• mevcut bulunmak,oluşmak,var olmak,meydana gelmek.
    ve de başarıyla tamamlanmak,bitmek
    ör:"olmak ya da olmamak,işte bütün mesele bu"
    (bkz: shakespeare)
  • arzu edilen kıvama gelmek.ör:
    "sofrayı kurayım,börek de olmuştur zaten"
  • gerçeğin sert, kalın, köşeli ve katı üç boyutunu taşır yalnızca...
    ne mutludur o, oluşlarının içine sanışlarını* da katmayı başaran insanlara.
  • sarho$ olmak yerinde kullanilir dem dem.
    "- abi sen oldun, istersen gidelim inceden inceden..."
    (bkz: mustafa kemalin kagnisi)
  • geronimo türkçesinde "oldu" manasında kullanılır kelime.
  • - olsam da olmasam da, işte mesele tamamen bu..
    * oluşçu
  • (bkz: ben varım)
  • ''– denize bak.
    – baktım.
    – denizi gör.
    – bakmak kadar kolay değilmiş bu.
    – denizi düşün.
    – bunu yapamayorum. ben daha o kadar olmamışım.''

    özdemir asaf
    yuvarlağın köşeleri
  • ali poyrazoğlu'na ait olduğu söylenen şöyle bir metinle açıklanabilir belki:

    "şunları bir araya toplayayım. bir güzel muhabbet edelim" diye düşündüm.
    mutfak işinden de anlarım.
    donattım sofrayı.
    bayağı uğraştım.
    hepsinin, ayrı ayrı ne yemekten, ne içmekten hoşlandığını iyi bilirim.
    bayağı da para gitti.
    birinin yediğini öbürü yemez.
    ötekinin içtiğini beriki içmez.
    dört kişilik sofra kurdum.
    mumları da yaktım. bak hepsi, erick satie severdi.
    hatırladım. müziği de ayarladım.
    geldiler.
    20 yaşında ben, 35 yaşımda ben, 40 yaşımda ben ve bugünkü ben dördümüz.

    birden yirmi yaşımı, otuz beş yaşımın karşısına oturttum.
    kırk yaşımın karşısına da, ben geçtim.
    yirmi yaşım, otuz beş yaşımı tutucu buldu.
    kırk yaşım ikisinin de salak olduğunu söyledi.
    yatıştırayım dedim. "sen karışma moruk" dediler.
    büyük hır çıktı.
    komsular alttan üstten duvarlara vurdular.
    yirmi yaşım kırk yaşıma bardak attı.
    evin de içine ettiler. bende kabahat.
    ne çağırıyorsun tanımadığın adamları evine."
  • ne olsam?
    ada vapuru, güneş, çam ağacı, pofuduk tüylü bir kedicik, gülen surat, taş zümrüt..ben, sen, o olsam biz, siz, onlar kalsam. ah nasıl unuttum çok sevdiğim o şarkı olsam o şarkıdaki her şey olsam. sen de, ben ne olursam olayım benimle oynasan.su olsam ateşolsam göklerdeki güneş olsam bile. eğer oynayacaksan hadi gel el ele tutuşup yokuş aşağı koşalım, ayaklarımızın çıkardığı pat patlara sesimizle eşlik edelim. hadi gel başımız arkada kollarımızı açıp dönelim. kuma batalım, batıp çıkalım. günebakan olalım gece alınsın geceye de bakalım, bakakalalım
    ne olsan?
    keşke var olsan, bir garip olsan,buzz olsan, yuh olsan. 'çok yaşa' olsan 'hep beraber' kalsak,adam olsan, uslu olsan, büyülü olsan,rüzgar olsan yangın büyütsen sonra yağmur olup büyüttüğünü öldürsen. çiçek olsan, iyileşsen iz bıraksan alınlarda. alakasız olsan.sürpriz olsan,benim kalsan.elyaf olsan yumuşacık, ısıtsan..
    ne olsak?
    ikimiz bir fidanın güller açan dalı olsak,çok olsak, çocuk olsak, uçurtma olsak, şeker olsak. hayır olsak evet kalsak. masal olsak, gökten düşen üç elmanın ikisi olsak, kocaaaman olsak, fasulye ağacından yukarıya tırmansak, 'ikigözüm' olsak 'eyvallah' kalsak. himen olsak şila olsak. kolay olsak, zor olsak. hayal olsak, 'günaydın' olsak.. damlasak göl olsak, yok olsak ;ama hep kalsak..
    ne olsun?
    e aşk olsun...

    ayca yalti.
hesabın var mı? giriş yap