*

  • (bkz: pacal)
    bir finansal enstrumani (genellikle hisse senedi), farkli fiyatlardan parti parti alarak veya satarak, riski bir kerede almayip piyasa netle$tikce yeni i$lemler yaparak, ortalama fiyati du$urmek ya da yukseltmek.
  • hisse senedinin aynı günde hem satış hem alış hareketleri varsa agırlıklı ortalama maliyet hesaplamasında alışların önce muhasebeleştirilmesi işleminin ismidir.
  • zarar edenlerin teselli arayi$i. mangiri vurmasini bilen adam bir golden shot yapar, cikar.
  • kimi zaman alt kırılımlı ürünlerin fiyatlarını ağırlıklı ortalamadan giderek o ürün için temsili ortalama fiyat bulmaktır.

    (bkz: ağırlıklı ortalama)
    (bkz: weighted average)
  • karıştırmak.
    (bkz: suyu paçallamak)
  • çekirgelik yıllarımda az kalsın bileklerimi kesmeme sebebiyet verecek sözcük. eurobond işlemlerini yeni yeni öğrenmeye başladığımda "şunu portföyden sattık, şunu paçallayıp sattık" ifadeleri arasında boğulurken bir allah'ın kulu da ne demek olduğunu adam akıllı öğretmemişti. allah'tan sözlük vardı da yardımıma yetişmişti. gene de uzun yıllar severek kullandm bu ifadeyi. usta-çırak ilişkisi kapsamında yeni yetmelere de "sehven"'den sonra öğrettiğim ilk kelime oldu. hey gidi yıllar.
  • maden sektoru icin; farkli tenör ve iceriklere sahip cevherlerin elde eldilmek istenen cevher icin karistirilmasina denir.karisim cevherede paçal cevher denir.
hesabın var mı? giriş yap