• tv programlarından ya da filmlerden hastalık derecesinde bir sabırla kesile ve kelime, sözcük grubu veya klişelerden oluşan video parçalarının birbirine eklenmesiyle ortaya çıkan hızlı bir montaj türü; internet memesi şeklinde yayılan video remix.

    zaten bu tür montaj yapanların obsesif olduğu konusunda supercut üreticileri bile hemfikir.

    terimin babası bu terimi ilk kez 2008'de kullanan wired yazarlarından andy baio.

    eğlence amaçlı supercut'ların yanı sıra politik hiciv amaçlı montajlar da var. obama'nın sürekli harcamalardan bahsetmesiyle ilgili yapılan "spending" supercut'ı bunun iyi örneklerinden.

    yine andy baio'nun 146 supercut kullanarak yaptığı bir incelemeye göre bir supercut’ın ortalama 82 parçadan oluştuğu, videoların %25'inde 100, %5'inde ise 300'den fazla video parçası bulunduğu istatistiğine ulaşılmış. araştırmaya göre supercut’ları yapanların %73'ü hayran, %28'si eleştirenlerden oluşuyor.

    supercut'ları bir arada bulabileceğiniz bir de site var: supercut.org
  • en iyi sinema-tv supercut'ları bir arada:
    https://line.do/…sinematv-supercutlari/1u4/vertical
  • el-p ve run the jewels remixiyle başka diyarlara taşınmış lorde şarkısı.
  • lorde 'un en iyi albümü melodrama' nın bir zamanlar hiç sevmediğim fakat şimdi söylemek istediklerini anlayabildiğim için çok sevdiğim, deyim yerindeyse ağzıma sıçan beni bıçaklayan şarkısı.

    hani diyor ya when you call i'll forgive and not fight. aylardır birine karşı böyleydim, o kadar sinirimi, söylemek istediğim onlarca cümleyi, ona haykırmak için içimde biriktirdiğim öfkeyi sadece tatlı bir "naber" demesiyle yerle yeksan ediyordu. ağlamıyorum sözlük, gözüme toz kaçtı...

    spotify linki
hesabın var mı? giriş yap