spike tv

• amerikan televizyon kanali tnn'in iki-uc aydir almaya calistigi isim. spike lee ve spike adinda haklari sahip oldugunu zanneden bir suru baska salak dava acti ve bu yuzden isim degisimi bayagi gecikti, yeni programlari (bkz: striperella) basladi. su gunlerde degisim olmak uzere.
• hafta içi ard arda 4-5 csi bölümü yayınladıkları csi maratonu ile csi overdose'a sebebiyet vermiş, paranoyak ve manyak etmiş kanal...
• daha cok "reality" temasi uzerine kurulmus programlar iceren bir kanal. mesela. "the club" adli bir programi var bu kanalin. las vegas'ta "ice" adinda bir gece klubunun yonetimini, nasil isletildigini, pisligini guzelini izliyoruz bir aydir.
  
  iki dakika once bu programi izlerken aklima bir takim populist yaklasimlar geldi. yazmayacagiz da bir buyuk mu actiracagiz? yazariz bugune bugun, ikisini de yapacagiz.
  
  spike tv baslibasina bir erkek kanali. keske boyle bir kanali turkiye'de acabilecek cesaretleri olsa da takilsak seyretsek butun gun. acaba nasil olurdu?
  
  once spike tv'yi inceleyelim.. bence spike tv mtv'nin muziksiz olanidir.
  
  ne tur programlar var derseniz, blind date, i hate my job, world wrestling entertainment (sali gunleri bu arada.. haftanin ilk iki gunu saga sola kizanlar icin sahane), car and driver, james bond filmleri, mcgyver, real tv, tough trucking, trucks, horsepower tv, spike tv ultimate gamer, elimidate, jackass simdi aklima gelen programlar mesela.. ayri bir ozellikleri ise reklam oncesi ve sonrasi "a guy and his truck, beautiful!" turu sloganli resimler de gosterip tribe sokmalari...
  
  dogal olarak birtakim programlar yalnizca amerikan kulturu ile icice olanlara birsey ifade ediyor.
  
  mesela tough trucking programinin bana tek yarari
  
  "- heymeeen, çekitaut, i have 645 babies in here, all pumped up gut tu go!
  - word tj!"
  
  muhabbetleri degil, bunlari yapan adamlarin tiplerinin komikligi. aslinda bu bir tur mizah anlayisi: dunyada bazi adamlar var, butun olaylari garaja kapanip motora abanmak, sonra gidip collerde bunlari yaristirmak! bos zamanlarinda da motor yagi degistiriyorlar. o kadar mutlular, hayatin geri kalanindan o kadar bihaber ve ilgisizler ki komik.
  
  boyle serilerin ilk iki bolumunu seyrettikten sonra bayariz, o nedenle spike tv'nin turkiye entegrasyonu icin bunlari eleyelim.
  
  wwe gitti, truckingler gitti, horsepower tv gitti (aynisini turkiye'de yapamadiktan sonra napayim), real tv de gitsin, zaten şov ti vi real tv gibi birseyi uzun bacakli bir kadinla sunuyordu. csi'i da cnbc-e'ye birakacagiz ki batmasin.
  
  simdi turkiye'de nasil isletebilecegimize bakalim bu kanali:
  
  james bond, mcgyver ve turevi programlari bir kenara koyalim. onlar sabah erken ya da gece gec saatlerde, ya da hicbir program olmayan prime time'larda gosterilebilir.
  
  rakibimiz cnbc-e, ntv, cnnturk, number one ve bazi zamanlar kanal 6 bu arada. haber gostermedigi zamanlar ilginc filmler falan gosteriyorlar ya.. kanal-d, show tv, star, atv gibi kanallarin prime time'da abandigi diziler ve filmlerin izleyici kitlesi "cogunluk," biz kulturlu, mesaj kaygisi olmayan, rahatlamak isteyen kesime hitab ediyoruz. reklamlarimiz da ona gore olacak, ileride gorulecegi uzere..
  
  geriye kalan saglam programlari bir cati altinda toplasak:
  
