• ricalü'l gayb, tasavvufun temel nazariyelerinden biridir. ismaili teolojiden etkilenmiştir. bu inanca göre hem maddi, hem manevi alem, allah'ın dünyadaki gölgesi hükmündeki kutbun en yüksek aşamasını temsil ettiği veliler hiyerarşisi, piramidi tarafından yönetilmektedir. aşağı doğru inildikçe sayıları artarken yetkinlikleri azalır. kimlikleri normal kişiler tarafından bilinmediği için "gayb erenleri" anlamındaki bu tamlama ile adlandırılırlar. meşhur üçler, yediler, kırklar, kutb ve abdal tabirleri bu nazariye ile alakalıdır. ibn arabi'nin bu husustaki mütalaaları da ibn teymiyye tarafından allah'a ortak koşulduğu savıyla tenkid edilmiştir.
  • alevilik inancina göre yeri gelir darda kalana yardim ederler, yeri gelir sinava cekerler, verilen ikrarda duruluyor mu diye. adlarini, eger karsilasildigina inaniliyorsa, karsilasmayi, anlamayacaklarin yaninda zikretmek de hos görülmez.
    (bkz: boz atli hizir yardimcin olsun)
  • islam kültüründen ittihat terakki'ye bir şirin kavram transferi de budur. işin aslı şudur. islam'da rical-ı gayb yani görünmeyen ulular bahsi vardır. allah yolunda yaşayan, ibadet eden bu ulu zatlar; diyelim ki şehitler ve veliler ve sıddıklar öldükten sonra da yeryüzünde vazifelerine devam ederler. hani şu çanakkale'de ve kıbrıs'ta mehmetçik'le birlikte cenk eden yeşil sarıklı hocalar var ya işte onlara rical-i gayb denir.

    ittihatçılıkla ne ilgisi var derseniz; bu da osmanlı yılları babıali'nin fırlama yazarlarından bize miras. şimdi bu ittihat terakki cemiyeti ilk kongrelerini selanik'te gizli saklı yapmış ve merkez komitesindeki isimleri açıklamamıştı. bu adamlar öyle kafalarına göre hükümet kurup hükümet deviriyordu. işte o günlerde bu ittihatçılara bütün o pozitivist tutumlarına zıt bir şekilde ve biraz da eğlenmek için rical-i gayb diye isim takmışlardı.

    görünmez bir gücün yeryüzündeki gölgesi misali siyaseti dizayn ettikleri için.
  • william chittick'in kozmos'taki tek hakikat adıyla türkçeye kazandırılan eserinde bu mevzu üzerine güzel bir bahis vardır.

    chittick'in meseleyi sadece tasvirî ve naklî bir şekilde ele almayıp, mevzuya bugünden bakarak, anlamaya ve bir mesele olarak entelektüel gündeme tekrar kazandırmaya yönelik çabasını çok anlamlı ve takdire şayan buluyorum*. malesef artık, müslümanlar tarafından dahi, dile getirilmese de "masal" olarak görülen bu ve benzeri meselelerin sahih bir zeminde değerlendirilmesinin zarureti gittikçe daha fazla kendini hissettirirken, böylesi zorlu bir vecibenin altından kalkabilecek birikim, feraset ve himmet sahiplerinin azlığı veya sessizliği ise insanı hüzne garkediyor.
  • ittihatçılar ile eksen kayması yaşamış kavram.
  • (bkz: abdal)
    (bkz: efrad)
    (bkz: ebrar)
    (bkz: eimme)
    (bkz: erbain)
    (bkz: nukaba)
    (bkz: nüceba)
    (bkz: zehayirullah)
    (bkz: gavs)
    (bkz: kutub)
  • ar. bilinmezin adamları
  • gayb erenleri.
  • (bkz: evtad)
hesabın var mı? giriş yap