71 entry daha
  • isminin sert ve/ya sırttan geldiği, yani sert kıl ile bağlantılı olduğu anlaşılan hayvan. fethiye dağlıklarında zırtlan adıyla anılır, oralar serte zert dediğinden, zırtlan demek 'sert (kıllı) hayvan' betimlemesiyle buluşur veya örtüşür.

    "sırtlan, götüne ölçer de öyle yer kemiği." niyete giren gerekli altyapı, hazırlık ve planlamayı yaoar demeye gelen bir köy atasözü.

    sırtlan eşek düşmanıymış. o yamala yassıla avına yanaşırken eşek emin olamaz araştıran bir periskop gibi, bir sağ-kulak-ileri-sol-kulak-geri, bir sol-kulak-ileri-sağ-kulak-geri yapar, "u mu, değil mi? u mu, değil mi?" kendi kendine sorarmış. sonra sırtlan ilk saldırısını arkadan ve alttan, karnından ısırıkla yaparmış. eşek hem eminleşmiş, hem acıdan "uuu, u! uuu, u!" diye inlermiş.

    fethiye'ye yakın olan seyil (sahil) köylüleri, diyelim akşam iş dönüşü eşeklerini eve götürmez, örkler*, yani sikkeyi yere çakarak zincirinden belli yarıçapta bağlar, sabah tarlada bulmak üzere evlerinde giderlermiş. sonra sabah tarlaya geldiklerinde eşeklerini haklanmış, serili ve ölü, karınları parçalanmış bulurlarmış. eşşoğlu eşşek sırtlan da eşeği öldürdüğünde sadece barsaklarını deşer, söktüğü barsakları yer, başkaca etine, kemiğine dokunmazmış. normalde gayet sadık ve dost olan köpekler ölü eşeciği kemiklerine varasıya ayıklar, özenle öğütürlermiş.

    "*meksika'da büyüdüğü için ispanyolca biliyordu. sapsarı saçları vardı, şairdi. tanıştığımız anda aramızda güçlü bir bağ oluştu. (...) birbirimizi doyururduk. beni teselli ederdi. geceleyin el ele tutuşup sokaklarda gezerdik. birbirimizi severdik. sırtlanlar gibi gülerdik. jean'a olan aşkımı anlardı. bana dair şiirler yazardı. jean'a olan aşkım onun beni daha çok sevmesine neden oluyordu." jennifer clement - dul bayan basquiat

    (bkz: eşek/@ibisile)
    (bkz: cirim çevirmek)
78 entry daha
hesabın var mı? giriş yap