• hacettepe üniversitesi, mütercim-tercümanlık bölümünde öğretim üyesidir. basın dili ve medya çevirisine fena sarmıştır. bölümde ilgili dersleri de o verir ama lisansta amerikan kültürü ve edebiyatı okuduğunu duyan öğrenciler genelde afallar. halbuki konu (bkz: amerika) hakkındaki bilgisi düşünüldüğünde şaşılmaması gereken bir gerçektir. doktora yıllarında ingiltere'nin altını üstüne getirmiş, izbe sokaklarda girmedik müzik/film dükkanı bırakmamıştır. kişinin özellikle ardıl çevirideki yeteneği takdire şayandır. insanlık tarihte pek az kişiye bu düzeyde bahşedilmiş konuşma yeteneği sayesinde kendini prog/hard rock babalarının (bkz: deep purple) yanında çeviri yaparken bulmuştur. dersleri fazlasıyla keyifli geçer. ders sonunda kendinizi arkadaş muhabbetinden çıkıp eve dönüyormuş gibi hissedersiniz. bilim-kurgu sever; yareni fantastik edebiyata ise gülüp geçer. sağlam adamdır. sevilesi bir kişidir.
  • yılların hacettepe ingilizce mütercim tercümanlık bölümü öğretim üyesi. engin bir genel kültür bilgisine, neşeli bir mizaca ve azımsanmayacak bir belagat yeteneğine sahip olduğu için dersleri gayet keyifli geçer. ayrıca klasik müzikten tutun da progressive rock'a ve metale kadar janrları kapsayan rafine bir müzik zevkine ve geniş bir arşivi olduğundan dersler dışında da gayet eğlenceli müzik sohbetleri yapabilir, bilumum konserlerde izine rastlayabilirsiniz.
  • mütercim tercümanlık bölümündeki kız öğrencilerin pek coğunun hasta olduğu, bu nedenle erkek öğrencilerin kıskanıp "aman böle hoca mı olur" dediği öğretim üyesidir. orhun hoca'ya karşı nötr olunmaz, kendisi ya çok sevilir ya da nefret edilir kendisinden. sınav kağıtlarını okumadığına, kağıtları masasının üzerine yığıp masayı salladıktan sonra yere düşen kağıtlara düşük, masada kalanlara yüksek not verdiğine dair spekülasyonlar vardır. ancak "hocam kağıdımı görmek istiyorum" derseniz kağıdınızı gösterir ve nelerden puan kırdığını güzel güzel anlatır, bi tarafınıza baka baka geri dönersiniz. dersleri stand up tadında geçer. arada bir ilginç potlar kırar, öğrenciyi de kırar geçirir bu vesile ile. nightmare before christmas filmini vizyona girdiği sene ingiltere'de izlemiş bir şahıstır kendisi.
  • şu sıralar hacettepe'de sinema ve video topluluğumuzun danışmanlığını yapan güzel insandır kendileri. engin sinema bilgisinin yanında sizinle konuşurken muhabbet ederken de bir o kadar mütevazidir. hoş sohbet insandır kendileri konuştuğunuz konudan zevk alırsınız sıkılmazsınız.
  • aşağıdaki metinleri bir yazısında kullanmış şahsiyettir:

    "... şehir merkezindeki central park'a hava karardıktan sonra gidip yalnız başına bir tur atmak gibi intihar girişimlerini ..." (nevyork'tan bahsediliyor pek tabii ki)

    "...estetik ve ideolojik yaklaşımların çeşitliliği açısından amerikan sinemasının hiçbir dönemi 70'li yıllarla boy ölçüşemez."

    "eleştirmen matt cale 'bu film olmaksızın ronald reagan'ın 1980'de seçilmesi mümkün olmazdı' görüşünü ileri sürer." (michael winner'ın "death wish"i (1974) kastediliyor)

    not: "death wish: hollywood usulü suç ve ceza" başlıklı, ağustos/07'de yayımlanmış bir makaleden alınmıştır.
hesabın var mı? giriş yap