  1- "blind date"
  
  turkce ismi "gorucu usulu" ya da "kiminle cikiyorsun?" tarzi bir isim olmali. kesinlikle basvuru usulu ile calisilmali. kafamdaki dusunce sudur: on kisilik bir gezici ekip kurulacak, bunlar en ust duzeyde basin kartina kavusturulacak. her ay bir sehire gidecekler, hafta basina basvurularla dogru oranda cekim yapacaklar. sunucu ise mehmet ali erbil olacak, olmali, hatta olsun.
  
  sistem sudur: ilk yedi cekim set ekibinin tanidiklarindan ayarladiklari kisilerle yapilacak, mizansen olacak. yani gercek olmayacak. bu yedi cekimden iki tanesinde kavga-gurultu olmali, kufur olmali, ucu basarisiz sonuclanmali, bir tanesi erkegin, bir tanesi de kizin istegiyle mutlu sonuclanmali. yani kizlar azgin olan fakat nazik, kulturlu yaklasan erkek gormeli, erkekler de azgin ve abaza lakin guzel kiz gormeli ki basvursunlar.
  
  ve bu ilk yedi cekimi haftada iki tane olmak suretiyle dort haftada gostermeli, dorduncu haftanin ikinci programi ise bir "en iyiler" kivaminda goruntulerden olusmali.
  
  ekip olarak onceden rezervasyon yapacagimiz gece klupleri, taksi/minibus servisleri, restoranlar ve giyim markalari bizim bu ilk haftalarda finansorumuz olmalilar. bu sekilde en kotu olasilik, reklam sayesinde cekim yapilacak olan mekanlara bes kurus para vermemiz gerekmeyecek, en iyi olasilik ise bu mekanlar uzerine para vererek en azindan ayda iki kez cekimleri orada yapmamizi isteyecekler. biz de program olarak bu guvenceyi verecegiz.
  
  dorduncu hafta bitti mi? ondan sonra internet sitemizde online basvurular olacak. (reklamlarda cevrimici basvuru derseniz herkes basvurabilecek cesareti kendisinde bulur. programin goruntusu ve sunulus tarzi ile programa cikacak kisilerin gidilecek ortamlara uyum saglayabilecek maddi ve kulturel gucte olmalarinin saglanmasi, olmayanlarin ise cekindirilmesi menfaatimizedir) "nisanin ilk haftasi x sehrindeyiz" seklinde bir ilan verilecek, o sehirden uc yuz kizli erkekli genc basvuracak. unutmayalim, kizlar basvururken onceki programlarda gordukleri maddi guclu kibar erkekleri hayal ediyor, erkekler de azgin ve zengin kizlari, o nedenle evde kalma ihtimali olanlar ve eglence arayanlar mutlaka basvuracaktir. ayrica gecenin butun harcamasi da sirketten olacagi icin guzel bir yemek yemek, ortamlara akmak isteyenler de basvuracaktir.
  
  simdi geldik en esasli konumuza. turkiye'de daha once bu tur es bulma program denemeleri oldu. sonunda ne oldu? adana'dan kizin ailesi gelip ortaligi tarumar etti. bu deneyim ile ne yapilmasi gerekiyor? basvuran kisilerin evlerine kadar gidilmesi, yakinlari ve aileleri hakkinda toplanabilecek mumkun mertebe en fazla bilginin toplanmasi gerekiyor. eninde sonunda baska bir basin-yayin organina, yasal kuruma vs.ye sikayette bulunulmayacagina, sabika kaydinin olmadigina, ve basvuranin ailesinin cogunlugunun bu katilimi onayladigina dagir bir kagidin imzalatilmasi gerekiyor. yaptirim olarak da para cezasi konulmasi gerekiyor. bu ucu tamamlandi mi sorunumuz yoktur. zaten 300 basvurunun 200'unu sirf bu kosullar eleyecektir.
  
  geriye kaldi 100 basvuru. tabii ki bu yuz basvurunun cogunlugu erkek olacaktir. iste burada programin en kral noktasi oraya cikar: erkek adam, erkek adamin reaksiyonuna guler. yani biz ne yapmaliyiz? bir sehirden on program sunacaksak, (on erkek on kiz demek) bu programlarin on erkeginden yedisini kizlar konusunda pek sansli olamayacak kisilerden secmeliyiz!
  
