*

  • universitede iki tane ekonomi dersi aldiktan sonra bile hala bi turlu cozemedigim ekonomi olayi. evet itiraf ediyorum hepinizin onunde iste.

    ama soyle dusunelim - devlet gizli gizli para bassa, kimseye soylemese, onunla bi suru sey alsa, okullar hastaneler barajlar insa etse kim nerden anliycak da fiyatlari artiricak ki hemen.. hem fiyatlar artana kadar bi suru sey daha satin alir, hatta isterse yeni darphaneler insa edip cok daha hizli cok daha fazla para basar...

    sonra yine kimseye soylemeden bastigi paralarla dolar alsa euro alsa dis borclarini odese, yen alsa japon muhendislerini turkiye'ye davet edip bogaza 5 tup gecit 5 kopru insa ettirse, yurdu demir aglarla donatsa, euro'larin birazini alman muhendislere ve isvicreli bilim adamlarina verip ulke capinda kireclenen tum camasir makinesi rezistanslarini ucretsiz olarak degistirtse, hatta paranin bir kismiyla calgon fabrikasi acip urettigi calgonlari vatandaslara dagitsa, rezistanslarin bir daha hic kireclenmemesini saglasa, camasirlar makineden camasir suyu bile kullanmadan hep bembeyaz ciksa, mis gibi vernel koksa.

    devlet sonra geri kalan paralari ihtiyaci olanlara dagitsa, insanlar ihtiyaclarini alsa, esnaf kar etse, fabrikalar uretse. sonra bi daha para basilip yeni fabrikalar insa edilse, uretim artsa, ekonomi canlansa, hayat bayram olsa.

    gordugunuz gibi olayin sirri isi gizlice, kimseye soylemeden, gece herkes uyurken yapmakta...

    burada iddia ediyorum ki oturtsunlar beni basbakanlik koltuguna 5 yilda cozerim turkiye'nin tum sorunlarini bu yontemle. bu entry'i silebilirim belki o zaman tabi, kimse para bastigimi anlamasin hemen kosup fiyatlara zam yapmasin diye. bu yaziyi okuyan herkesten tek ricam var: okuduklarinizi lutfen kimseye, ozellikle de esnafa sakin anlatmayin.

    (bkz: deliriyorum galiba)

    edit: gerekecegini dusunmemistim ama aldigim mesajlardan yola cikarak belirtmek gerektigi kanisina vardim.

    tabii ki (bkz: yok boyle bisi)

    saatten olsa gerek beynimi bi sure once dugmesinden kapatip kutusuna kaldirdim, cumartesi sabahi saatin 5'inde sacmalama hakkimi kullaniyorum sadece.
  • (bkz: para basmak)
  • piyasada 100 kadar ürün ve hizmet, 100 kadar da para var. yani bir parayla bir ürün alabiliyorsunuz, sonra devlet basıyor parayı; işçiye, memura, fakire, fukaraya dağıtıyor, iş adamlarına veriyor; para 200 oluyor ne var ki ekonominin gerçel büyüklüğü artmıyor hala 100 ürün var. insanların eline bi sürü para geçince tüketime yöneliyorlar, tüketiyor da tüketiyorlar; 200 kadar ürün ve hizmet satın alabileceklerini düşünüyorlar ama piyasada o kadar yok. öyle olunca ürün talebi artıyor, arz sabit kalıyor; satıcı da salak değil ya elindeki tüm ürünü 2 katı fiyatına satabilecekken zam yapmamazlık yapmıyor. fiyatlar yükselmeye başlıyor, bu yükseliş birim para yarı değerine düşene kadar devam ediyor enflasyon yükselmiş oluyor, muhalefete propaganda malzemesi çıkıyor, imf rapor istiyor falan. aslında yeni bir şey olmuyor, defalarca izlediğimiz şeyler tekrarlanıyor.
  • heyecana mahal yok, universitede iki ekonomi dersi aldiktan sonra anlamadiginiz ve ikina sikina merak ettiginiz bu hususu, sayin basbakanimiz recep tayyip erdogan o makama geldikten sonra ayni utangaclikla sorarak ogrenmis, rivayete gore uzunca bir sure de anlamamistir. (kaynak kicim degil ama soylersem sizi oldurmek zorunda kalirim, ulkenin iyiligi icin yaparim bunu)

    spesifik olarak tayyipin kafasina takilan soru, asagi yukari soyle bir diyalogla ortaligi senlendirmis:
    "yahu kardesim, bu paralari biz basmiyormuyuz?"
    "soru ekini ayri yazalim basbakanim"
    "lan konusurken soru ekimi olur, biz basiyomuyuz basmiyomuyuz bu paralari?"
    "evet"
    "oyleyse bunlari basip basip bedavadan dolar alabiliriz"
    "basbakanim kimse bize dolari eski paradan satmaz o zaman"
    "hmmm... ama ufak ufak alsak, caktirmasak"

    evet, sonucta piyasa her istediginizi alip satacaginiz bir kara kutu degil. dolar alabilmek icin, once siz dolar satmaya niyetli birileri lazim. dis borc odeyelim diye 1 milyar dolarlik turk parasi bastiginiz zaman bunu gidip tahtakalede doviz bozdurur gibi isleyemezsiniz. en temelinde piyasada 100 bin ton kagit para dolasmasiyla 100 milyon ton kagit para dolasmasinin bir farki yok cunku birincisi, 100 milyon ton demir daha agirdir, ikincisi asil deger bicilen sey olan urunun miktari aynidir. millet "gece uyurken" de piyasaya parayi pompalasaniz, enflasyon ertesi ay, ertesi yil acisini cikarir, hic merak etmeyin. tabii enflasyonu da herkes uyurken olcerseniz, onu bilemem.
  • efendim şöyle basitçe anlatılabilir:

    bir ilkokul sınıfını alırsınız, 3'erli 4'erli gruplara bölersiniz. hepsinin eline 10'ar lira verirsiniz ve elinizdeki elma, kalem, kitap vs tarzı ürünleri satışa çıkarırsınız. gruplara amaçlarının en çok istedikleri eşyayı almak olduğunu söylersiniz, her grup diğerlerinin hareketini bilmeden kağıda hangi ürüne ne kadar vereceğini yazar. en yüksek fiyatı veren ürünü alacaktır. her grup en çok istediği ürüne 6 ila 10 lira arası parasını ayırır ve o ürüne sahip olur.

    ardından gruplara 10'lar lira yerine 20'şer lira dağıtılır. kurallar yine aynıdır. bu sefer almak istedikleri ürünler için 15 lira ve üzeri ayıran gruplara niye bu kadar para harcadıkları sorulduğunda, küçük çocuklardan şu cevap gelir: "ama siz fiyatları arttırdınız". halbuki ortada fiyat arttıran bir satıcı yoktur. tamamen insan psikolojisi vardır ve ekonominin en basit kurallarından biri bu şekilde açıklanır. para basmak = enflasyon.
  • türkiyede dolar basılınca da oluşabilecek olgudur.

    türkiye dolar basar, gerçeğini yapamayacağı için bunları yakar. küllerini abd merkez bankasına gönderir. abd merkez bankası paraları gerçekleri ile değiştirir. bizdeki paralar gerçek olur böylece. abd rezervi ise azalır. bir süre sonra abd likidite sorunu yaşayınca global kriz çıkar. dolayısıyla türkiye'de de kriz çıkar ve enflasyon artar.* yok gene olmadı,ülkede kriz çıktı.
hesabın var mı? giriş yap