• böyle olup bir de haftanın en az altı, neredeyse yedi günü çalıştırıp 15 günlük ssk yatıranlar vardır. bunlar bir de kültür ortamıyız, ulvi görevleri yerine getiriyoruz havalarında gezinirler; ben böyle bi yerde iki sene çalıştım - gerçek şudur ki eve yakın olmasa, konusu da ilgimi çeken bir konu olmasa bir gün durmazdım.
  • işçinin iş akdini haklı feshi için olanak tanıyan uygulama.

    böyle olunca ne oluyor, üçkağıtçı şirket vergiden kaçırmaya çalışıp üç kuruş kâr ettiğini düşünürken, daha sonra bu işçisi ile sürtüşme yaşadığında işçi, başka hiçbir haklı nedeni olmasa bile, bunu gerekçe gösterip iş akdini haklı olarak feshediyor, sonra gelsin bir dava ve kıdem ile ödenmeyen fazla mesai alacakları; bunlar işverene en az bir kaç katına mal oluyor; işçi de köşe oluyor.

    zorunlu edit: aşağıdaki bir yanlış bilgiye istinaden; alınan ücretin bordroda düşük gösterilmesi işçiye 4857 sayılı iş kanunu'nun 24. maddesi uyarınca haklı ve bildirimsiz fesih hakkını verir. bu durumda ihbar tazminatı talep edilemez. ancak işçinin, iş süresi içerisinde bundan haberdar olması, bu duruma rıza gösterdiği şeklinde kabul edilemez. çünkü burada işveren, aynı zamanda kamuya karşı yasal bir yükümlülüğünü yerine getirmemektedir ve işçinin böyle bir durumu kabul ya da red gibi bir serbestisi yoktur. o yüzden sinirli işçi ne yapar; kendi dilediği sürece çalışır; sonra hem haklı nedenle sözleşmeyi fesheder, tazminatını alır, hem de vergi dairesine bu yönde bildirimde bulunarak şirketin canına ot tıkar.
  • türkiye'de avukatların dahi göz yumduğu yöntem. durumu kabul edip günü kurtaranlar emekli olacakları zaman ne yapacaklar merak konusudur. sonuç olarak maliyetten kısmak isteyen kan emici patronlar için izahı olmasına karşın çalışanlar için durumu kabullenmenin mantıklı açıklaması yalnızca işini kaybetme korkusu olabilir.
  • "kriz var, piyasa kötü, diğer şirketler eleman çıkartıyor, akıllı uslu durun" gibi sözlerle de süslenir bu uygulama.

    edit: kiriz zimayleyi!
  • avukatlık bürolarında da sıklıkla görülen uygulama.

    bi de iş görüşmesinde işveren bana diyo ki "bizimki de asgari ücretten yatıyo, sizlere özel değil"

    ahahaha ne kadar rahatladım. keşke sorsaymışım, "hmm özel hayat ya da sağlık sigortanız filan var galiba kendiniz için, o halde bize de yaparsınız artık?" aklıma gelmedi ama bu soru.

    neyse orada çalışmıyorum zaten.
  • emekli olunduğunda alınacak üç kuruş paranın asıl sorumlusu olan iğrenç yöntem. bunun izahını yapacak vicdanlı bir patron veya işyeri sahibi göremiyorum etrafımda. al gülüm ver gülüm mantığıyla çalışanlar sömürülmeye, işveren de kene gibi sömürmeye devam ettikçe mevzusu bile bahis olamaz. en kısa zamanda gerekli düzenlemelerle ve ağır yaptırımlarla insanların emekliliklerinin yanmaması ve vergiden çalınmaması için bu saçmalıktan insanlar kurtarılmalıdır. asgari ücretle sigorta primi yatır üstüne üstlük vereceğin maaş da emeğini karşılamasın bir de mesai nedir bilmeden eşek gibi çalıştırasın vs... öyle işletme batsın daha iyidir.
  • maaş bordrolarının asgari ücret üzerinden düzenlenmesi ve bankaların bunu esas alarak kredi puanlaması yapması sebebiyle gelir yetersizliğinden bir çok müşterisine kredi veremediği uygulama.
  • en klasiğinden bir patron şirketi uygulamasıdır. şimdiye kadar çalıştığım 3 şirketin 2'sinde bu uygulama vardı. şimdi burada çalışana kabahat bulmak nasıl abes belli değil. bu konu genelde sonradan oluşmuyor zaten, işe girerken insanlar biliyor, kabul etmek durumunda kalıyor bu gerçeği. bunun sebebi de tabi ki ülkedeki işsizlik. herhangi bir şirkette tanıdığı, dayısı, amcası olmayan, kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan bir üniversite mezunun bile 4-5 ayda iş bulabildiği bir ülkede yaşıyoruz. insanlar elbette ki bazı şeylere göz yummak zorunda oluyor. burada asıl kabahat devlette. devlet işverenleri denetleyemiyor, "lan sen lojistik müdürüne asgari ücret mi veriyosun dingil" diyemiyor ya ben yanarım da ona yanarım. şikayet seçeneği de pek işlemiyor. şu an çalıştığım şirket, işten attıkları tarafından birkaç kez şikayet edildi bu konuda lakin bizim hala asgari ücret üzerinden yatıyor ssk primimiz.
  • asgari ücretin 4-5 katı ücret alanlar için bilhassa, işverenden nefret etme sebebidir.
    işveren vergiyi düşük göstersin diye, işçinin geleceğinden çalmakta, bunu da umursamamaktadır.
    şikayet edeyim deseniz ekmeğinizi kazandığınız yer, etmeseniz kendi kötülüğünüze... öyle bir muammadır işte.
hesabın var mı? giriş yap