*

  • 80 liyıllarda terimin icadı veyahutta popülerleşmesi sebebiyle özal hükümetinin kdv vesaire gibi ortadirek tabir edilen sosyal kesime yüklediği problemleri konu alan iğrençliği uzun süre dikkatlerden kaçmış çalışmalardır.

    bu karikatürler aşağı yukarı şöyle olur

    üzerinde boylamasına enflasyon yazan dinazor-ejder arası bir enflasyon canavarı, kıçına kocaman bir kazık (ortadirek) girmiş sefertaslı, fileli takım elbiseli memurin tipli "vatandaş".

    mizanpajı da şöyle olur: canavar bir şey yapıyor, kazık göte dürtüyor "vatandaş" mesaj veriyor. sadece bu format ile hürriyette 25 sene tutunan, bizimkiler`i ve pazar bulmacalarını çizdiğinden şüphelendiğim bir kadrolu karikatürist vardı.

    tahmin ediyorum ki bu şahıs artık karikatüre konu olan karakterlerin patates baskını yapmış, önce balonu yazıyor, objeleri de gelişi güzel kolajlıyordu. o kadar kötüydü ki, unutmam için 5 yıl yurtdışında kalmam gerekti. hala da unutamamışım.

    (bkz: bu şehir arkandan gelecek)

    (bkz: allah belanı verecek)
  • görsel alandaki benzer bir yaklaşım için (bkz: trt skeçlerindeki stüdyoya dalan emekli konsepti)
  • otosansürlü kendinden karikatürdür bunlar.
    * oto sanayiden adını vermek istemeyen bir usta
  • bu sayılan dökülen görsel elementlere dönemin meşhur oluş ve hareketlenmeleri yazılırsa karikatür hepten kendisini bulacaktır. misal bakkal vitrininde etin o günkü kurdan fiyatı (150 lira), zam oranı (yüzde 70), elbiselerin her yerinden sarkan etiketlerde yazan dev kdv kdv kdv, enflasyon ejderine binmiş bir tonton sureti, gölgede kalmış, sinmiş, saklanmış bir erdal inönü yazıları arzulandığına inandığım berbat forma ulaştırır, bu karkiatürleri kanatlandırır.

    ah güzel abim benim, böyle fasa fiso karikatür sanatı mı olur? aydın doğan vakfının düzenlediği yarışmalarda dahi bir takım gelişmeler oluyor. allah için.
  • ortadirek karikaturu cizen istatistik kaygili bazi karikaturistler ise enflasyon dinazorunun uzerindeki tirtiklara yukselen bir enflasyon grafigi monte ederler, baya $ik durur, ilkokuldayken takdir ederdim baya.

    kimi zaman bu karikaturlerde enflasyon, pala biyikli bir maganda olarak da karsimiza cikabilir, cikmistir.
  • bu karikatürlerin ekol olmasını sağlayan isim nehar tublek dir. yıllar yılı hürriyetin orta sayfasında her gün aynı formatta bir karikatür çizmesiyle ünlüdür
  • eve sırıkla atlama cubuguyla atlamak
  • bu tip karikatürlerde esnaf genelde şerefsiz olarak resmedilir ki, maaşlı çalışan da perişandır.

    şaban filmlerinde bunun resmedilmiş örnekleri de sıkça görülür. bunlarda esnaf stokçuluk karaborsacılık yapar, fiyat kartonu çift taraflıdır ve gerektiği anda çevrilir, süte su katar, odunu ıslatır, tartısı bozuktur vs. vs.

    genel olarak 80 öncesi döneme tepkiler nedeniyle oluşmuş bir ekoldür. gırgır ve fırt dergisi sıkça kullanmıştır. bir örnek şöyle: iki "vatandaş" manavın karşısında duruyor etiketlere acı acı bakarak "bir nah çeksen ucuzlar" diyor, "manav" da "nah ucuzlar" diye cevap veriyor.

    80 sonrası stok, karaborsa yokolmuşsa da bu ekol bir süre daha sürmüştür. esnafın da bir "vatandaş" olduğu ecevit dönemi kriziyle farkedilmiştir (kasa atma olayını hatırlayınız). bu dönemde leman veya penguen, bunlardan birinin kapağı: ameleler iş bekliyor, ileriden takım elbiseli, patron olduğu belli olan bir adam yaklaşıyor ve gündelik işçiler de iş geliyor diye seviniyor. patron ceketini çıkarıp sırtına vuruyor ve o da ameleleri arasına katılıyor, ameleler şaşkın.

    günümüzde bu ekolü umutsuzca sürdürmeye devam eden bir tek "olacak o kadar" (türevi hatta integrali) kalmıştır. nacizane kanaatim kendisi de aslında zengin bir patrona dönüşmüş levent kırca ve ekibinin kaybetme sürecinin belki de sebeplerinden biri budur.
hesabın var mı? giriş yap