• 1971'de istanbul'da doğdu. ataköy lisesi'nden mezun oldu. odtü hazırlık sınıfı öğrenciliğinin ardından üniversite lisans eğitimini istanbul üniversitesi iletişim fakültesi gazetecilik bölümü'nde tamamladı. marmara üniversitesi uluslararası ilişkiler fakültesi siyaset bilimi bölümü'nde yüksek lisans eğitimi aldı. 1992 yılından bu yana tv haberciliği yapıyor. su yandı, şairin, 1990-1999 yılları arasında hiçbir yerde yayınlanmamış şiirlerinden oluşan, ilk kitabı.
  • bezm-i elestten mi yoksa başka bir diyardan mı bilemedim, geldin hoş geldin; şiirle geldin...
  • bugünlerde om yayınları'ndan "hiç" adlı yeni şiir kitabı çıkmıştır
  • hala, hak ettiği ilgiyi görememiş olduğunu düşündüğüm şair.
  • terörist mehmet ali ağca'ya sorularıyla pasörlük yapmış trt maaşlısı. limoncu falan diye izledik ama onu gazetecilere demişmiş. halbuki limoncu bile memoliye ipekçi suikastini sorardı. demek ki terörist limoncuya, pardon gasteciye öyle emretmiş.
  • halkın vergileriyle finanse edilen devlet televizyonunda yayınlanan kozmik oda isimli progrmın sunucusu. hakkında düşündüklerimi 35 dakikadır yazıp yazıp siliyorum. gerçi o anlamıştır aklımdan geçirdiklerimi, kulakları sağlam çınlıyordur.
  • mehmet ali ağca röportajında sormadıklarıyla, george orwell'in 1984'ündeki hafıza kontrol mekanizmalarını anımsatan kişi.
  • herseyi siyah ve beyaz goren ve yuzeysel dusunen parmaklar nedeniyle bu entry beni zamanin otesine de goturecek olsa,
    09.11.2010 da yaptigi roportaj nedeniyle kendisini takdir etmek istedigim gazeteci. şu soruyu neden sormadi bunu neden yapmadi sorunsalını ben de röportaj sonrası yaşadım biraz... madem agca vatikan'i bu derece sallayabilecek bilgilere sahipti neden katline ferman verilmedi, neden abdi ipekci cinayeti hic sorgulanmadi diye hayıflandım biraz elbette ama, muhtemelen hepsini birden isterse, hicbirsey elde edemeyecekti ve ağca ya röportaja gelmeyecekti ya da susmayı seçecekti.

    eminim bunları da başka baharda soran bir gazeteci elbet cikar. ridvan memi, izin verilen cerceve icinde, kendisi yerinde sanal ortamda atip tutan cogu insanın, bir kelime edemeyecegi bir ortamda programi cok iyi yonettiğini ve sundugunu dusunuyorum.

    su an trt ile birlikte, agca yi ekrana cikardigi icin suclanmasini da anlamiyorum. hukuk devletinin kanunlari cercevesine yaptiklarinin cezasini cekerek tahliye olmus bir kisiyi, cezasi yeterli mi degil mi tartisilir, baska baslikta tartisiriz, ekrana cikarmayacaksin da kimi cikaracaksin. onun eline silahi veren ve azmettireni mi? onlar hic bir zaman gelmez bu oyunu oynamaya. ama elini kana bulamayani desifre etmek icin bu maşaları konuşturmak lazım ki dün akşam bu konuda başarılı bir örnek izledik.

    bence asıl üzücü olan, ağca nın anlattıklarının %90 ı hayal ürünü olsa bile geri kalan %10u sayesinde, dünyadaki asıl güç odaklarının din ve inanışlar üzerinde yapılan pazarlıklardan güç aldığını ve kutsal bir amaç çerçevesinde ilerlendiğini göremeyip, neyi konuştuklarını değil nerede nasıl konuştuklarının tartışılması...
  • hukuk devletinin kanunları çerçevesinde abdi ipekçi cinayeti için cezasını çekmemiş bir insan* ile röportaj yapmış gazeteci*
    bence asıl üzücü olan dünyadaki asıl güç odaklarının ne bok olduklarını ağca'nın söylediklerinden öğrenmektir bu arada...
  • çay ve kahvesini bile "bugün yasalar karşısında suçsuz bir insan" olarak tarif ettiği mehmet ali ağca'nın ödediğini söylemiş olan, ağca'nın parayla imtihanını buradan sınayan ve aşağıdaki açıklamaları karşısında sus pus kaldığım sunucu. derinlemesine tüm kozmik güçlere ağca'dan çay, kahve:

    "saat 23.00’da başlayan programda ağca’ya, ipekçi cinayeti ve arkasındakilerle ilgili tek bir soru dahi sorulmadı, yöneltilen sorular papa suikastı ile ilgiliydi. 'yasalar karşısında suçsuz olduğu' ilan edilen ağca’nın röportaj için para talep etmediği ifade edildi. sunucu memi, , 'para almayı bırakın talep etmedi, ima bile etmedi. hatta ve hatta bu yayının görüşmeleri sırasında içilen çay ve kahvenin parasını bile bana ödettirmedi, kendisi ödedi' sözleriyle de ağca’nın paraya yaklaşımını anlattı. memi’nin bir diğer açıklaması ise ağca’nın yasalar karşısındaki suçsuzluğuyla ilgiliydi. memi, 'bugün konuşacağımız ağca italyan ceza yasasına göre de türk ceza yasasına göre de sabit olan suçlarından dolayı hükümlerini yatmış, bugün yasalar karşısında suçsuz bir insan' dedi.
    (...)
    programın sonunda ise, memi internet sitelerinde ağca’nın konuk edilmesine yönelik eleştirileri yanıtladı. ağca ile röportaj yapma şansı ele geçirip, bunu gerçekleştirmeyen bir insanın gazeteciliği bırakıp limon satması gerektiğini belirten memi, “ama tutarlı davransın lütfen limon satarken, satacağı insandan sabıka kaydını da istesin."

    peki "sayın" memi. sizin vicdanınızı... kaydettik bir yere.
hesabın var mı? giriş yap