*

  • (bkz: hangisi karısı) adlı oyunun orjnal adı.
  • yaza doğru balıkesir sanat tiyatrosu tarafından sergilenmesi planlanan oyun.
  • ankara devlet tiyatroları şinasi sahnesi'nde 1 mart 2011 salı gününden itibaren sahnelenmeye başlayacak olan oyun. biletleri satışa çıkmış durumda.
  • biletini aldığım heyecanla izlemeyi beklediğim, kadrosu baya başarılı adt oyunu. hatta şöyle bir şey;
    cüneyt mete, ünsal coşar, şirin giobbi, pelin dikmenoğlu, savaş tamer, şahap sayılgan, mert hürol, ayşe pelin gün
    yani daha ne olsun?
    yalnız hala baya boş yer var. burdan da tiyatroseverlerin dikkatini çeker belki, bir bakın bence, son aylarda yeni oyun yoktu, bu fırsatı değerlendirmek lazım.
  • "bir adam: john, iki eşi: barbara ve mary… birbirinden habersiz iki kadın, iki evlilik… bir gün kaza geçiren john, sırrının ortaya çıkmaması için elinden geleni yapar. hatta üst kat komşusu stanley de ona yardım eli uzatır. ancak işlerin karışmasına engel olamaz. bakalım john iki eşini idare etmeyi başarabilecek mi? evliliklerini sürdürebilecek mi?"

    ben çok güldüm, tavsiye ederim.
  • ünsal coşar'a bir kez daha hayran kaldığım oyun. oyunun kendisi çok eğlenceli, akıcı. ama ünsal coşar, nam-ı diğer stanley, gülme krizlerine soktu defalarca. cüneyt mete de keza öyle, harikaydı. zaten ekip olarak dopdolu, birbirinden başarılı isimler var. ama ana karakterler olarak bu iki isim inanılmaz keyifli bir oyun izlettiriyor.
  • ilk perde biraz daha sönük. beklediğim kadar komik değil ama sadece oyuncu kadrosu için bile gidilir. ünsal coşar sahnenin her noktasında, yerinde durmak bilmiyor.
  • kaliteli espirileri olan, eğlenceli bir dt oyunu..

    --- spoiler ---

    bir taksi şöförü ve onun birbirlerinden haberdar olmayan 2 karısı..ve bunu gizlemek için verdiği insanüstü çaba.

    .--- spoiler ---

    gerçekten çok keyifli bir oyundu..ünsal coşar'ın performansını çok beğendim..gerçekten görülmeye değer nitelikte..herkes çok uyumlu ve çok hoş, hepsinin emeklerine sağlık..
    tereddütte kalmadan izlenebilir..
  • ankara devlet tiyatrosunun bu sezonda sahneye konmuş en iyi oyunlarından bir tanesi. kasvetli devlet tiyatrosu oyunlarından çok çok farklı. spoiler vermeyeceğim ama ikinci perde de karşılaşacağınız sürpriz gerçekten çok hoş.

    bu arada türkiye'de bütün tiyatro oyuncularının bile karşısına çıkarken ayrı heyecanlandığı ankara tiyatro seyircisi profilinin ne kadar değiştiğini bir kere daha farkettim. o kadar gerizekalılar ki şahap sayılgan'ı televizyondaki dizilerden tanıyor; adamın sahnesi geldiği anda aralarında fısıldaşıp "aaa bu o değil mi" diyerek salonda kocaman bir uğultunun oluşmasını umursamıyorlar. o kadar gerizekalılar ki telefonlarını kapatmıyor, 2,5 saatlik oyun boyunca salondaki izleyicilere en az 3 ayrı cep telefonunun iğrenç melodilerini dinletmekten imtina etmiyorlar. oyuna, oyuncuya ve seyirciye saygıdan bahsetmek bundan bir 10 yıl önceydi ankara tiyatro seyircisi için. tiyatroya artık "bizim daireye fazla davetiye dağıttılar, giderseniz veriyim" mantalitesiyle sahip olmuş "evde oturacağımıza orda otururuz" diyen yine aynı gerizekalı kitle geliyor.

    oyuncular için kısa kısa :
    cüneyt mete : bu oyun sayesinde varlığından haberdar oldum. harika bir performanstı, ayrıca alıcı gözle bakmamak mümkün değil. adam yakışıklı beyler!
    şirin giobbi: mary rolünü ondan daha iyi kimse oynayamazdı herhalde.
    pelin dikmenoğlu: oldum olası ısınamadığım bir kadın. ankara devlet tiyatrosunun seksi kadın oyuncu kadrosunda en yetkili isim. aynı zamanda dublaj sanatçısı. güzel oynamış ama. bacakları da güzel oynadı aynı zamanda
    şahap sayılgan : tüm ön yargılarımı silip süpürdü. harikaydı! tekrar sevmeye başladım.
    savaş tamer: yılların tiyatrocusu, elbette kusursuzdu. kurabiye canavarının sesini dedektiften duymak çok güzeldi.
    mert hürol: ilk defa seyrettim ve çok beğendim. genç bi arkadaşımız.

    ve bittabi ünsal coşar! ya ben ona artık ne diyeyim. demiyorum hiç bi şey, çok seviyorum hocamı!
  • öncelikle ismi sümeyye olanların kesinlikle ama kesinlikle izlememesi gereken oyun.

    zira pelin dikmenoğlu, babydoll ile gözlere ziyafet bir performans sergilerken, burası fuhuş yuvası diyerek salonu terkedebilirler.
    şahap sayılgan mesela o kadar tanıdık bir surat ki ve o kadar başarılı bir tiyatrocu ki naber işareti yapsa ancak mutlu olabilirim.

    esasen ben bu oyunu beğenmemiştim, metin olarak çok zayıf bulmuştum fakat bu zamanda böyle bir oyun sahnelemenin nasıl bir cesaret olduğunu bugünlerde algılayabiliyorum.

    ünsal coşar ise oyunu alıp götüren, tempoyu her repliğiyle yükselten bir usta, bambaşka bir enerji veriyor izleyene!
    yine de aman üstad ön sıralarda türbanlı biri olabilir dikkatli ol demek istiyorum kendisine.
hesabın var mı? giriş yap