rüzgara karşı

• omer madra'nin yky'den cikan denemeler toplamasinin adi.. ruzgara karsi; yol; kent, kultur, vesaire; ben bu filmi daha once gormustum; kahramanlar; sanat, tasarim, mimari, vasaire; aile iliskileri; insanlik hali diye alt basliklari vardir, superdir super.
• ayni zamanda omer bey'in aslen yeni binyil gazetesinde yayinlanan kosesinin adi.
• ruzgarin estigi yonun ters yonu.. (bkz: against the wind)
• yıllar önce trt 2 de çıkan bir dizinin adıdır aynı zamanda..irlanda'nın özgürlük mücadelesi anlatılıyordu...jenerik müziği hala aklımdadır.
• ümmüşen'in ikinci albümü. aritmetik sevda ve düş vurgunu gibi oldukça hoş şarkılar var. albümde yer alan şarkılar;
  
  ille
  aritmetik sevda
  şarkısız sevda
  giz gibi
  dost
  istanbul türküsü
  gel
  düş vurgunu
  oğul
  deprem ağıdı-açış
  deprem ağıdı
• bile isteye üşümenin romantikçesi. ürpereceğini bilerek tenini yalayıp giden ve asla boy ölçüşemeceğin bir doğa olayına kafa tutmak. sadece saçlarınının dağıntısını saniyelik görmek için, sadece yüzüne çarpan hisli-hissiz bir dokunuşu yakalamak için.
  
  istediğimiz yada umduğumuz hoş bir meltem iken, karşılaştığımız hoyrat bir poyrazdır aslen. zaten rüzgara karşı duranın tüm bu kötü ihtimalleri de göze alması gerek. her zaman sımsıcak okşayıp geçmiyor bu densiz. beklemediğin bir zaman karşı kıyının çerini çöpünü de getirebiliyor. bir sabah baktığında sakin kıyılarının kirliliğini kendinin yaratmadığını da görebilirsin. diyecek lafın var mı?
  
  sen rüzgar istedin ve geldi. sen "ben dururum" dedin ve o esti. sen aslında güçlüydün ama unuttun : onun adı rüzgar...
  
  şiddetini asla bilemeyeceksin ve eğer bu kadar ihtiraslıysan koca koca ağaçlarının yeri öptüğünü de göreceksin. sen sana göre koca ağaçsın, ona göre çimen-ot...
  
  yazı görmeye günler varken, istersen dur durabilirsen rüzgara karşı. bu da senin mevsimsizliğin olsun...
• (bkz: juliana buhring) seyahat kitabı kendisi elim bir olayın ardından sevdiği insanı kaybediyor ve o savruluş döneminde bisikletle dünyayı gezme hayali kuruyor bu hayallerin daha da ötesine geçerek dünyanın çevresini bisikletle en kısa sürede dolaşan kadın olma hatta insan olma hedefi koyuyor kendini ve en sonunda bütün hazırlıklarını tamamlayıp yola çıkıyor. yolda başına gelen zorlukları ve güzellikleri anlattığı hikayelerin derlemesinde yazdığı kitabın adıdır.
  sizi çok yormayacak eğlenceli bir kitaptır hele seyahat etme bisiklete binmek gibi hobileriniz varsa okuması daha da eğlenceli oluyor.
  tavsiye ederim efendim.
  (bkz: rüzgara karşı)
• [birkaç nesil sonra ispanya da kurtarıcısını doğurdu: bir azizdi bu; madrid üniversitesi'nde hukuk felsefesi profesörlüğü yapan sakin babacan bir adam. don francisco giner de los rios kibar ve az konuşan bir adammış; bir öğrencisinin bana söylediğine göre de öyle temizmiş ki, yerde bir kağıt parçası dahi görmeye dayanamazmış. her zaman beyaz kravat takarmış. konuşması esprili, mizah ve samimiyet doluymuş. (...) bugünkü ispanya'nın alma mater'i olan "serbest eğitim ekolü"nü kurmuştur. (...) böyle bir ekol, o zamanki ispanya'nın papazlar tarafından ele geçirilmiş okulları arasında gerçek ve beklenmedik bir mucizeydi. (...) kendisine ne kadar işkence edip kovalıyorlarsa, o da o kadar cesaretlenip ilerliyordu. "lotus çiçeğinin kokusu," der bir hint atasözü, "rüzgara uygun biçimde yol alır. azizliğin kokusu ise rüzgarın aksi yönünde gider." özellikle rüzgara karşı. (...) dünyadan şiddet, küstahlık ve haksızlık kalkarsa vay halimize!] nikos kazancakis - ispanya, yaşasın ölüm
• "bazen kendini bulmak için herşeyini kaybetmen gerekir" mottosuyla başlayan bisiklet temalı juliana buhring kitabı.