stance ^*

• "strantse" diye telaffuz edilen, "yabancilara" kelimesinin sirpcasi.
• avrupa basketbolunu gerileten hede. bunu ogretmeye cabalanan zamani, daha i$e yarar fundamentallere verse koclar, daha iyi oyuncular yeti$tirirler. cocukken gidilen basketbol kurslarinda, ilk i$ stance almak ve yan yan kaymaktir. e be mna koim, neden nba'de hala en kotu savunmaci avrupalilar? yeterince stance cali$madiklari icin mi?
  
  birakalim bu i$leri.. hizli ko$, akilli ol ve iyi $ut at, nba'e gitmenin yolu budur. stance diye diye delirttiler beni de..
• basketbolda savunma oyuncusunun, her hangi bir yöne doğru hızla hareket etmek,yon değiştirmek ve bunları yaparken de dengesini koruyabilmek amacıyla kullandığı pozisyondur.baş belin üstünde (her iki ayağın ortasındadır - denge temini için baş saga/sola kaymamalıdır), gövdenin ağırlığı asağıda (kalçalarda), sırt dik,goğüs ileride, dizler kirik ve esnek, ayak genisligi omuz genisliginden biraz daha açik, bir ayak öbürunden daha önde, ağırlık her iki ayakta eşit ve ayak parmaklarının kökünde olmalıdır.
• ingilizcenin en kendine özgü kelimelerinden biridir, çünkü başka dillere çevrilince nedense tam karşılığı olmuyormuş gibi gelir, to stand fiilinden türemiştir
• basketbolun abc si denilirken bahsi geçen a.
  
  verilen şu linkten http://www.top-basketball-coaching.com/…_on_one.jpg biraz farklı bu duruştur.
  
  bel ve sırt biraz daha dik olmalı. http://www.breakthroughbasketball.com/…/stance2.jpg bunun gibi.
  
  tüm sporlar için farklıdır esasen. ben basketbol için konuşuyorum.
  
  türkiyede genel olarak savunmada yapımında sıkıntı olmasa da hücumda yapan hiç yok neredeyse.
  halbuki çok önemlidir hücumda. büyük kolaylık sağlar. ama türk basketbolcular pek siklemiyorlar.
  
  alt yapıda vs. takımla yaz idmanlarında anamızı siken başlıca hareket buydu.
  
  hoca takımı stance'e oturtur orta sahadan şut çekmeye başlardı.
  
  ilk giren topta bacakları deli gibi yere vururduk
  ikinci giren toptan sonra eskrim adımları ile ileri geri giderdik
  üçüncü giren topta tekrar stance'e otururduk
  dörtte tekrar titreme hareketi.
  
  böyle devam ederdi bu. hoca sokana kadar. kabir azabı aq.
  bizden bi bok olmadı ama yorucu olduğu kadar zevkliydi o idmanlar. idman sonrası o yaz sıcağında tüm takımda ölmüş gözler görmek garip zevk verirdi bana. ehehe
• yakın zamanda nba ile anlaşan bir çorap markası. farklı takımlar için tasarladıkları çoraplar gerçekten hoş görünüyor. http://allball.blogs.nba.com/…cial-sock-of-the-nba/
• ing. bakış açısı, görüş.