*

  • arkayi dortleyelim, arkayi besleyelim* gibi uyarilarin alternatif entellektuel* versiyonu. nazim hikmet'in hurriyet kavgasi isimli siirinde gecer.
  • camilerde saflari düzeltelim seklinde de söylenir. bazi sahislar tarafindan saflari düzelim seklinde söylendigi de olur
  • (bkz: dinzip)
  • bir nevi saf insanlarin gozunu acmak filan gibi bir sey olsa gerek
  • daha fazla kisinin cami veya mescit icerisinde namaz kilabilmesi ve yer bulabilmesi icin sarfedilen imam sozu. saflar demekle insanlarin yan yana durarak olusturduklari dizilis bicimi kastedilmektedir. bir deyise gore eskiden cemaatlerin elbiseleri diz kismindan degil omuzlarin yanindan baslarmis asinmaya birbirine cok yakin kilinan namazin bir getirisi olarak.
  • bir keresinde imam: "safları sıklaştırın, aranızdan şeytan geçmesin!" demişti. o gün bugündür bir omuz omuza mücadeledir almış başını gidiyor bende. *

    (bkz: omuz omuza mücadele)
  • bana "fill in the blanks" hatırlatan imam komutu.
  • imam da kendini cemaatin bir parçası olarak kabul ettiğinden "safları sıklaştıralım" formatında duyulması son derece yüksek bir ihtimal olan söylem.
  • safları sıklaştırın diye başlayıp, dışarda cemaat kaldı diye devam etmesi ihtimali yüksek, illa da cuma namazı farzından önce söylenmesi gelenek olmuş bir uyarıdır
  • konforlu bir namaz isteyenlerin pek kaale almadığı ikaz. mesela adama gel dersin yanıma, gelmez, öylece durur ayrık otu gibi. cemaatin makbulu beraber olmaktır, omuz omuza olduğunu hissetmektir. ferdî takılmak, camia ruhuna uymaz.
hesabın var mı? giriş yap