*

  • precious loneliness diye tanımlıyormuşuz dış politikadaki konumumuzu. ne hallere düştük gerçekten insan üzülüyor.
  • soli ozel in tv yayininda dis politikayi elestirip ustune dalga gectigi yeni uluslararasi iliskiler prensibi.

    (bkz: ahmet davutoglu)
  • türk dış politikasının, komşularla sıfır sorun politikasının çökmesinin ardından sürüklendiği nokta.

    yalnız önemli olan komşularla sıfır sorun politikasının bile amaçları olan, belli stratejik adımlara dayanacak bir politika olmasıydı. tutmadı o ayrı mesele... değerli yalnızlık ise hangi temele dayanmaktadır? önceden kurgulanmış bir strateji ile başarıyla gelinmiş bir nokta mıdır? türkiye'nin böyle bir coğrafyada dış politikasında hangi tarz yalnızlığı değerli olabilir? okyanus ötesinde misin? yoksa ada devleti misin ki yalnızlık politikası uygulayacaksın? işin diğer boyutu da son 7-8 yıldır "küresel güç olacağız.", "mali'den myanmar'a kadar etkimiz var.", "ab'ye bile posta koyuyoruz." diye toplumun osmanlıcı damarını kabarttıktan sonra "değerli yalnızlık" nasıl pazarlanacak onu merak ediyorum. sonumuz hayır olsun...
  • akp zamanında herşeyin başına bir sıfat geliyor. ileri demokrasi, değerli yalnızlık...

    tanım güzel ossuruk demenin bir başka şekli.
  • ahmet davutoğlu'nun, ve onunla birlikte akp'nin dış politikasının iflasını ilan eden kavram. sevan nişanyan'ın sedat laçiner için yazdığı gibi, " önyargılarını 'bilgi' zanneden, o ölçüsüz, çapsız güven. kulaktan dolma kavramcıklarla dünyayı fethe çıkan neo-enverist megalomani"nin -çok şükür- artık elde patlaması, çoluğa çocuğa alay konusu olması.
  • ismi 1880-1900 tarihleri arasında büyük britanya'nın uyguladığı splendid isolation adı verilen dış politikadan apartma görünse de alakaları yoktur.

    britanya bu dönemde aktif dış politika yürütmüş ancak avrupa'da belirmiş olan ittifakların hiç birine katılmayıp uzak durmuştur. bunun nedeni her bir devletle ayrı çıkarlarının olması idi. hiçbirini karşısına almak istemediği için hiçbirinin yanında durmuyordu.

    bizim ne yaptığımızı anlayan beri gelsin. hatta eğer söylendiği gibi stratejik derinliği olan bir dış politikamız olsaydı mısır krizini en başında öngörüp engellerdi türkiye. hiçbir şey yapmadı, olan olunca bağırmaya başladı. sorumlusu olmasa da giden iki bin canı kurtarabilirdi.

    bravo kapitano diye bağırıyorlar arkadan şimdi.

    geçmiş olsun.
  • "dış politikayı çocuk oyuncağı sandık, yüzümüze gözümüze bulaştırdık ve başarısız olduk" itirafında bulunamayan akp politikacıları ve yüksek danışmanlarının insanları aptal yerine koymaya çalışan yeni argümanı. bu elementi uyduran kişi rte'nin dış politika başdanışmanı ibrahim kalın imiş.

    yiğit bulut'u ekonomi başdanışmanı yapan zihniyetin dış politika başdanışmanı tercihi cuk oturmuş.

    haber
  • yok ak afili yalnızlık.!!

    bi skrtgdn be...
  • yoktur.
hesabın var mı? giriş yap