• mahir öztaş'ın içiçe geçmiş iki romandan oluşan postmodern romanı.
  • warm-down diye de adlandırılır.
    spor yapılırken uygulanan sıralamanın, genellikle ihmal edilen, önemli bir parçasıdır.

    1- ısınma
    2- antreman
    3- esneme
    4- soguma

    şeklindeki bir dizilimde son halkayı oluşturur. antrenman sırasında yükselen nabzın antrenman sonrasında sağlıklı şekilde ve vücudun ritmini bozmadan düşürülmesini sağlar. antenmandan sonra esneme ve soğuma kısımlarının atlanması halinde; laktik asit gibi yorgunluk maddeleri ile ile dolan kirli kan temizlenmek üzere kalbe gönderilmek yerine aktif kaslara gitmeye devam eder ve baş dönmesi, aşırı yorgunluk, mide bulantısı gibi şikayetlere sebep olur. sonra eczaneden bir hamilelik testi alırsınız ve bir de bakarsınız ki hamilesiniz! unutmayın yumurta gibi çıkıntılıysa erkek, top gibi yuvarlaksa kızdır...
  • balıkadamların vurgun yememek için döne döne ve yavaş yavaş yüzeye çıkmaları gibi, ve en az o eylem kadar önemli olan spor aktivitesi. eğer yoğun çalışma sonrası soğuma rutinini(hareketlerini) gerçekleştirmemişseniz, feleğin topuzunu tersten görmeniz işten bile değildir.
  • 450 sayfalık ziyan.

    aslında, bu kadar uğraşla yazılmış bir roman hakkında en azından bir iki güzel şey söylemek istiyorum. yazar dediğin de insan, o kadar sayfayı yazmak ve bu roman gibi girift ilişkileri gözeterek yazmak çok büyük emek ister. ama yok arkadaş, 450 sayfa uğraşıp da bir tane güzel cümle, bir tane güzel fikir yazamamak da başlı başına iş. kutlansa kutlansa bundan kutlanır yazar.

    zaten, konusu edebiyat olan edebiyat, konusu kitap olan kitap gibi kavramları duyunca beni bir kaşıntı basıyor. mesela orhan pamuk da aynı şeyi yapıyor ama hiç olmazsa, bunun yanında başka bir şeyler de anlatıyor. bu kitapta o da yok. iki (hatta dört) roman, sanki kitabın bir kısmı yanlış basılmış ya da sansürle çıkarılmış gibi hissettiren nedensiz-sebepsiz-sonuçsuz olaylar, bir dolu imla hatası ve anlatım bozukluğu, bu arada da gereksiz mi gereksiz gündelik hayat ayrıntıları... bir tek postmodern kurguyla olmuyor o işler, kurgu yalnızca teknik (ve kimi zaman önemli) bir ayrıntı. postmodern bir roman yazdın, tam bir postmodern unsur olan "solculuğu, hiçbir şeye bağlanamadığı için terk etmiş kahraman"ı da yazdın, tamam. tamam da sonra? eee? gerisi?

    niyeti olan, gerçi son baskısı on sene önce yapıldığına göre pek niyeti olan da yok ya, okumasın.
  • mahir öztaş'ın yazdığı 1995'in yunus nadi roman ödülü'nü kazanan eserdir.
hesabın var mı? giriş yap