sustuklarımı biriktirdim *
-
serhat ozcan'in tek ki$ilik oyun'u.
-
yaşadıklarım "tecrubeyle sabit" demek gibi birşey.
-
(bkz: kustuklarımı biriktirdim)
-
ayni zamanda serhat özcan ın yazdıgı ve okumus adam yayıncılıktan cıkan kitap
-
(bkz: içine atmak/@riverwind)
-
"iyi bok yedin" denilesi sözdür.. kırıldığı şeylere habire susan ve içinde biriktirip biriktirip sonunda uzaklaşan insanın samimiyetinden şüphe etmek gerektiği kanaatindeyim.. herkes hata yapabilir ve herkes birbirini en iyi ihtimalle istemsiz olarak kırabilir. onemli olan karşılıklı açıklık(iletişimde açıklık), dürüstlük ve iyi niyettir.. ve haliyle herşeyden önce sevgidir, bu sevgiyle karşıyı anlamaya çalışmak, herşeyin önüne kendinizi koymayıp empati kurmaya çalışmaktır.. sevgililik veya arkadaşlık olsun, ilişkilerdeki en değerli emek budur.. tekil olmamak ruhen beraber olmaktır.. herşeye alınmamak gerekir veya karşı taraf gerçekten kırıcı davranıyorsa olayın nedenlerini bi parça olsun araştıracak azim ve ilişkiye verilen değer neticesinde taşın altına elini koymak olmalıdır..yoksa insanın oturduğu yerden eleştirmesi veya oturduğu yerden maruz kaldığı tepkilere sessiz kalarak kabuğuna çekilmesi, kırılması, kırıldıklarını biriktirmesi ve yavaş yavaş sinsice uzaklaşması ve herşey olup bittiğinde sizin üzerinize altında ezilip ölümlerden ölüm beğenmek durumunda kalacağınız birikimler bırakması kolaydır.. zor olan sevgiyle uzlaşmaya çalışmaktır, güçlü olup olayın gerçekliğini kavramaya çalışmak, adil olmak, hatalarını görmek, karşı tarafın hatalarını göstermek, beraber gelişim sağlamak ve böylece hem ilişkide hem insanın şahsi ruhsal gelişiminde aşamalar kaydetmektir.. bunlardır zor olan ama yapılması gereken.. yıkmak kolaydır, silmek gitmek düşünmemek, dönüp arkaya bakmamak kolaydır ama gerçeklik adına bir illüzyondur, gerçekliğin bir kısmıdır bu sadece ve belki de yanlış kısmından bir parçadır.. sustuklarimi biriktirdim.. sen o zaman bir kolleksiyoncudan farklı biri değilsin arkadaşım.. olaylara gidişatlara hiçbir müdahalen yok, pasif roldesin, suskunsun, çok büyük ihtimalle inançsızsın, umutsuzsun.. söz hakkın varken, müdahale şansın varken, varlığını belli etmek, ruhundan bir parça katmak yerine susmaktasın ve sadece bir seyirci olarak sustuklarını briktirmektesin.. ve yeterince topladığında da gideceksin.. başka şeyler toplamaya.. hep toplayıcılıkla geçmemeli ömür.. avlanmak nerede kaldı? gerçeği avlamak? mücadele etmek, emek vermek.. birinin verdiği en büyük emek susmak ve biriktirmek olmamalıdır.. bu durumda bir ilişki bir birlik söz konusu olamaz.
-
buna maruz birakilan kisi sonunda su hale gelir;
you in the dark, you in the pain, you on the run
living a hell, living your ghost, living your end
never seem to get in the place that i belong
don't wanna lose the time
lose the time to come
whatever you say it's alright
whatever you do it's all good
whatever you say it's alright
silence is not the way
we need to talk about it
if heaven is on the way
if heaven is on the way...
(bkz: letting the cables sleep) -
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap