• mavnanın biraz iricesidir ki mavna nasıl tahtadan yapılıyorsa bu da öyledir. yük taşımakta kullanılır. bunlarla daha çok karadeniz sahillerinde kömür taşınırdı zonguldak'tan.

    velhasıl deniz-iş kanunu ile meşhur 1530 sayılı belediye kanunu bunları gemi sınıfına sokmuştur.
    (gemi-i cebbâr ile biçare salapurya aynı satırda geçiyor, vardır bi bildikleri)

    kurucaşile tezgahlarında pek güzellerini yaparlar.

    can baba* da demin isimli şiirinde;
    ...
    başımızın üstünde demin gülüp duran gökyüzü
    yedekte bir salapurya şimdi

    diyerek, hem okuyucusunun ruhuna üflemekte ve hem de bu salapurya nam şat irisinin, geminin yedeğine alınan bir yüzdürgeç olduğunu satırarasında bizlere öğretmektedir.

    rahmet istedi heralde. gitsek eski datça'ya da badem ağacı silkelesek, rakı döksek mezarına.
  • ayrıyetten, ayakları büyük olanlar için; şuna bak çocuk mezarı gibi dendiği gibi, ayaklara bak salapurya gibi kırksekiz numara diyerek de oylumuna ebced düşülür efem.
  • abilerine ablalarına saygı duyan, onların sözünden çıkmayayacağına söz veren yedinci nesil yazar. çok eğlenicez bu zeki adamla. özletmiştin kendini doğum günü hediyem.
  • henüz 6. nesilken tanıştığımız bu genç, aradan zamanın geçmesiyle gelişip serpilerek 7. nesil olmayı başardı. ama hâlâ entrylerinde tereddüt ettiği noktaları danışacak, sözlükle ilgili merak ettiği hususları soracak kadar mütevazı bir insan kendisi. üstelik açığa alındığı dönemde de sözlüğümüzden asla kopmamış, bilâkis tüm detayları takip ederek kusursuz bir 7. nesil olmayı başarmış bu arkadaşımız aynı zamanda son derece seçkin bir müzik zevkine sahiptir. kendisiyle dedikodularımızın arasına sıkıştırdığımız fon müziklerini senkronize dinleyerek, aramızda yüzlerce kilometre yokmuş da, biz orta nokta olarak karar kıldığımız afyon'da bir dinlenme tesisinde oturmuş biralarımızı yudumlayormuşuzcasına, memleket manzaralarını* analiz ederiz. örneğin:

    gosalyn mallard: neden sevilesi insanlar dururken itinayla en arızalıları seçip buluyo ki bünyelerimiz?
    salapurya: paul weller'dan you do something to me var mıydı sende badicim? bu şarkı da bana hep bunu düşündürmüştür de..
    gosalyn mallard: ehueheh yolla gelsin bebek!

    seviyorum napiyim.. 400. entrym kendisine gitsin..
  • kucuklugumdeki eglencem titus the foxla yeniden birlesmemi saglayan, artik mezuniyet icin girdigim finallerden kalmama neden olacak sozluk yazari, yardimsever insan.*
  • bana şöylesi tuhaf bir diyaloğu da yaşatmış bir delikanlıdır bu salapurya kişisi:

    salapurya: bişi sorcam cnm yaa
    gosalyn mallard: he canım?
    salapurya: hani bi karınca vardı, birde
    salapurya: alemci ortamcı bi hayvan vardı
    salapurya: saz falan çalardı bu
    gosalyn mallard: ağustos böceği
    salapurya: hahh
    salapurya: tamam saolasın yaa

    meğer entry girecekmiş gariban (bkz: #8995408) bilemedik hayvanlar alemine bu kadar yabancı olduğunu.
  • sözlük zirvelerinin** muhabbeti aranan yeni yüzü.ayakkabıları salapurya gibi mi bakmadım* ama zekası gözlerinden fışkırdığı kesin.
  • aynı sektörün derdini çekip, aynı sözlüğün sefasını sürdüğümüz yedinci nesil yazar.
  • motorla odun kesilir'e denizli mantı zirvesi 1'deki pasta süprizini ispiyonlayarak azimli yazar olacağım ben mesajı vermiş yazar. *
  • o kadar i$in gücün arasinda, kendine ayrilan vakti sirf muhabbet adina " hayatta ayca $en durusu ve diger dinamikler" konulu calismasini dinlemeye zorlami$, sonunda bizi " ayca sen olsa da kurtulsak" demeye vardirmis suser. ` :ayca sen bunu evlat edinsen`
hesabın var mı? giriş yap