  bu yedi kisi degisik tiplerde olmalilar, mesela cin yuzlu olani olmali, kizil sacli cilli olani olmali, yanik tenli keskin, hatta nasirli suratli dogulusu olmali, acik tenli bon suratli batilisi olmali... geriye kalan uc erkegi de en kralindan secmeliyiz. mumkun mertebe eli yuzu duzgun, genis omuz, yani ortama akti mi eli bos donmeyeninden. ki kizlar da basvursun, unutmayalim.
  
  kizlar icin de tam tersi oranti olmali. kizlarin yedisi basvuranlarin en guzellerinden, en hanimefendi olanlarindan secilmeli. sarisin, esmer, kizil sac, buyuk gogus, buyuk kalca kucuk gogus vs.. kombinasyonlari aynen uygulanmali. geriye kalan ucu ise ortalama olanlarindan secilmeli, bunlardan bir tanesi de cirkine kaymali.
  
  bomba ise su kombinasyonlardan olacak:
  
  guzel kiz - ortalama erkek
  uc ortalama kizdan en cirkin kiz - uc duzgun erkekten en yakisikli erkek
  guzel kiz - uc duzgun erkekten ikinci yakisikli erkek
  en guzel kiz - ortalama erkeklerden cirkine kayan erkeklerden birisi.
  
  geriye kalan kombinasyonlar ise basvurularda belirtilen "tercih ettiginiz bayan/erkek modeli" kismina uygun olarak eslestirilecektir.
  
  ilk dort kombinasyon programi izleyen erkeklerin ve kizlarin "abi o hatuna o yapilir mi!" "ah ben olacaktim" "ah cocuga bak, silliga bak" tarzi yaklasimlarda bulunmalarini saglayacak, programin idollerini yaratacak, izleyenlerin bu kisilerde kendilerinden bir parca bulmalarini saglayacaktir. programin devamini bu saglayacaktir. basvuran her erkek oyle guzel bir kizla eslesmeyi, cirkin kiz da oyle yakisikli bir erkekle eslesmeyi dusunecek, yapacaklarini onceden planlayacaktir. ve sonrasinda "elimidate" tarzi erkegi erkenden opmeler, ellemeler, sicak konusma yapmalar vs.. programi ratingin tepesine cikaracaktir.
  
  geriye kalan kombinasyonlar programin marjsiz bolumleri olabilir, ama esas laflar bu guruhtan cikar. programin edebi kismi, yani "abi adam kiza sonra soyle dedi, kapiyi cekti gitti" gibi geyikler bu tur eslesmelerden cikacaktir. alternatif tayfa buraya daha onem verecektir, netekim en basarili eslesmeler de buradan cikacaktir.
  
  bu program ile ilgili son onemli nokta, bbg ve diger televize yasamlarda kendisini gosteren kisilerin unlu olmasi sorunudur. biz buna izin vermemeliyiz. izin verirsek yapimcidan daha zeki olmaya calisan kisiler de programa basvurur, programimizin omru cikan bir kisinin unlu olmasi ile kisalir. yani ne yapmaliyiz? basvuran kisiler en asagi iki sene olmak uzere baska bir programa/venueye cikmama, aciklama yapmama vs. konusunda bize guvence vermeliler. "cikma" munasebetinin cekimlerinin bizde olmasi nedeniyle zaten politik aciklamalar, dis dunyayi elestirmeler gibi kisiyi hemen "unlu" yapan goruntuleri yayindan once kesebilir, unlenmeyi engelleyebiliriz. ama programa cok guzel bir kizin cikip sonrasinda mankenlik ajansindan teklif almasi gibi bir durumu ancak anlasma ve para ile halledebiliriz.
  
  zaten program 30 dakikayi gecmeyeceginden kisiler ve dedikleri uzun sure hatirlanmayacaktir, ama isi force majore birakmak uygun olmaz.
  
  bence bu tur bir yaklasim tutar. rtukten kacinmak icin opusmeli, ellemeli bolumleri saat 10'dan sonraya koymak menfaatimize olacaktir.
  
