• akp'nin çalışma ve sosyal politikalar bakanı jülide sarıeroğlu'nun iddiası.
    http://www.yenicaggazetesi.com.tr/…oglu-177329h.htm

    hadi bizi boşver, bir tane akp'li de çıkıp siz bizle dalga mı geçiyorsunuz demeyecek mi diye bekliyorum ama sonra göt kılı teyze aklıma geliyor tüm umutlarım tükeniyor.
  • paradan 6 sıfır atılmadan önceki 42 milyar tl ile, bugünkü 21 milyar tl'yi karşılaştırıp "açığı yarı yarıya düşürdük" diyebilen bir bakana ait söz öbeği.
  • zannedersem 15 senedir kılıçdaroğlu sgk'nın başında. haklı tabii. ah be kılışdar, ah be.
  • şunu şöyle şuraya bırakayım.

    (bkz: #50725606)

    bundan 2.5 sene önce yazdığım bir entrydir kendisi. üşenenler için aşağıya da koyayım hatta.

    --- spoiler ---

    dün dediğim gibi bu adama yapılan saldırılar bildiğin alçakça ve yavşakça.

    adam demiş ki "biz seni hatırlamıyor muyuz ssk'dan?" neyi hatırlıyorsun diye sorarlar adama. bak anlamazsınız diye madde madde yazayım.

    - ssk'nın yüksek zararlar açıklaması kemal kılıçdaroğlu ile ilgili olamaz. çünkü kemal kılıçdaroğlu ilgili dönemlerde ne bakanlık yapmıştır ne de başbakanlık. 1992-99 yılları arasında ssk genel müdürlüğü yapmıştır ki 1994 yılında da yılın bürokratı ödülü almıştır bu dönemde. toplanan ssk primleri ile ödenen emekli maaşları ve sağlık giderleri arasındaki fark çok yüksektir kemal kılıçdaroğlu'nun görevli olduğu 7 yılda. çünkü ssk'nın başına geçtiği zamandan önceki ve bulunduğu dönemlerde turgut özal, süleyman demirel, bir miktar tansu çiller ve yine bir miktar mesut yılmaz ve necmettin erbakan'ın seçim vaadleri çerçevesinde 30'lu yaşlarda emeklilik verdiği kitle ile uğraşmaktadır. ssk primi veren kitle ile emeklilik maaşı verilen ve sağlık hizmeti verilmeye çalışılan kitle arasında ciddi fark vardır, prim veren x ise emeklilik maaşı verilenler 2x, sağlık hizmeti verilmeye çalışılanlar ise bu iki kitlenin toplamı olan 3x'tir. üstelik yine aynı dönemlerde ekonomik sıkıntılar, enflasyon, devaluasyon gibi olgularla uğraşılmaktadır. dikkat çekmek gerekir ki 1979 yılından ta 1999 yılına kadar türkiye'yi sürekli sağ partiler yönetmiştir, süleyman demirel'in cumhurbaşkanı olduğu andan, dyp'de yeni genel başkan seçilene kadar geçen 1 aylık sürede (takribi 40 gün) vekaleten başbakanlık yapan erdal inönü dönemini hariç tutarsak tamı tamına 20 yıl boyunca sağ parti hegamonyası vardır ülkede. yani ekonomik sıkıntılar da yine sağ partilerin basiretsizliğinden oluşmuşlardır. adam hem yüksek ekonomik sıkıntılarla hem de plansız programsız emekli edilenlerle boğuşmuş yine de görece başarılı olmuştur üstelik.

    - ssk, genel müdürünün kafasına göre yönetebileceği bir yer değildir ki bu adam batırmış olsun ayrıca. ssk hükümetin bir kanadıdır, bir devlet birimidir. yani ne kendi başına kar edebilir ne de kendi başına zarar edebilir. sen hükümet olarak güçlü kalkınma planları ve sağlam iktisadi planlar uygularsan, sosyal devlet olarak olumlu gelişmeler elde edersin, bu da ssk gibi kurumlara yansır.

    - ssk bir kar kuruluşu değildir, kar amacı gütmez. kemal kılıçdaroğlu'nun bu konuda yaptığı bir açıklama halihazırda mevcuttur, internette kısa bir aramayla bulunabilir ancak özet geçmek gerekirse kılıçdaroğlu'nun söylediklerini; ssk genel müdürlüğü 1971 yılında ilgili hükümete acil alınması gereken önlemler başlığı altında bir rapor sunmuş, bu önlemler alınmazsa 7-10 yıl içerisinde ssk bütçesinin açık vermeye başlayacağını bildirmiş, hiçbir tedbir alınmadığından dolayı da 1977 yılında bütçe açık vermeye başlamıştır. 1990 yılına kadar ssk kendi öz kaynaklarıyla bu açığı kompanse etmiş ama 1990 yılından sonra karşılayamamaya başlamıştır. yani sorun bu adam göreve gelmeden tam 21 yıl önce ortaya konmuş, 15 yıl önce ortaya çıkmış, 2 yıl önce de kontrol edilemez hale gelmiştir zaten.

