*

  • cogu zaman "olabilecegin en fazlasi" anlamina gelen tabir..
  • bir keşkecilik yaklasimi. yoktur boyle bir sey. olan vardir ve olmayan vardir.
  • bu kavramda, ayrıca yapılmak istenmeyen bir mecburiyet de vardır.
  • olması gereken, olan'ın en büyük düşmanıdır.

    bir kere olanı kabul etmek erdemi, olması gerekende bulunmaz. bebeğin üzerine yemek dökmesi yahut salya akıtması olandır. ama olması gereken bu noktada atıl kalmaktadır. neden? çünkü bebek olması gereken bilgisini ve yaptırımını zırnık sallamayacaktır. ama büyüdüğünde başlar hemen olması gerekenler. çocuk yaramazdır ve haşarıdır, bu olandır, ama çocuk efendi olması gerekendir. neden? çocuk yaramaz! olan bu! olmaz. olması gereken olan değildir. nedir? olması istenendir.

    olanın gerekliliği ile olması gereken şey birbiriyle yakın algılansa da aslında temelden zıttır.

    en çok da olması gereken sıkar. bir defa, hayatımızın her safhasında olması gerekenlerle yaşıyorsak, anla ki boktan bir düzlem üzerindeyiz. her şeyimiz, yani olanımız, bildiğin deli saçması ve temelden kafadan yanlış.

    spor yapmam lazım diye debelenen bir genç, olanın rahatsızlığı içersindedir gibi zannedilse de aslında olması gereken onu sıkmaktadır. olması gereken şey spor yapmaktır. olan nedir? göbekli oluşu!

    göbeğinin varoluşunu kabul ettiğinde ise bununla bir hayat sürebileceği fikrini savunmaz. nedeni ise basit, asla olması gerekenin birileri tarafından dışa vurulacağını bildiği içindir. bir gün muhakkak tek tipçi biri çıkacaktır ve iyyyy şişko! diyecektir. işte olan budur aslında. bir kere kabul etse şişko olduğunu o şişko diyen kızı/oğlanı tırnağım kadar takmayacak kafasında. eeee ? n'olmuş aga! diyecek.

    işte o zaman belki de olan, olması gerekene galebe çalacak.
  • beklentinin ötesine geçen bir şey.

    olması gereken bir çeşit "idea"dır. o yüzden de olması gereken ancak hiç bir zaman olmayacak olandır. olan, olması gerekene sadece yaklaşabilir; olamaz.
  • ne o an yapılan şeyin hata olduğunu bilmek ne de sonradan bir daha böyle bir şey yapmayacağım demek sonucu değiştirmiyor sonun da her zaman olması gereken oluyor.
  • gereklilik = gerek.
    olan = asal mefhum.

    pek tabii ethica ordine geometrico demonstrata ve e=mc^2'nin birleştiği nümen. kafa karıştırıcı, kafa açıcı, beyin kamıştırıcı. kısadan, kuram-kılgı içre. herkesin beyin kıvrımları ayrı kıvırıyor, benimkinin nesrin topkapı güzelliğinde raksı nereden belli? bilmiyorum...zira bu konuda baba, fenomenine bir yazı döşeneceğim, belki bütünleşir. renk uyar mı?... bakacağız.

    tek açı = üçbeş = sayısal.
    çok açı = kaos = sözel.

    nitelik = zaman, nicelik = konum ise sorun burada. nicelik, en azından, kağıt üzerinde sonsuza gider ama nitelik, katır gibi inatçı. bellendi mi? oraya ekeceksin tohumu, yoksası yok. yoksa yeşermez. eh ekesin o zaman. ne çıkarsa bahtımıza.

    of of!!

    kör, akılsız ve sağır kuyu! duy sesimi!
  • özlem geçen gün, "abi insanları zaten olması gerekeni yapıyorlar diye yüceltmeyin allaşkına" dediydi.

    bir yandan doğru diyor, fakat öte yandan, olması gerekeni doğru düzgün yapar var mı da bunu bir kriter olmaktan çıkartalım?

    yazdığım şudur: http://yazmazsaolecek.blogspot.com/…rine-giris.html

    formata uygun tanımım da şudur: insan ilişkilerindeki görünümü hakkında yukarıdaki linkte ahkam kestiğim gereken türü.
  • içinden gelen yerine yapılıyorsa üzebilir.
hesabın var mı? giriş yap