*

  • son zamanlarda haber sonlarında okumaktan en çok rahatız olduğum cümlelerden biri. uçakta insanların hayatıyla oynayan mı dersin, adam soyan, tartaklayan mı dersin, usülsüzlük yapan, dolandırıcılık yapan, taciz eden mi dersin...

    hepsi de ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakılıyor nedense.
  • madalyonun bir yüzü:

    (bkz: şiddet uygulayanlara ekstra torpil)

    madalyonun öbür yüzü:

    (bkz: hak arayanların onlarca yılla yargılanması)
  • sebebi tutuklamanın bir tedbir olması ve istisnai hallerde uygulanmasıdır..ancak bizim vatandaşın anladığı şudur; ifadesi alınıp serbest bırakılınca sanki adam beraat etti gibi kafasında önce bir şekil oluşur sonra der ki keşke atsalardı cezaevine tutuklu yargılansaydı sonra da gider tutuklu olanların serbest bırakılması için eylem yapar..bunun için sözlükte başlık açmasa gene iyi...e hakimler ne yapsın vatandaş öyle yapınca onlar da önüne geleni tutukluyor sonra ne oluyor peki aihm ceza yağdırıyor türkiye'ye
  • temel hukuk bilgisine sahip olunmakla anlaşılacak cümle.

    tanım aşamasını bu şekilde geçelim.

    şimdi efendim, aslında uzunca bir süredir sözlükte gazetelerden alınan haberler kaynak gösterilmek suretiyle bu başlıktaki gibi eleştiriler göze çarpıyor.

    şimdi öncelikle şu konuda mutabık kalalım:

    gazete haberlerini kaynak göstererek bu türden bir eleştiri getirmek çok doğru değil. çünkü habercilik geleneğimizde magazinsel yönü ağır basan anlatım, abartma ve hattı zatında yalan haber yapmak gibi örnekler bulunduğundan direkt olarak habere itibar etmek eleştiri getirebilmek için yeterli değil.

    (bkz: #31725638) numaralı entryde gayet güzel belirtilmiş. tutuklama ve gözaltı gibi tedbirle koruma tedbirleridir. koruma tedbirleri yasal dayanağa sahip olmalı, yargılama yapılmasını sağlamaya vasıta olmalı, geçici olmalı ve orantılı olmalıdır. ayrıca mümkün olabildiğince bu tedbire başvurulmamalıdır. niye diyecek olursanız bu türden tedbirler kişi hak ve özgürlüklerini kısıtlayıcı tedbirlerdir. bu tedbirlere öncelikli olarak başvurulması durumunda 'tutukluluğun cezaya dönüşmesi' gibi tartışmalar ortaya çıkmaktadır - ki yakın zamanda bu türden bir tartışma olmuştu-. ayrıca aihm içtihatları da, kişi hak ve özgürlüklerinin kısıtlanmamasını adil yargılanma hakkı içerisinde görüyor. ayrıca ceza muhakemesi kanunu da yukarıda belirttiğim koruma tedbirleri nedeniyle tazminat öngörüyor. yani öyle 'atın şu adamı içeriye 5 ay yatsın' diye olaya girilirse sonu başka yerlerde çıkar!

    bu yazdıklarım gazete haberlerindeki gibi dayanaktan yoksun değildir. isteyen türk ceza kanunu ve ceza muhakemesi kanunu'nu açarak bu türden bilgilere erişebilir.

    sorun şu ki; x gazetesi size y ilinde bir tecavüz vakası / hırsızlık vakası / yaralama vakası olduğunu, şüpheli şahıs ya da şahısların yakalandığını ancak ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldıklarını söylüyor. işte sorun bu noktada başlıyor. siz haberin size yansıttığı şekliyle yakalanan şahısları direkt suçlu olarak kabulleniyor ancak yapılacak araştırma / yargılama neticesinde delillerin neler olduğu, olayın nasıl gerçekleştiği vb. konular ile ilgilenmiyorsunuz.

    ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılan şahıs, kendisine isnat edilen suçlamalardan kurtulmuş değildir. kendisi hakkında gerekli adli işlemler yapılır ve serbest bırakılır. olay hakkında gerekli ve yeterli delil toplanıldığı takdirde şahıs hakkında kamu davası açılır ve yapılacak yargılama neticesinde ceza alır / almaz. özellikle medyaya yansıyan ilk kısım olduğundan, olayın kahramanı olan kişinin yapılan yargılama neticesinde ceza alıp almadığı, kaç sene ceza aldığı, hangi suçlardan ceza aldığı gibi konuları kamuoyu bilmez.

    mevcut hukuk düzeninin ideal olup olmadığı, mevcut yasaların vicdani tatmini sağlayıp sağlamadığı hususları bu entrynin konusu değildir. belirttiğim hususların yeterli olduğunu yahut yetersiz olduğunu düşünebilirsiniz. bunlar ayrı bir tartışma konusudur.

    dilimiz döndüğünce bildiklerimizi aktardık. muhakkak sözlük içerisindeki hukukçular bu hususta daha yetkin olduklarından daha mantıklı ve daha bilgi içerir yorum getirebileceklerdir.
  • "ifadesinin alınmasının ardından serbest bırakıldı"nın bir üst leveli, "savcıya sevk edildi, savcı tarafından ifadesinin alınmasının ardından serbest bırakıldı"dır. onun da bir üst leveli savcı tarafından gönderildiği nöbetçi mahkeme tarafından serbest bırakıldı"dır.

    ama siz siz olun buna güvenip iş yapmaya kalkmayın, garibansanız derdinizi anlatana kadar 6 ay içerden çıkamazsınız.
  • türk insanının genelinin uyuz olduğu cümledir. misal;
    alkollü azeri iki adam istanbul'da uçağa biniyor, kurallara uymayarak cep telefonunu açık tutuyor, tüm uyarılara aldırmıyor ve siz ne kadar aksini iddia ederseniz edin yolcuların hayatlarını tehlikeye sokuyor (en azından yolcular öyle düşünüyor), uçak indikten sonra kendilerini uyaran yolculara saldırıyor ve polis gözaltına alıyor, savcılık ifadelerini aldıktan sonra serbest bırakıyor, o iki adamın yaptıkları yanlarına kar kalıyor ise istediğiniz kadar kanun maddesi, hukuk gukuk bilgisi, tüzük büzükten bahsedin hepsi hikaye kalır.
    o dangalaklar 1 gün havaalanında, 2 gün nezarette yatacak, işleri aksayacak ki biraz insanların içi soğusun.
    ha bunu siz bir batı ülkesinde yapsanız, tüm kurallara kanunlara rağmen bırak ifadeyi götünüzden kan alırlar üstüne de ayıldıktan sonra "adamlar haklı lan" dersiniz.
    yiyeyim öyle hukuğu!
  • türkiye'de akp karşıtı bir eylemde bulunmadığınız müddetçe polisle olan ilişkinizi özetleyen cümle. ne yaptığınız farketmiyor. şiddet olayıysa "küfür etti, itiştik" diyorsunuz ve serbest kalıyorsunuz, şiddet yoksa zaten ifadeye bile gitmiyorsunuz. akp karşıtı birşey yaptığınızda ise otomatikman suç örgütü kurmuş oluyorsunuz ve tutuklama talebiyle savcılığa sevkediliyorsunuz.
  • okumaya, duymaya takatim kalmayan kalıplaşmış çaresizlik cümlesi. çıldırıyorum!
  • insan hakları ve hukuk bakımından gayet anlamsız bulduğum serzeniş. tutuklamanin bir cezalandırma olmadığını insanlara anlatmak gerek, mahkeme hükmü verilmeden kimsenin cezalandırılmasının insan haklarına uygun olmadığı bilincine duygusal olmadan gelmek gerek.

    insanlar suçları kanitlanana kadar masumdurlar, bu anlayış evrenseldir, bu bizim ülkemizde olmasın demek yanlistir.

    turkiye'de de yargı süreçleri malum kısa sürmüyor, sonuç olarak hüküm verilmeden bir cezalandırma yapılması kaçma şüphesi ve delil karartma ihtimali yoksa tam anlamı ile hukuka duygularını karistirdigin bir saçmalıktır.
hesabın var mı? giriş yap