1 entry daha
  • türk mitolojisinde;

    (iyi olanlar için) ezi/iye/ issi, yakutlarda iççi ki sahip anlamına da gelir,
    (kötü olanlar için) altaylılarda kara neme, yakutlarda abası, uygurlarda yek dendiği gibi bütün ruhlar için iye ifadesi kullanıldığı da olur.
    (mesela altaylılar ateş ruhuna ot ezi, yakutlar ise ot iççi ya da ot iççite derler.)

    türk mitolojisinde genel olarak yer altında yaşayan iyelere, körmös/körmes, yer ruhlarına ise yer su denirdi.

    altaylılar ruhları iki kategoriye bölerlerdi:
    tös/töz yani ezelden mevcut olan ruhlar ve yayan neme yani sonradan yaratılan ruhlar. (tözün ongon anlamını da unutmayalım ki orada da zaten ruhun simgesi anlamına geliyor *)

    ve tüm bu ruhların hepsi kendi içinde arı/aru olanlar, kara olanlar diye ayrılırdı. böylelikle ruhları şu şekilde gruplaştırmak mümkündü:
    a) 1. arı tös (yer su kültündeki bütün iyi ruhları bu gruba dahil edebiliriz. başta ülgenolmak üzere onun oğulları, kızları, yayık, suyla, utkuçı ve bütün yer su hamileri diyebiliriz)
    2. kara tös (bu grupta da başta erlik ve avanesi olmak üzere yeraltındaki bütün kötü ruhlar var)
    b) 3. arı neme (şamanların ve ataların ruhları)
    4. kara neme (kötü insanların ruhları, ölmüş olanlar tabii ki)
    son iki kategori genel olarak körmös diye adlandırılsa da hakikatte körmösler ölmüş şamanların ruhlarıydı.
    buna ilaveten kara töslere de körmös denirdi.

    evet, bütün bu kafa karıştırıcılığın yanısıra hepsinin farklı türk boylarında farklı isimleri olduğunu da unutmayın...

    çok daha basite indirgeyelim eskiden ölmüş, sonradan ölmüş, yok şamanın ruhuymuş yok erlik'in oğluymuş karıştırma derseniz eğer, en basit ifadeyle genel olarak iyi olan ruhlara iye (değişik boylarda issi, iççi de deniyor) ya da yer su; kötü olan tanrı/ruhlara yek (çak) ya da toptan körmös diyebiliriz...

    günümüzde ise, müslüman türkler arasında bu ruhlar aleminin cinler ya da kısmen evliyalar inancıyla yaşadığını söyleyebiliriz...

    "şamanistlere göre karanlık alemi olan yeraltında genellikle korkunç ve kötü ruhlar yaşar. altaylılar bunlara kara töz (kötü ruh), kara neme (kötü nesne) ya da genellikle tümengi töz adını verirler.
    yeraltında yaşadıklarına inanılan ve birtakım korkunç şekillerde düşünülen ayna, ada, aza yör, üzüt, yek ve benzeri gibi ruhlar da vardır."*

    "çaştani bey hikayesi'nde*de yek adı verilen, insanların etini yiyip kanlarını içen ve bağırsaklarını üzerlerine dolayan şeytanî yaratıklardan söz ediliyor.
    altun yaruk, budist etkisindeki bir metin olmasına rağmen vampiri karşılayan kelimelerin (yek, içgek/içkek) türkçe olması bize daha o dönemlerde türkler arasında vampir inancı olduğunun kanıtı aslında."*

    "bunlardan başka ölen insanların ruhlarının körmöse dönüştüğü inancı yaygındı. örneğin yakutlarda ölülerin başıboş dolaşan ruhlarına üğör adı verilirdi. kaza sonucu ölmüş olan insanların ruhlarına obun, intihar edenlerinkine alban denilirdi. ataların ruhlarıysa ozor olarak anılırdı. bunlar da kendi içlerinde iyi, kötü veya iyi ya da kötü olmayan sadece acı çeken ruhlar olarak bölümlere ayrılırdı. (ve evet, hepsinin ayrı ayrı isimleri olduğu gibi farklı türk boylarında da yine yeni isimler çıkıyor karşımıza. zaten o yüzden mitoloji araştırmalarındaki en büyük zorluklardan biri de kavram kargaşası)
    işin aslı bütün bu ruhani varlıkların hepsini şamanist geleneğe ait kürmez/körmös olgusuna dahil etmek mümkün. (ki bu olgu da maniheizm sonrasında hürmüz'le özdeşleşmiş)"*

    "bu tersine olma motifini türk mitolojisinin pek çok demonolojik unsurunda (hatta bazı destan kahramanlarında da) görürüz. bazı körmöslerin lafı tersten anlaması (gel deyince git, git deyince gel anlaması), arka arkaya yürümeleri (cinlerin ters ayaklı olduğu inancına benziyor bu da) vs inanışların türklerin büyücülük geleneğine olan yansımaları da olmuş tabii ki.
    mesela bir büyü yapılacağı zaman giysiler ters giyilirmiş (tıpkı yas tutarken olduğu gibi) ya da görülen rüyanın tersinin çıkacağına inanılırmış (mesela rüyada birinin ölümünün ömrü uzayacak diye yorumlanması) vs
    (bu arada kuran-ı kerim'deki ayetleri tersten okuyarak yapılan büyü çeşidi de buna dayanıyor olabilir)"*

    okuma yapılan ve yararlanılan kaynaklar:
    fuzuli bayat - mitolojiye giriş
    abdülkadir inan - tarihte ve bugün şamanizm
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap