*

  • kavram karmaşası yaşanmaya başlanan noktalarda, daha anlaşılır ve açıklayıcı olma amacıyla başvurulan eylem. örn: nefreti anlatan kişinin fünyeyi çekmesi somutlaştırıcı bir etkinliktir.
  • (ön not: sözlük'te "somutlaştırma" maddesine tıklandığında "somutlama" maddesi açıldığı için zorunlu olarak buraya yazıyorum.)

    roman ingarden , alınlama estetik'ini tanımlarken bir somutlaştırma işleminden bahseder; fakat bu, gündelik hayatın içinde olan soyuttan somuta geçiş biçiminde değildir, ondan farklı bir yöntemdir.

    alımlama estetiği, objeyi temel alan diğer estetik kuramlardan farklı olarak işin içine bir de "alımlayan" denilen okuyucuyu katar. sanat yapıtı, ancak onu alımlayan bir süje vasıtasıyla varlık anlamını kazanabilir. buna göre de, sanat yapıtının varlığı, ancak onunla ilgi kuran okuyucu dediğimiz süje'nin yaratıcı alımlamasıyla meydana gelir. bu işlem, "somutlaştırma"dır. somutlaştırma, okuyucunun metin içinde belirsiz nesneleri tamamlaması, yazar tarafından eksik bırakılmış noktaları kendi bilgisi ve hayal gücü yardımıyla kendi yetkinliğiniyle doldurmasıdır.

    süje'ler ( alımlayan okuyucular) farklı olduğuna göre, her süje sanat yapıtını farklı bir şekilde tamamlayacak, aynı yapıtın farklı süje'ler tarafından yapılmış farklı somutlaştırmaları olacaktır. hatta bu somutlaştırmalar aynı süje'nin farklı okumalarında da ortaya çıkabilir.
hesabın var mı? giriş yap