özgürlük ^*

• kapitalist uretim biciminde tarihsel olarak iki nokta uzerinde sekillenmistir.
  
  birincisi emek gucunun serbest piyasada meta olarak ozgurce satilabilmesini saglayan kurumsal yapinin olusturulmasi. buna gore emek gucum bana aittir ister mikrosofta satarim ister mc donalds'a. osuruguna guvenen borazancibasi, yeterki emegime talep olsun, istedigim yere satmakta ozgurum.
  (bkz: free labor) (bkz: free market)
  
  ikincisi ise calisan kesimin emek gucunu ozgurce satabilmesi icin uretim araclarindan ozgurlestirilmesi, emek gucunu piyasada kapitaliste satmadan uretim araclarina el surememesidir. emek uretim araclarindan ozgurlestirilmelidir ki, emek gucunu serbest piyasada satmaktan baska bir alternatifi olmasin. bu da basitce kendi tarlasini surmek varken insanlarin neden baskasinin tarlasinda/atolyesinde/fabrikasinda calistigini aciklar. sermaye sahibi olmayanlar icin emegini satmadan uretim araclarina ulasim mumkun degildir kapitalist dunyada
  
  simdi bu minvalde, bolca kufretmekten zevk aldigimiz kucuk bush'un ozgurluk anlayisi bu iki temel uzerinde sekilleniyor. eger irak'a yakindan bakacak olursak, irak'a ozgurluk goturmenin tam da bu baglamda anlasildigini rahatca goruyoruz. bu iki tarihsel olarak olusmus cercevede irak'a ozgurluk goturuldugu de asikardir zaten.
  
  (bkz: baska turlu bir sey benim istedigim)