onay

• yapilacak bir isten önce yetkli merciden alınmasi gerekli sey
• bir insana koyulabilecek en kubarmış isim
• onbir aydan önce gelen ay
• eski dille tasdik^*
• uygun bulma.
• onermeye verilen olumlu tepki.
• hukuk terimi (bkz: ratification)
  uluslararası hukukta anlasmaların yapılma asamalarından biri olup, anlasmanın ulusal düzeyde (national level) yeniden düşünülmesi, yeniden değerlendirilmesi gibi anlamaları içermektedir.
  iki anlasmalarda bu adım daha kolay ve kısa sürerken, çok taraflı anlaşmalarda oldukca karışık bir hale bürünebilmekte ve çokca zaman almaktadır.
  
  bu işleyişin temelde 3 amacı vardır:
  az önce de söylediğim gibi;
  
  1. anlaşmaların getireceği uluslararası yükümlülüklerin ulsal düzeyde bir kez daha düşünülmesi,
  
  2. ülkelerin kendi temsilcilerinin sahip oldukları otoriteyle aynı doğrultuda iş yapıp yapmadıklarının kontrolu,
  
  3. ve hatta bu yükümlülüklerin doğal olarak ulusal bazda getirmesi muhtemel adaptasyonloarın, değişikliklerin yapılması için ellerinde bir zaman dilimi bulundurmaları.
  
  yani buradan çıkacak sonuç: bu onay dediğimiz hede iki farklı alanda sey olur. biri uluslararası alan, ikincisi de ulusal alan ve bu iki farklı alan da kendi içerisinde farklı hukuksal muameleler getirir. (transaction )
  
  simdi türkiye icinse bu durumu anayasanın 90. maddesine referans vererek açıklamak gerekir. şimdi oraya bakınca da işin içine cumhurbaşkanıydı, yasamaydı, yürütmeydi falan giriyor...
  ama onemle vurgulanması gereken tam bu noktada; bu onay olayı mutlaka bir yasal harekete, efendime soyleyim bir kanuna falan bağlı olmalıdır.
• çaylaklıktan kamil yazarlığa giden yolda,moderatörlerin insafına kalmış ilk adım.
  
  (bkz: kamil insan)
  (bkz: kamil seven adam)
• en çok beklenendir.
• ne zaman verileceği bilinmeyen çaylak beklentisi.