• sağtğğ diye okunur. (bkz: fransızca en kibar dildir ekolü)
  • (bkz: #7741658)
  • safe road trains for the environment projesinin kısa adı. test aşamasına gelen projeye göre kablosuz veri transferi metoduyla birbirleriyle iletişen araçlar otoyollarda tren oluşturarak %20 daha az yakıt tüketebilecek. lider aracın sürücüsü treni yönlendirirken, diğerleri film seyredip keyif çatacakmış.

    (bkz: http://news.bbc.co.uk/2/hi/8349923.stm)
  • niçin bu kadar içiyorsun? kederlerimi boğmak için. o kadar içtin ki, kederleriniz hala boğulmadı mı? maalesef yüzmeyi öğrenmişler demiş varoluşsalcı agabeyimizdir.(bkz: sartre fransa'dır)
  • hayranı olduğum fransız filozof, tanrıtanımaz, marksizmden dem vurmuş ama kökten bir anarşist- çirkin

    kadere inanmaz, çocukken babası ölünce derin bir iç çekmiş çünkü babasının ölümü '' varoluşçu, özgürlükçü '' felsefesini yaratmaya sebep olmuş. simone de beavoir'in hayat arkadaşı - hiç evlenmemişler, cafe de flore vs gibi cafelerde şarap içip, güneş doğana kadar paris sokaklarında yürümüşler ve biz inanıyoruz ki doya doya sevişmişler
  • varoluşumda var olmayan varoluşların var olduğu varlığım der. yani önce var olurum sonra özümü inşa ederim. bu süreçte insan ne ise o değildir. devinen zaman içerisinde değişen varlık. insan özgürlüğe mahkumdur. başkaları cehennemdir.
  • tasarı
    insanın taştan ya da masadan daha değerli olduğunu mu söylemek istiyoruz yoksa? şunu demek istiyoruz: insan varolur önce. bir geleceğe doğru atılan ve bu atılışın bilincine varan bir varlık olarak ortaya çıkar. bir yosun bir karnıbahar yada çürümüş bir nesne değildir o, öznel olarak kendini yaşayan bir tasarıdır. bu tasarıdan önce anılacak hiçbir şey yoktur. gökyüzünde hiçbir şey anlaşılmaz ondan önce. insan nasıl olmayı tasarladıysa öyle olacaktır. olmak isteyeceği şeyi değil, tasarlayacağı şey yani. istemek denince bilinçli bir kararı anlıyoruz biz; aramızdan birçokları için kendi kendine oluştan sonra gelir bu. bir partiye girmek, bir kitap yazmak, evlenmek isteyebilirim; ama bütün bunlar irade denen şeyden daha köklü, daha kendiliğinden bir seçmenin belirtisidir.

    existentialisme asım bezirci
  • "nakarat birazdan baslayacak. bu nakarati ve dik kayaliklarin denize uzanisi gibi ansizin ortaya cikisini seviyorum asil. henuz sira cazin; melodi yok, notalar var yalniz; binlerce kucucuk titreyis. durup dinlenmiyorlar; egilip bukulmez bir duzen onlari ortaya cikariyor ve yok ediyor. toparlanmalarina ve kendileri icin varolusmalarina zaman birakmiyor. kosuyor, acele ediyor, yanimdan gecerken bana sertce carpiyor ve yok olup gidiyorlar. onlari durdurmak isterdim. ama birini durdursam, elimde yavsak ve kotu bir sesten baska bir sey kalmayacagini biliyorum. olumlerine katlanmam gerek, hatta istemem gerekiyor bunu. edindigim izlenimlerin pek azi bu kadar aci ve gucludur."
    j.p.sartre/bulanti
hesabın var mı? giriş yap