• oliviero toscaninin kitabi.
  • (bkz: 3 900 tl)
    (bkz: fila brazillia/4)
  • bir essegin anilari ismi koyulabilecekken sekilli isim olsun diye boyle sebekeli mebekeli yollara sapan, ben tamamen hristiyan demokratim bi gun agzima yuzume sicmaya kalkarsiniz o ben bildiginiz ben diilim, populistin krali diyorsunuz ama diilim, reklamci? yok lan ne alakasi var ayaklarinda dolasan, degil yalnizca toscaniden toscana vadisinden bile tiskindirten (bkz: yazdikca sinirlenmek sinirlendikce sacmalamak) bir kitap.
  • tükenmiş olan kitaptır...
  • benetton kampanyalariyla kitleleri "sokla bok arasinda goturup getiren" oliviero toscani, reklam bize siritan bir lestir kitabinin ilk bolumune soyle baslar:

    "reklama karsi nurnberg davasi acmak istiyorum. hangi suclamalarla?
    - dev boyutlu paralari bosa harcama sucu.
    - toplumsal yararsizlik sucu.
    - yalancilik sucu.
    - akla karsi islenmis suc.
    - caktirmadan inandirma sucu.
    - sacma ve bos seylere tapindirma sucu.
    - dislama ve irkcilik sucu.
    - sivil barisa karsi islenen suc.
    - dile karsi islenen suc.
    - yaraticiliga karsi islenen suc.
    - yagma sucu."

    bolumun sonundaysa reklamciligi ve kitabini su sozcuklerle tanimlar:

    "(...) gunumuzde urunler giderek daha cok benzesmektedirler, kahvaltida yenen tahil urunlerinin bir markasi otekinden farkli degildir, meyveli yogurtlar, sut urunleri ve kiymalar da oyle. hele dondurulmus sebzelerin, sivi cilalarin veya video kameralarin aralarindaki benzerlikler daha cok. hic durmadan birbirini kopya eden, esit nitelikteki mallariyla 'me too product' (ben de, urunu) cagina girmis bulunuyoruz. musteriler de, reklamcilari da piyasa arastirmalari icin, 'focus groups' (hedef gruplar) icin, paneller vb. icin milyonlarca dolar harciyorlar ve sonunda tum reklamlar birbirine benziyor: avis ve hertz, elf ve total, ford ve general motors...

    baskaligi yaratmasi gerekenler, reklamlar ve isletmelerin toplumsal tutumu, yaraticiligi, hayal gucu ve felsefesi olmalidir. oysaki bunlar, kiyasiya bir rekabet icerisinidedirler, hatta daha da kotusu, ayni hafiflik icerisinde. televizyonu acar acmaz cildiracak gibi oluyorsunuz, tum bu tatsiz corbadan.

    reklam, parfumler surunmus bir lestir. oluler icin hep, 'iyi korunmus, sanki gulumsuyor gibi' derler. reklam icin de oyle. olmustur, ama hala siritmaktadir."

    oliviero toscani
    reklam bize siritan bir lestir
    milliyet yayinlari / hoebeke
    istanbul, temmuz 1996
  • epey bir süre önce çok severek okumuştum. ünlü yıldızlarla yapılan reklam anlaşmalarında yaşananlara, çok çarpıcı bir örnek de vardı. hafızamı zorlamama rağmen bu kısmı hatırlamıyorum. isim de verilmişti. bir reklam çekimi sırasında, eşyaları eski göstermek için çok çabaladıkları kısım aklımda en çok yer edenlerden oldu. ekrandaki her şey, olduğundan daha yeni veya güzel görünüyormuş.

    oliviero toscani'nin, reklam dünyasının içyüzünü samimi bir dille anlatması da, bu kitapla ilgili aklımda kalanlardan.
hesabın var mı? giriş yap