• aci doludur, acitir insanin iclerini. hatta kudurturcasina sinirlendirir arasira. lakin yine de sevgili gidecektir kendi yoluna. vedala$ma olsa da olmasa da gidecektir. lakin eger yine donecekse sorun yoktur, tek sorun donu$u olmayacak $ekilde gidiyor olmasi durumunda ya$anir.
  • gittiğinden emin olmaktır.
  • tam arkanızdan gelip omzunuza dokunup "ne bekliyosun len" derse çok beklemişsinizdir. gidin evinize. (malum dünya yuvarlak biliyosun)
  • red kit tribidir o.
  • peşi sıra gelen eylem de sözlüğe girip eski sevgili ile 600 tane başlığa ve 17 kere işlenen konuya yeni bir tane eklemek ve istatistiklerde yer etmektir.
  • bir başka versiyonu da arkadan gelip sarılcakmış sanıp arkaya bakmadan üzgün üzgün yürümektir ki, bir süre sonra dönüp bakıldığında gelen giden yoksa aşık kartal tibet misali yürümeye devam edilir. bilinçaltında şu sitem vardır: ben onu böyle görsem arkasından gider sarılırdım
  • ayrıca evin önüne değil de bir sokak öteden bırakma durumudur; kolu komşu görmesin tribidir. başına bir şey gelmesin tribi olduğu zamanlar da vardır ki iki bitirim delikanlı aynı yönde ise izlememek makbul olanıdır.
  • miyopluk durum yoksa sevgilin gozden kaybolmasinin 10-15 dakika surecegi iktisadi-cografi alanlara denk gelme ihtimali her zaman vardir. ozellikle bu karda kista vahim durumlara; fiziki, psikolojik, onur, itibar...gibi unsurlara zeval getirebilmektedir. gazetelerin ucuncu sayfa haberleri hep sevgilisini ugurlarken donakalan sevgili haberlerleriyle dolu oldugunu dusunursek, ciddi ve de kronik bir problem olan bu sorunu biraz dikkat gerektiren tatli kurnazliklarla kimsenin burnu bile kanamadan asmak gerek. yoksa, aska ve askin gostergesi evrensel hareketlere yasak koymak kimin haddi.
    sevgiliyden ayrilacak/ugurlayacak yeri iyi secmek yeterli olacaktir. sevgilinin 5-10 metre ilerde hemen koseden kayiplara karismasi her iki tarafi da ziyadesiyle memnun edecektir. bakan da bakilan da memnun kalacaktir boylece.
  • eğer havaalanındaysanız, polis izin vermez pasaport kapısından daha ileriye geçmenize. o pasaportuna "çıkış" mührünü vurdurtur ve ayakları geriye ket vura vura ilerler. o ilerlerken sen de ilerlemek istersin ama gidemezsin. gözbebeklerin ileri fırlar, sonra burnun. adeta yüz metre finalinde son metreleri koşan atlet gibi hissedersin kendini... ama nafile... ne onla gidebilirsin, ne onsuz kalabilirsin... bir ter boşalır vücudunun her hücresinden... burnun direği sızlar... gözyaşların yüzünü ıslatır, akar çenene doğru... bitmez bir zaman başlar artık, ne saniyeler geçer, ne dakikalar ilerler, ne saatler tükenir... artık zaman durmuştur....
hesabın var mı? giriş yap