seven years

• norah jones'un come away with me albümündeki ikinci şarkı. sonbahar yapraklı bölümü çok iç parçalayıcıdır, her nekadar müzik bazen neşeli bi hal alsa da
  
  spinning, laughing, dancing to
  her favorite song
  a little girl with nothing wrong
  is all alone
  
  eyes wide open
  always hoping for the sun
  and she'll sing her song to anyone
  that comes along
  
  fragile as a leaf in autumn
  just fallin' to the ground
  without a sound
  
  crooked little smile on her face
  tells a tale of grace
  that's all her own
  
  spinning, laughing, dancing to
  her favorite song
  a little girl with nothing wrong
  and she's all alone
• gitarı, arkadan yava$ yava$ huzurlu bir $ekilde e$lik eden perküsyonu ile.... norah jones'un yumu$ak, sonsuz yankilanan sesiyle... sizi mutlu kilan, bir minicik crooked little smile ile ba$ba$a birakan i$ik kaynagi...
• efendim bir de saosinin süper şarkısı var bu isimde:
  
  taking on seven years the holy ghost had left alone
  test my arms, kick like crazy
  and ive been trying way to long
  only if he could push his way off to fight you
  im sorry, im sorry, im not sure
  getting off my chest
  the story ends
  i would find a way without you
  (tell him his eyes see too clear)
  that mistake was gold
  i know that without you
  its something that i could never do
  that was why staple the eyes and
  seven dates for me to sell machines
  and tear on
  seven years you assured me
  that id be fine if i complied
  only push the way off to fight you
  im sorry im sorry im not sure
  getting my chest the story now ends
  i would find a way without you
  (tell him his eyes see too clear)
  
  dont treat me im to blame
  dont treat me like i ever accused you
• evli erkeklerin kasinmaya basladıkları yıldır.
  (bkz: seven years itch)
• (bkz: fourteen years)
• akustik versiyonu da bulunan^* aşmış saosin şarkısı.
• akustik versiyonu asmıs olan, vokalin ses tonlamalarıyla dinlemekten hiç bıkmayacagım saosin sarkisi.(bkz: translating the name)
• akustik versiyonu çok güzel olan ama nedense digerini daha bir sevdigim, her gün mutlaka en az 1 kez dinledigim ve sanirim bana yasam enerjisi veren bir sarki bu.
  (bkz: saosin)
• (bkz: sheva shanim)
• hayatımda hiçbir sorunun olmadığı, neredeyse kusursuz bir geçen bir yaz boyunca eskişehir'de acayip sakin, beyaz ve mavi tonların ağırlıkta olduğu bir barda dinlerdim bu şarkıyı. sütlü malibu falan içerdim. barın adı da ship a'hoy'du zaten ve gemi konseptinde döşenmişti. akşamüstü vakitlerinde giderdim. ama o zamanlar ne norah jones'u ne de seven years bilirdim. aradan yıllar geçtikten sonra deli gibi arayıp bulamayıp, tamamen alakasız bir şekilde bir online radyo dinlerken keşfedebilmiştim. sevinçten nerdeyse ağlayacaktım, o derece.
  
  neyse asıl sonuç;
  
  fragile as a leaf in autumn
  just fallin' to the ground
  without a sound
  
  diyor ya; işte bu cümleyi aradan ancak o günlerden 6 yıl sonra anlayabiliyorum sanki. önümüzdeki yıl "o yaz" üzerinden 7 yıl geçmiş olacak. ve sanırım artık "seven years" daha da anlamlı olacak benim için.
  
  7 yıldır hiç o kadar mutlu hissetmedim kendimi...
  
  ve şu anda şarkının her sözünü, her kelimesini ne eksik ne fazla olarak yaşıyorum.