• kadrosunda riz ahmed ve olivia cooke gibi isimleri bulunduran drama projesi.
  • böyle bir film için riz ahmed ne alaka amk. piyasada bin tane adam var o rolü kesecek. neyse bakalım.

    https://www.reddit.com/…med_in_musicdrama_sound_of/
  • darius marder'ın yazıp yönettiği dram filmi.
  • 2019 tarihli riz ahmed ve olivia cooke gibi iki değerli oyuncunun müthiş performansları ile günümü şenlendirmiş safkan dram filmi.

    fragman
  • müzikal değil sanki ya....
    afiş yanılttı beni cold war'da da olduğu gibi.

    bana göre ağır ve sağlam bir dramadır. riz ahmed the night of ve the oa'den sonra adını altın harflerle bu filmle yazdırmıştır/yazdıracaktır.

    spoiler

    ruben karakteri o kadar güzel aktarıldı ki bize..ben izlerken empati yapmaktan ruben'a dönüştüm yahu. gerçekten çok iyi ses miksajı ve duygusallık barındırıyor.

    ruben'ın lou'yu pariste şarkı söylerkenki videosunda ondan vazgeçeceğini sandım ancak ameliyattan sonra ilk işlerinden biri oraya gitmek oldu. artık hicbir şey eskisi gibi değildi ve olamayacaktı. bu hayal kırıklığını dibine kadar yaşadım. çok üzüldüm. çok sıkıldım. lou'ya biraz kırgınım...

    paul raci-joe..ilk defa izledim ama ağlama sahnesindeki nahifliği beni bitirdi. ne güzel git dedin be joe.

    1-duymasini sağlayan aparatları çıkarıp, sağır bir şekilde kendini kabullenerek etrafa bakması (end scene)
    2-joe'nin ağlayarak ruben'i kovması
    3-lou'nun onu istemediğini anlaması

    bu 3 sahne vurucu sahneler. seyircinin gözüne sokmadan, film bittikten sonra kendi kendine filmi sindirirken de daaaaan! diye vuran sahneler.

    lezzetli, akıcı, vurucu.

    9/10

    spoiler end

    izleyin :)
  • duygu pornosuna çevirmeden nasıl dram çekilirin harika bir örneği olan film. izleyeli yirmi dört saat oldu ama sürekli kafamın içinde dönmeye devam ediyor. yazan & yöneten darius marder ve mükemmel bir performans veren riz ahmed başta olmak üzere emeği geçen herkese kendi adıma teşekkür ederim <3
  • fragmanı 'oha kesin izlemem lazım bunu' dedirtmiştir.

    başlıyorum, bitince editleyeceğim.

    edit: çok güzel bir filmdi.

    --- spoiler ---

    özellikle finalin sadeliği, doğallığı ben bitirdi.

    --- spoiler ---
  • taş gibi film. duygu sömürüsüne kaçabileceği geniş bi alan olmasına rağmen hiç oralarda gezinmeyen, son derece yalın ve gerçek bir anlatıya sahip, seyircisine adeta zorla empati yaptıran, herşeyiyle dozunda bir iş olmuş. (bkz: riz ahmed)’in performansı da ayrı bir alkışı sonuna kadar hakediyo.

    valla bu stream savaşlarının kazananı sahiden biz seyirciler olmaya başladık. birbirinizi yemeye devam edin ki böyle kaliteli yapımlarla daha sık karşılaşalım.
  • başarılı bir dram filmiydi. bu sene çıkan borat ve black box hariç izlediğim her amazon filmini baya beğendim, boş yok resmen; blow the man down, vast of night'tan sonra üçüncü sıraya yerleştiriyorum bu sene içindeki amazon filmlerine.
  • hikaye ve karakterler derek cianfrance'in tamamlayamadığı metalhead isimli docufiction projesinden alınma. anladığım kadarıyla cianfrance jucifer adlı bi grupları olan çiftin kurgu-belgesel tadında, tamamen gerçek turne görüntülerinden oluşan bir film tasarlamış ancak bitirememiş. filmimizin yönetmeni, cianfrance ile the place beyond the pines beraber çalışmış darius marder bu hikayeyi alıp baştan yaratmış.

    o malum sorunun cevabı: hayır sağır olma kısmı kurgu, gerçekte adam hala müzik yapıyor.

    filme gelirsek, bence açılışı tam bir cianfrance filmi olmasına rağmen devamında cianfrance'in filmlerinin geneline hakim ''ya olmuşta his olarak bir şeyler eksik'' kısmı bu filmde yok. anlatmak istediği duyguyu çok iyi bi şekilde izleyiciye geçiriyor.

    yani, sağır olma durumuna ilişkin ciddi şekilde kafa patlatılmış bu filmde. çevremde duyma sorunundan dolayı kulaklık takmak zorunda kalan insanların yaşadıkları o gerçek olmayan sesin ne kadar sinir ve moral bozucu olduğunu çok iyi kavramış ve seyirciye bunu anlatmaya dert edinmiş.

    açık konuşmak gerekirse filmin finalini sinemada falan izleseydim büyük ihtimal gözlerim dolu dolu çıkardım salondan. riz ahmed'in abartısız oyunculuğu ile protagonistimizin değişimi ve duygu durumu resmen yavaş yavaş kanınıza şırıngayla zerk ediliyor. ruben'in vazgeçişi ve kabullenişiyle hemhal olmak istiyorsunuz. filmin başarısı da aslında burada, hikaye ortalara doğru hiç böyle bitmeyecekmiş gibi geliyor.

    kısaca adıyla müsemma tam metal müzik karanlığında bir film.
hesabın var mı? giriş yap