    - kılıçdaroğlu yıllardır meydan okuyor "cumhurbaşkanlığı denetleme kurulu, başbakanlık teftiş kurulu, çalışma bakanlığı teftiş kurulu, başbakanlık yüksek denetleme kurulu incelemeler yaptı. bir tek rapor göstersinler, şu ihalede şu kadar yolsuzluk oldu diye. kendime güveniyorum, kim ne söylüyorsa kuruşuna kadar hesabını vermeye hazırım. ben şunu da söylüyorum. olabilir, diyelim ki bir yerde yolsuzluk oldu. bana şikayet gelip de işleme koymadığım bir yolsuzluk dosyası varsa, söz veriyorum bu yarışı hemen bırakacağım." diye. çıkamıyor kimse karşısına. dün de söyledim, bir tane belgeleri olsa sokup sokup çıkartırlar bu adama, yapamıyorlarsa böyle bir şey yok demektir, bu iş bu kadar net...

    bütün bu gerçeklere rağmen hala daha "ssk'yı batırdı" diyorsunuz, sonra da size "mal" diyince kızıyorsunuz. ne diyem mahmut mu diyem.

    ekleme: mal işte, anlamıyor diyorum ya, cidden anlamıyor. abicim, ortada kaynak yok, yatak kapasitesi 20 yılda arttırılamamış bu yokluk nedeniyle, günde 10 bin kişiye hizmet vermesi gerekirken istanbul'da 30 bin kişiye hizmet vermeye çalışıyor hastaneler, yani kapasitesinin 3 katı, sen hala bok götürüyor, sıra var, tecavüz var diye bik bik ötüyorsun. adam ezik değil orada, rahatsız olanlardan ama bir şey diyemiyor çünkü devlet memuru o tarihte ve devleti zora düşürecek bir şey söyleyemez. onu da rahatsız ediyor bu durum ama bir şey diyemiyor. daha çok güvenlik görevlisi, daha çok temizlik görevlisi görevlendirmek, yatak kapasitesini arttırmak, daha çok doktor istihdam etmek istiyor ama yapamıyor çünkü bütçesi belli ve sürekli negatif yazıyor, ne yeni istihdam yapabilir durumda ne de dişe dokunur yatırımlar. devletin başındakiler de bir yandan halka boncuk dağıtırken bir yandan da bu adama yapabiliyorsan yap diyor sadece, o dönemi açıkladığı bir çok konuşması var, azıcık araştırsanız göreceksiniz ama mallık baki ya tüm olayı tek video üzerinden yorumlamak çok daha kolay sizin için. sen sanıyor musun ki adam bu işten zevk alıyor, o pislikten nemalanıyor? lan adam "bu işin temeli 1971 yılı, ilk açık 1977'de verilmiş, 1990 yılında da kontrol edilemez hale gelmiş" diye açıklıyor zaten, daha ne desin? kontrol edilemez açıklar veren bir yapıyı yönet demişler adama o da yapabildiği kadarıyla yapmış ve göreve başladığı tarih 1992, yani sistemin sıçmasından 2 sene sonra. hiç mi suçu yok diyorsun ya, evet göründüğü kadarıyla hiç suçu yok...

    diğer yandan daha geçenlerde bir devlet hastanesindeki kuyruk üzerine tartışmalar döndü, gördün mü herhangi bir televizyonda? videonun yayınlandığı kanal da manidar zaten. şimdi o kanalda yalakalıktan başka bir şey göremezsin, herhangi bir kanalda herhangi bir devlet kurumuna dair buna benzer bir haber yapman mümkün değil, yaparsan resmen ipini çekiyorlar, orası da ayrı.

    --- spoiler ---

    yeni bir şeylerle gelseler artık, bak mesela seyit rıza'nın chp tarafından anılmasındaki tutarsızlık filan olabilir. yeni şeylerle gelin, ssk filan bunlar eskidi, keyif vermiyor...
  • kılışdar nasıl batırsın bi kere liderlik vasfı yok
  • jülide sarıeroğlu deyince aklıma bu geliyor

    2

    hala 16 senedir vazgeçmediler şu camileri ahır yaptılar ile ssk yı batırdı yalanından. yeter artık be kardeşim ya.
  • kılıçdaroğlu'na sgk üzerinden çamur atmaya çalışanlar refah ve sonraı dönemde istanbul büyükşehir belediyesi hesaplarını inceleseler acaba altından neler çıkar. belediye incelenemez ama. belediyenin özel koruması var.
  • arkadaşlar ülkedeki herkesin sizin gibi kafasının çalıştığını falan mı sanıyorsunuz? "yav he he" demiş biri. tabi ki haklıda, bunu sen ben anlıyoruz.

    yahu "kılıçdar telekomu sattı, tüpraşı sattı" deseler en az 20 milyon var "vay oç kılıçdar" diyecek.

    bu bir politika. (ne denli iğrenç bir politika olsada) sürekli konuşarak inandırıyor ve beyinlere kazıyorlar.

    tabi bütün bunlar kılıçdar kımılının o koltuğu inatla meşgul ederek ülkeye zarar verdiği gerçekliğini değiştirmiyor.
  • yunanistana geçen gün vize alamadım sorumlusu pontus rum cemiyeti.
hesabın var mı? giriş yap