  2- "i hate my job"
  
  "isimden nefret ediyorum" ya da "patronumu sevmiyorum" seklinde bir isme sahip olacak bu programla ilgili cok fazla atip tutamayabilirim, cunku dinamiklerini dusunecek kadar bilgim yok.
  
  gelgelelim turkiye'de birisini "isimden nefret ediyorum" diye konusturmak biraz sikar. soyle ki, bordrolu maas alan bir kimse su ekonomik durumda isinden nefret ettigini belirtemez. yuzunu karaladik, sirketin ismini kararttik diyelim, yine de olmaz, cunku yari-demokratik bir is hiyerarsisinin hukum surdugu ulkemizde kimse isini sevmedigi icin televizyona giden adami barindirmaz. personeline kral muamele ceken sirketlerin buna prim verecegini dusunme yanilgisinda bulunmayalim, aksine game theory der ki, herkes basina boyle birseyin gelme ihtimalini goz onunde bulundurur, sirketler bu programi boykot eder.
  
  el altindan maas alan bir kimse de malum nedenlerden dolayi "isimden nefret ediyorum" diyemez. sikar.
  
  yani neymis? boyle bir program yapacak isek, sektor bazinda degil, meslek bazinda olmaliymis. yani calisan kisi meslegine, ornegin garsonluguna laf attigi surece sorun yokmus.
  
  bu bazda, program mekanda degil, studyoda cekilmeli, sunucusu da daha once bu tip islere obur tarafina bakan kisilerden secilmelidir. yani ugur dundar, yani hincal uluc, yani sinan cetin.
  
  soyle bir diyalog olur, musteriler ile saticilar arasinda baglanti olur, egitici bir program olur hem:
  
  - ya abi iste musteriler geliyor, boyle tabagini canagini sagda solda birakiyor, olmuyor yani butun gun temizle temizle.. bi de nerden ciktiysa filmlerdeki gibi kumas pecetelerini tabagin uzerine koyuyorlar, tertemizken salca falan bulasiyor, elimizle cikarip bir de onlari yikiyoruz. buradan musterilerimize sesleniyorum, lutfen kumas pecetelerinizi kullandiktan sonra nazik bir sekilde kivirip tabaginizin sol tarafina birakin, adab-i muaseret diye birsey var hincal abicim degil mi ama?
  
  program bu sekilde mekan, yer, calisan, isveren ve firma ismi verilmedigi surece (canli olamaz yani) retail isverenleri tarafindan desteklenecektir, cunku hem reklam olacaktir, hem de memnuniyeti ve samimiyeti arttiracaktir.
  
  izleyen olarak biz de isin obur yuzunu ogrenip bilgili kalkacagiz ekrandan, discovery channel hesabi.
  
  3- "spike tv ultimate gamer"
  
  hoca simdi burasi cok ama cok onemli bir nokta. turkiye'de bilgisayar sahibi hic kimse kalkip da "ben bilgisayarda oyun oynamadim" diyemez. gelgelelim, oyun programlari konusunda cok kitiz. number one'da falan rastlamistim arada sirada ama mankenlerle joleli sacli herifler oynuyordu, yanlis.
  
  bi kere manken counterdan, undergrounddan ne anlar? joleli sacli cumartesi gecelerinin laila demirbasi erkek model sunucu ageofta kac dakikada bronze'a cikip chariot basabilir?
  
  ben ekranlarimizda megadeath, dream theater tisortlu, uzun sacli, sakalli, yagli yuzlu, sigara agizda oyun oynayip hizli konusan, arkada stratovarious nameleriyle ling rush yapan adam gormek istiyorum kardesim. ancak onu ciddiye alirim. bilirim cunku, o bendendir, mouseunun dehlizlerinde yillarin el kirini saklar. klavyesinin avuc desteginde el sekli cikmistir.
  
