peyda
-
açık, belli.
-
(bkz: hüseyin peyda)
-
açıkta meydan da olan, aşikar, zahir.
-
[yaşlı adamın bilinçdışıyla ilişkisi, kendisine "ormanın kralı" denilen bir rus masalında açık açık ifade edilir. köylü yorgun bir halde bir ağaç kütüğüne oturunca birden ufak tefek, yaşlı bir adam peyda olur: "yüzü gözü kırış kırıştır ve dizlerine kadar uzanan yeşil bir sakalı vardır". "sen de kimsin?", diye sorar köylü. "ben ormanın kralı och", diye cevap verir cüce. (...) ormanın kralı burada, ormanda su perilerinin arasında hüküm süren bir bitki veya ağaç ruhudur; suyla da bağlantıları vardır ki bu onun açık bir biçimde bilinçdışıyla olan ilişkisini gösterir çünkü bilinçdışı çoğu zaman ağaç ve su sembolleriyle ifade edilir.] carl gustav jung - aspects of the masculine
(bkz: peyda olmak), peydah
(bkz: peydahlamak), peydahlanmak -
(bkz: peyda yurtsever)
-
yazdığım bir yazıda kullandığımda "peyda diye bir kelime yok, peydah olacak" diye düzeltme yapan karındaşıma hak verip "ayyy, doğru ya" diye kabullenişimin üstünden üç gün geçti. sarhoştum, pişmanım. işte bu yüzden içimde tanımlanamaz duygular peyda oldu. söylemesem, olmazdı. i love peyda.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap