı kısmını sözlük yazarı olarak hayal edin.

    sizi bu entryle taltif ediyorum.

    kendisi, bu entri ile taltif edilendir.

    onu ben taltif ettim, psikiyatri bilimi tedavi etsin.
hesabın var mı? giriş yap