  bu kanalimizin onemli programlarindan olabilir. hem turkiye'de yasallastirilmaya calisilan bilgisayar oyun sektorunun isine gelir, hem de oyunlar hakkinda bilgimiz kulturumuz artar, internet cafe geyigini televizyondan seyrederiz, oyun oynarken gencler televizyonla senkronize gider, hatta ve hatta kanalin serveri olur ve burada online counter strike bile seyredilebilir arada sirada..
  
  online counter olayinda ekranda gormek istemeyecegimiz birtakim yazilarin cikmasi (chatten kufurlesme mesela) mumkundur, ama bir-iki ufak yazilimla halledilebilir. ya da en kotusu, servera yalnizca saglam, tanidik insanlar davet edilir.
  
  oyun tanitimlarinda ise,
  
  - evet cok guzel bir oyun, boyle sol tiklayinca menu aciliyor, yeni oyunu seciyoruz, tanklari boyle basili tutarak secip saldiriyoruz, ve aa olduler, evet neyse nazlicim teoman'in yeni klibi cikmis onu izleyelim mi?
  - (nazli o sirada esquire falan ceviriyordur, ya da aynada tangasini duzeltiyordur, kameraya ciktigini anlayinca bir hisimla) a evet cok guzel bir oyun yapmis teoman, simdi izliyoruz..
  
  seklinde gereksiz calismalardan,
  
  - beyler forever'i aciyorum stratovarious'tan, live dinleyin yalniz en guzeli o. ardindan da mor ve otesi dinleyecegiz cdleri hazirladik (onemli nokta: klip girmek yerine direk boyle sarkiyi dinletip daha yakin olduk seyirciye), simdi geri donelim countera.. arkadaslar alemden tanidigimiz ahmet turekan, nami diger [dw]azrail var yanimizda, hatta kendisi sikilmis dayanamamis coktan birkac el atmaya baslamis, izliyoruz..
  - merhaba arkadaslar, gordugunuz gibi -es..biiip..k herif wallhack yapiyor- evet awp'ta olay habire ziplamaktir. kameraman arkadas bir yandan el hareketlerimi de gosterebilirse, evet aynen su sekilde, arkadasin onune duvarin arkasindan ziplayip cok cabuk bir sag tiklama ile scopu aciyorum, o beni farketmeden frag oluyor. eren abi cambazi koysana, evet bakin simdi m4a1'de susturucuyu takinca silah faz..
  
  seklinde egitici, ogretici, ve satan programlara geceriz. kotu mu olur?
  
  ben boyle seyleri giga.de'den, gamespot'tan ogrenmis, buraya gelip de amerikalilarin ulusal televizyonda deathmatch cevirdigini gorunce sasirmis bir nesildenim. gelecek nesiller bu tur programlarin degerini bilecektir.
  
  4 - "car and driver"
  
  ayni sekilde mtv'de pimp my ride var. onun aynisi hicbir sey degistirilmeden turkiye'de yapilabilir, ama finansoru bulmak zor olabilir. pimp my ride ile ilgili aciklanabilecek fazla birsey olmadigi icin direk araba tanitim programina geciyorum:
  
  spiketv'nin bu programi iyi degil, ama cok iyi yapilabilir. soyle:
  
  benim simdiye kadar izledigim en guzel araba tanitimi programi bbc'nin "top gear" adli programidir. ve bu program niye iyidir, guzeldir biliyor musunuz? jeremy clarkson sayesinde. bu adam top gear'a gelene kadar top gear'in auto-show dergisinden farki yoktu. neler hatirlarim mesela? saab 9-3'u tanitirken "seats are so tight yet so...i think i'll call my wife now" demisti..
  
  hatta mercedes s500'u otobandan sonra parkta tanitirken
  
  - "right here, this german giant has a voice recognition system for phone numbers... say, you have your hands on more important issues at the time, it may come in very handy you know.. let's test it... (kamera arabanin disina cikar, bes saat boyunca, gunduzden geceye gecene kadar arabayi ve icinde oynayan clarksonu ceker, sonra arabanin icine geri doner)
  
