289 entry daha
  • editlidir:
    (hele talep karşısında) sevgi sözü/itirafı/açılması işkence altında çözülüp çözülmeme gibidir. sevenin sevdiği halde seviyorum dememesi, ama demediği ölçüde de bunu kuşkulardan bağışık hale tavırlarıyla getirmesi beklenir. konuşursa ajan muamelesi görür, sevgi devleti öten casusu tanımaz. o kendi başının çaresine bakacak.bunu sevenin gözünden değil de sevilenin gözünden ifade etsek, bir talebi tersyüz etsek, sevilen az konuşulmasını istiyor olsa şöyle bir cümle oluşabilir:

    bana 'seni seviyorum' der gibi bak, ama deme..(*)

    bazısı sevildiğini de sevilmediğini de işkenceyle (yani konuşturarak/öttürerek) öğrenmek ister. o zaman ilgili kişi korkaklığından, çıkarından, inadından, ona söylemeyeceği binbir sebebinden ötürü ötmeyecektir. hatta bu konuşturma inadı (işkencesi) sağırın ne dedin diye sorması gibidir. bildiğini ötekine söyletmek. bilmiyorsa diyenin dediğine ve demediğine mahkumiyet. (dolayısıyla sevilip sevilmediğini bilmemek yasaları bilmediği için suçtan/yasadan sorumlu tutulmama istemine benzer.)

    bu konuşmaymış, iletişimmiş, ancak alacakaranlıkta, belirsizliğin normal veya anormal mevcut olduğu hallerde, bir süreliğine vardır. başka zamanlar konuşma bazlı iletişim çabalarında dumanlı hava simulasyonu yapılıyor sayılır. o oyunu bir kişi de sahneleyebilir, ikili ortak da.

    [bazı şeyleri, söylememek gerçekleştirir. söylendiğinde havası kaçacak, gereksizliği belirecek bir hain emel, sessizlikte el yordamıyla büyüyebilir.]

    klasik soru cevap gibi:
    - ne düşünüyorsun?
    - seni düşünüyorum..

    ***
    "bu tehlikeli yönelim ele-geçirmek-istememeyi arzuyla sulasın: seni seviyorum kafamın içindedir, ama onu dudaklarımın arkasına hapsederim. söylemem. artık ya da henüz öteki olmayana: sizi sevmemek için kendimi tutuyorum derim." roland barthes - fragments d'un discours amoureux

    ["seviyorum diyemeden, senin için ben, neler neler neler yaparııım!" (...) düşler benim olası bir edebiyat kitabımın da parçası olacak. çünkü sinema sever gibi düş seviyorum. düşü görmeyi, anımsamayı, araya biçimlendirmeler ve uydurmalar atmayı seviyorum. (...) yorumları çıkarabilirsem yazılı yapıyorum, bazen düş ham sekilde bekliyor.] mehmet ibiş - bakışlar mayalar tarihöncesi

    (bkz: seviyorum diyememek/@ibisile)
    (bkz: sevmek/@ibisile)
    (bkz: aşk/@ibisile)
    (bkz: szeretlek)
    (bkz: arzu/@ibisile)
    (bkz: seni seviyorum/@ibisile), seviyorum/@ibisile
    (bkz: ben de/@ibisile)
212 entry daha
hesabın var mı? giriş yap