sarılı kırmızılı karalı

• temelde havlu sıfatı olarak, fakat birkaç başka şekilde de kullanılan bir anayurt oteli (1973) leitmotifi. romanda yusuf atılgan bunu en başta değilse de ilk büyük tema olarak odadaki iki havlu diye ara başlıkla belli eder. ilki ufarak ve yeşil renkli olan, hırsızlık sosyolojisi söyleminde kullanılan otel havlusu; sonra iki numarada gecikmeli ankara treniyle gelen kadının unuttuğu havlu olarak, zebercet namına usulca dikkat merceği altına alınır. ileride baytar bey bu havlunun peşine otele iki adamını gönderecek, hafif tertip bir eşkıya öyküsü havası ortalığı saracaktır. özellikleri: "karyola demirine atılmış, yarısı yorganın üstünde. karaları ince, sarıları kırmızıları kalın çizgili." s.17
  
  örneğin horoz dövüşünde ölecek olan horoz... "kalın kaşlı adam sarılı kırmızılı karalı horozu iki bacağından kaldırdı yere vurdu; kubbelerden yana fırlattı." s.49
  ayrıca, "havlu karyola demirinde geriliydi. sarılı kırmızılı karalı horoz sonuna dek dayatmıştı; boynu daha da uzundu havada." s.54
  
  örneğin sabuncubeli'nin tahtacı kadınlarının yün yelekleri... "(...) keçilerin yayılmayı bırakıp koyu gölgelerde yattığı sıcak öğlesonlarında bile ağır şalvarları, işlemeli, sarılı kırmızılı karalı yün yelekleri, etekleriyle, başları pullu boncuklu ak yazmalarla sarılmış, (...)" s.106 (bkz: sabuncubeli/@ibisile)
  
  (bkz: gelmeseydin ölürdüm)
  (bkz: mavi takım sarı yelek)