  - no! two, six seven..
  - (araba) i cannot understand the number. please repeat.
  - forget it
  - (araba) ok, two six seven, two five nine, one four, seven three. is that the number you wish to save?
  - yes!
  - (araba) number deleted.
  - as you can see, the germans need a little bit more work on this.. but while waiting in the car, i've discovered that it has a see-through ceiling..
  
  seklinde bir muhabbete tanik olmustum, hem adamin oyunculugu cok iyiydi, hem de eglenceli olmustu.
  
  bizde ise demir bukey cikar ciksa ciksa. ya da arabanin zaten internetten ve dergilerden gorebilecegimiz yanli goruslerini belirtirler, esprisiz, zevksiz araba programlari ile gecerler.
  
  konuyu biraz bu acidan alsak, araba kullanmadaki zevki, erkekligi tanitsak, otomobil fuarlarindaki adamlarla kanka olan clarkson gibi birisini tutsak, fuarlari bize o gezdirse, eglensek, ne guzel olurdu?
  
  ha bir de, turkiye sartlari tabii, ben kimsenin tempra, sahin, lada ya da kartal tanittigini hatirlamiyorum. biraz da o tur arabalarin tanitilmasi, denenmesi, anlatilmasi guzel olurdu. ben ki 28 yasima kadar araba sahibi olmayabilirim, olunca da gidip merso almayacagim, peugeot 106 ya da sahin, broadway alacagim. bunlari kimse tanitmiyor ise, benim ne isime yarar mersonun ic dosemesinin koyu rengi, renault safrane'in adinin doseemelerine fabrikada sikilan safran tozunun kokusundan geldigini..
  
  ayrica kanunun degismesi ile turkiyede artik modifiye arabalar da gozukmeye basladi, sirf bunlarin uzerine de eglenceli bir program yapilabilir. ben gormek isterim modifiye araba ile bir gun istanbul gezildiginde kac kizin baktigini, kac polisin cevirdigini, kac kisinin carptigini, killik cikardigini.
  
  5- "elimidate"
  
  simdi bu bir spike-tv programi degil. mtv yayinliyor. ama "blind date" tarzinda uygulanabilirligi yuksek oldugu icin ayni yukarida blind date'i anlattigim sekilde bir sistemle gosterilebilir. onemli olan, kadinlarin kavga etmesini saglamak, bir de kesin gizlilik. yani soyadi gecmemeli.
  
  programi bilmeyenler icin, elimidate'te bir erkegi dort kizla ortama saliyorlar, erkek kizlari eleyip birisini secmek durumunda kaliyor. ya da bir kizi dort erkekle ayni ortama birakiyorlar, kiz erkeklerden birisini seciyor. cogunluk en guzeli secmiyor, ya da en guzel/yakisikli dan iki tane oluyor, olay rekabete, bizans oyunlarina, politikaya, once davranmaya dusuyor. bizim icin biraz rtuk problemi yasanabilir, ama yayin saatine ve katilimcilara gore programi turkiye standartlarina uygulamak mumkun.
  
  6- "the club"
  
  oh la la.. bu program turkiye'de cok tutabilir. neden tutabilir dedim de "mutlaka tutacaktir" demedim? cunku butun program ve set ekibi ilk ayin sonunda kursun yagmuruna tutulup oldurulebilir.
  
  bu gittigimiz eglence yerlerinin binbir problemi var. mafyasi var, ic cekismeleri var, sermayedar ile yoneticinin fikir ayriligi var, kira sorunu var. sonra entertainer, attractor, bodyguard olarak isimlendirdikleri sektore ozgu calisanlari var. pr cisi var. kiyafetcisi var. butun bunlar nasil calisiyor, ne gibi kriterlere gore adam aliyor, kisacasi lailadan tutun da sahika'ya kadar her tur bar ve klup nasil isliyor, bizim gordugumuz gece hayatinin arkasinda ne gibi amaclar, ne gibi calismalar mevcut?
  
  bunlari gun icerisinde ve geceleri klup isletmecileriyle birlikte gezecek kameraman ekibi cekse, yeni acilan, medyatik olmak isteyen bir klup de sponsor etse kotu mu olur?
  
