*

  • başarısız bir slogan. kürtaj yasağının onca trajik derecede sosyoekonomik sonuçları varken kadın bedenine yoğunlaşmak çok saçma olmuş.

    zöge: bir yanlış anlaşılma olmuş sanırım. demek istediğim, "doğmamış çocuğı, bir canlıyı öldürmeye hakkın yok" diye ortaya atılan asılsız bir iddiaya karşı savunmanın ana argümanının "benim bedenim, istediğimi yaparım" olması saçma. yani haksız bir argüman değil ortaya atılan ama sonuçta kulağa "bu benim bedenim, bozulmasın diye istersem içindeki canlıyı da öldürürüm" gibi geliyor. sen önce anlatsana bu adama bu embriyonun bilimsel olarak canlı bir insan olarak kabul edilmediğini, bu çocuk doğunca nasıl şartlarda büyüyeceğini veya muhtemelen daha çocukken bakımsızlık içinde öleceğini ve onlarca daha önemli* problemi. bu hareket başarısız bir muhalefet toplansın diye kürtaj yasakçıları tarafından doğurulmuşsa şaşırmam zaten..
  • demokrasi demokrasi diye diye kadınların, kendi bedenlerinin tasarrufunu elinde tutmalarına mani olmaya çalışan yoz-yobaz zihniyete "you shall not pass!" diye bağırmak gibi sanki. ama sanalda bağırmak işte.
    internetin en sevmediğim yanı insanların isyan güdülerini sanal yoldan tatmin etme, öfkelerini azaltma imkanı sunması. öfkesi azalan insan sokağa çıkıp yürüyüş yapmıyor. yapsa da iktidar köpeği haline gelmiş medya bunu olduğu gibi yansıtmıyor gerçi. nasıl bir şirkete geldiysek artık...
  • bi daha söylemiycem ya sonuna kadar okuyup anlayıp mesaj atın ya da çekin gidin.

    hükümetin kabul edilemez fikirleri gibi bunu da kabul etmiyorum. doğmasına 10 gün (hadi olmasın 1 ay) kalan çocuğun kürtajına da, bu kürtaj kararın sağlık problemleri vs mevzubahis değilse o çocuğun diğer ebeveyni olan erkeğe sorulmadan da alınmasına karşıyım.

    senin bedenin değil o, orada ayrı bir çocuk var. onun da bir bedeni var; sağlığını tehdit etmiyorsa, tecavüz vs gibi bir durum yoksa, keyfine öyle geldi diye, -belirli bir süreden sonra- o çocuğun üzerinde senin kadar söz hakkı olan partnerine, müstakbel babasına sormadan bakkaldan leblebi alır gibi aldıramazsın.

    bianet de saçmalamış.

    hükümetin istediği buydu; taraflaşmayı, ayrışmayı artırmak. böylece cepheleşmenin getirdiği mantıksız ortam içinde iki "taraf" da sadece karşı tarafın dediği olmasın diye uç fikirleri savunabilecekti.

    bu da o uç fikirlerden diğeri.

    benim spermim diye gidip karısını karnından mı bıçaklasın adam, var mı böyle bir mantık?

    ek: 35-40000 kişi arasında elbette bi kendini akıllı zanneden saftirikler çıkacaktır elbette ama, burada verdiğim örneklerden kastımın, zaten başlığın kendisi olan sözün üslup ve teknik olarak yanlışlığına açık ve net vurgu yaptığını anlamayan varsa tekrar vurgulamış olayım.

    bu kanun tartışılıyor, hükümet ne olursa olsun "kürtaja karşıyız" diyor, tecavüzden falan bahsediyor, siz de "benim kararım" diyerek ne olursa olsun "keyfinize", evet tam anlamıyla keyfinize göre davranacağınızı belirtiyorsunuz.

    ya kendinizi daha iyi ifade edecek, daha insan akıllı bir slogan bulursunuz; ya da böyle anlaşılmaya devam edersiniz.