  ha programin bir yayin donemlik omru olur, behemahal olan klup dinamikleri ve cikabilecek olaylarin keskinligi nedeniyle. ama acilis icin cok guzel bir proje. ben isterim laila neden yanmis herkes ogrensin. neden bazi insanlar kluplere alinmiyor, nasil gelmek, nasil eglenmek lazim, nasil olmamak lazim onu ogrensin. guzel olmaz miydi? izlemez miydik?
  
  ve tabii ki bu programda kluplerde yiyisenleri, yari ciplak danscilari, seksi sanatcilari, luks arabalari gorecegiz. eh boru degil, erkek kanali bu.
  
  -------------------------------
  
  kopyalayacagimiz ana programlar bitti. geriye ne kaldi? reklamlaar..
  
  reklamlar uzun olmamali, ve konuyla ilgili olmali. yani kesinlikle omo reklami gormemeliyiz. universite reklami gormeliyiz, kitap-defter reklami gormeliyiz, oyun reklami gormeliyiz, (halo2'nin reklami mesela), sinema reklami gormeliyiz, muzik reklami gormeliyiz. mor ve otesi gibi bir grup reklamda cikip "cumartesi surada konserimiz var, gelin, cok eglenicez" demeli. secim zamani "su konu hakkinda ne dusunuyorsun? oy ver!" seklinde tarafsiz fakat toplumu dusunmeye itecek reklamlar cikmali. vs. vs.
  
  yaptigimiz programlar dikkatinizi cekti ise zaten para kazaniyorlar, reklamdan diger kanallar kadar cok para kazanmamiz gerekmeyecektir.
  
  tabii ki bu tur bir kanalin sekillendirilmesi icin daha cok sektore ozel idari ve yayinsal duzenlemeler gerekecektir. ben basin-yayin endustrisinde buyuk bilgi sahibi olmadigim icin yalnizca talebi belirtebilirim, hatta kendi talebimi belirtmekten oteye gecemem. temenni sudur ki, birileri bu fikirleri guzelce uygular, populist programlardan egitici, hobiye yonelik, kultur verici, rahatlatici programlara gecebiliriz. yoksa ben de bilirim "biz evleniyoruz" diye bir program yapip cikabilecek tersliklerin uzerinden para kazanmasini. amac maraza cikarmalari icin bir guruhu odaya tikmak olmamalidir.
  
  amac odaya tiktigimiz guruhun konusarak, anlasarak, mantik dahilinde basarili kararlar vererek izleyenlere yaptiklariyla ornek olmasi, pisligin icinde guzeli ve dogruyu gostermesi olmalidir. yanlisin elestirisinin yapilmasi olmalidir. kadinlarin erkekleri, erkeklerin kadinlari anlamasini saglamak olmalidir. butun bu egitici, ahlaki pusur isleri yaparken de televizyonu olmasi gerektigi "eglendirici" ozelliginden yoksun etmemesidir.
  
  az kalsin unutuyordum.. "a guy and his truck, beautiful" tarzi mesajli goruntuler yerine, turkiye'de "dogan gorunumlu sahin. alemin krali" yazisiyla dogan gorunumlu sahin resmi, ya da "ortamlarin kraliyim, joleli saclarimla laila'dayim" yazisiyla vatan sasmaz tipli bir gencimizin resmi cok guzel gider.
  
  biz de pazar gunu sabahtan aksama kadar kanal degistirmeden rahatlariz. guzel olurdu.
• http://www.spiketv.com/
• amc ile birlikte erkek adamı ekrana yapıştıran bir kanaldır. deli deli maratonları vardır. band of brothers'ın bütün bölümlerini aynı gün art arda vermek gibi.
  
  bunun dışında manswers diye bir "bunları biliyor muydunuz" tadında bir programı vardır ki anlatılmaz yaşanır. bu programda yanıtlanan en önemli sorulardan biri mesela gerçek meme suda nasıl anlaşılır idi. gerçek meme yağdan oluştuğu için sudan hafiftir ve su üzerinde kalır. silikon meme sudan ağır olduğu için dibe çöker.