    ek 2: 10 gün kala kürtaja müsaade var demiyorum, yapabilirsin de demiyorum. kanun sıfırdan tartışılıyorsa teknik olarak bahsedilen slogan limit belirtmiyor, her şekilde istediğimi yaparım diyor diyorum. cevapları kopyala yapıştır'la vericem bundan sonra, entry'den farklı bir şey demeyecek üstelik.
  • (bkz: sünnet)
  • bir kadının kürtajdan önce daha büyük bir tepkiyle tecavüz suçuna karşı kullanması gereken mottodur..
  • tecavüze uğrasaydı ve hamile kalıp doğurmak istemeseydi recep tayyip erdoğanın da kullanacağı cümledir!
  • forbidden bir sitedir.
  • recep tayyip erdoğan'ın kızı tecavüze uğrasaydı ve doğurmak istemeseydi kızının kullanacağı cümle olurdu.
  • her kadının ve erkeğin destek vermesi gereken kampanya.

    ama işte o toplumsal seviyeye gelemeyeceğiz hiç. sizin beyniniz yıkanmaya bunca müsait olduğu için... mizojininin kitabının yazıldığı, mizojininin kitabına tapılan topraklar buralar.

    hele erkeklerdeki feminist nefretinin ve sırf erkeklere yaranmak için feminist nefretini dile getirecek zavallılıktaki kadınların hastasıyım. feminizm ne onu bile bilmeden "ehi ehi feminist" diye bok atan zeka özürlüleri gördükçe sinir kesiyorum.

    eşimin, sevgilimin, kardeşimin, kızımın, annemin kararı demekten aciz bu zavallı sürüsüne ne desek az..

    çocuk bakmayı bez yıkamak, bebeği de bok üreten şey olarak gören adama oy veren zihniyetten zaten herhangi bir şey beklemenin hiçbir anlamı yok. ama en fenası da güya iktidar karşıtı güya açık fikirli güya modern bir sürü adamın/kadının bu saçma sapan ruh üflemesi seviyesine bile inmeden "tecavüz" üzerinden kürtaj tartışması.

    ah analarınızın azıcık cesareti olsaydı da kaç kürtaj yaptırdıklarını ya da sizi/kardeşlerinizi aldırmak isteyip istemediklerini anlatabilselerdi.
    ah babalarınızın azıcık cesareti olsaydı da sizi yetkin bireyler olarak yetiştirebilselerdi...

    kafa siken feminist zırvasıymış. şunu yazacak tıynetteki insanlarla mı tartışılacak her hangi bir şey. tutar yeri yok.

    ister sevişirim, ister sevişmem, ister kürtaj olurum, ister çocuğu doğururum. bakire olmaya ne kadar hakkım varsa, olmamaya da o kadar hakkım var, çocuğu dünyaya getirmeye nasıl hakkım varsa, getirmeme hakkı da benim. benim bedenim çünkü.
    nasıl kimsenin bekaretini zorla bozamazsanız, kimseyi bekarete de zorlayamazsınız. nasıl kimsenin bebeğini zorla aldıramazsanız (sizin polisleriniz tekmeleyerek ve işkence ederek bebek öldürmeyi gerçi iyi bilir), zorla doğurtamazsınız da...

    kadın insandır diyen çapsız vekil çok doğru yapıyor, hedef kitlesini tanıyor. şu topraklarda milyon defa bunu tekrarlamamız lazım ki idrak edilsin. kadın insandır, bedeniyle, bedenindeki canlıyla ilgili alacağı karar kendi kararı olmalıdır. toplumun, onun bunun, hele ki devletin değil..

    bunu anlaması nasıl bu kadar zor?

    bebek bakmayı boklu bez yıkamak, çocuk yetiştirmeyi yapıp sokağa salmak zanneden geri zekalılar hakkıyla çocuk yapmak isteyen insanlara yüklenmeyi istediği kadar sürdürsün. hayvan değil insan olmaktır benim bedenim benim kararım demek.

    ve siz sosyal entelektüel evrimini tamamlayamamış organizmalara inat, kürtaj gibi evrensel konular evrensel kavramlar ile tartışılır. benim bedenim benim kararım duruşu da tüm dünyadaki evrensel duruştur.

    "benim bedenim benim değil babamın kocamın abimin ama tecavüze uğrarsam kürtaj yaptırabilmeliyim tabi" diye bir duruş dünyanın hiçbir yerinde yoktur! en azından feminizmin fsinin uğradığı yerlerde yoktur. bunun oluru budur yavrum.
    siz türksünüz diye de size "benim bedenim demesinler" tarifesi uygulanmayacak.

    mevcutta olan kürtaj hakkını kaldırmaya çalışan muhafazakarlığa karşı durduk yere mücadele etmeye zorlanmışken düştüğümüz durum acıklı.

    memleket insanı delirtir!!!!!
hesabın var mı? giriş yap